35

296 20 8
                                    

 Bembeyaz bir yerde yürüyordum.Tam karşımda Jiyong beni elinde gülle bekliyordu.Yavaşça ona yaklaşıp sımsıkı sarıl-Gözlerimi açıp rüya olduğunu anladığımda hayal kırıklığıyla baş başa kalmıştım.Yaklaşık 1 aydır bu rüyayı görmek beni bir hayli üzüyor ve yoruyordu.Artık her sabah gözyaşlarıyla uyanıyordum.

Artık her sabah gözyaşlarıyla uyanıyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yatağımın karşısındaki aynaya baktım.Aynadaki kızı ben bile tanıyamamıştım.Gün gittikçe daha da zayıflıyor ve katlanamıyordum.Keşke bunların hiçbiri yaşanmasaydı keşke hiç Kore'ye gelmeseydim.Artık iyiymişim görülmekten sıkılmıştım.Ama ben devam ediyordum.Ceza gibi hala hiçbir şey olmamış gibi bu hayatı yaşıyordum.Günlüğü yazmaya hala devam ediyordum.Bazen rastgele sayfa açıp  o günü hatırlıyordum.İşte o zaman yüzümde oluşan gülücük beni mutlu edebiliyordu.Bu sırada telefonum çaldı.Arayan Lia idi.

-Alo Pınar hadi kahvaltıya gel.Seni bekliyoruz.

-Teşekkürler ama ben yemeyeceğim.

-Pınar yok olmayı mı planlıyorsun? Hayranların sana ölü kemik mi desin hıh?

-Tamam geliyorum siz başlayın yarım saate aşağıdayım.

Lia söyleyince fark ettim neredeyse 1 aydır hiç kahvaltı etmediğimi fark etmiştim.

Üstümü giydim.

Yüzüme nemlendirici sürüp aşağıya indim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yüzüme nemlendirici sürüp aşağıya indim.Kızlar Winner üyeleriyle oturuyorlardı.Gerçekten Winner ile çok iyi anlaşıyorduk.Minho'nun yanı boştu ve bende oraya oturdum.Damla ve Minho'nun tam ortasındaydım.O kadar çeşit vardı ki ama canım 1 tane bile istemiyordu.Pilavı alıp onu yemeye başladım.Kiko ve GD merdivenlerden iniyorlardı.Kalkmaya çalıştığımda Minho elimden tuttu.Kulağıma eğildi.

-Pınar Kiko'nun amacını biliyorsun.Seni güçsüz sanmamalı sen gerçekten güçlüsün.Sadece sabret ve benim yanımda kal.

-Haklısın..

Kiko:Aşkım bak burada kimler varmış bizde onlara katılalım.

Jiyong:Tamam hem iyi olur.

Onlar sevgi dolu konuşurken ben pilavımı yemeye devam ediyordum.Kiko birden Jiyong'un dudağından öptü.Tam karşımda oturdukları için pilav boğazımda kalmıştı.

Kiko:Pınar iyi misin al bu soğuk suyu iç.

-İstemiyorum.

Minho elimden tutup beni kaldırdı.

Minho:Bizim Pınar ile planımız var size afiyet olsun.

Kiko:Ne planı sizde sevgili misiniz hiç ayrılmıyorsunuz.

-İstersen saçmalama.

Minho:Pınar'ı Türk lokantasına götüreceğim.

Minho elimden tutup beni oradan çıkarmıştı.

-Teşekkür ederim.

-Rica ederim aslında bu planı seni oradan çıkarmak için değil gerçekten yapmıştım.

-Hıh?Öyle mi o zaman hemen üzerimi değiştireyim hava sıcak oldu bu kazakla pişerim :D

-Tamam burada bekliyorum.

Odama çıkıp hazırlandım.Çok az da olsa makyaj yaptım.En azından biraz bakımlı gözükmeliydim.Şapka ve maske alıp aşağıya indim.

-Pınar maske ve şapka bana da getirdiğin için sağol.

-Rica ederim öylesine dışarı çıkmazdık :)

Arabaya bindik ve Türk lokantasının olduğu yere gittik.

-Güzel güzel ye biraz kilo al diye getirdim buraya.

-Şişko mu olsam acaba ?

-Kkk

Yemekler geldiğinde Minho'da Türk yemeklerinden yemişti.

-Nasıl beğendin mi?

-Evet güzelmiş artık buraya bol bol gelelim ne dersin?

-Bana uyar.

Uzun zaman sonra ilk defa bu kadar keyifli bir yemek yemiştim.

-Birde Türk kahvesini tat.

Kahveler gelip içmiştik.

-Bu biraz acı,ama garip şekilde hoşuma gitti.

Jiyong ile ilk içtiğimizde de o da böyle tepki  vermişti.Aklımdan çıkaramıyordum.Her ne yaparsam yapayım ne kadar kaçarsam kaçıyım her yerde onun anıları vardı.

-Evet içtikçe alışıyor insan.

Kahveleri bitirdikten sonra yürüyüş yapmaya çıktık.Burada çok güzel ağaçlar vardı.

-Pınar şuradaki ağaçla saçlarınız aynı çekeyim de instagrama koyarsın baya oldu resim yüklemeyeli.

-Haklısın.Bende seni çekerim.

*Hava çok güzel lütfen sizde dışarı çıkıp temiz hava alın*

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

*Hava çok güzel lütfen sizde dışarı çıkıp temiz hava alın*

Bende onu çekmiştim.Daha sonra bisiklet satın alıp şirkete bisiklet ile gittik.

-bugün gerçekten çok güzeldi.Uzun bir aradan sonra böyle bir gün yaşadım teşekkürler.

-Sen mutlu olduysan ben teşekkür ederim.

Birden sımsıkı sarılmıştı.Bende ona sarılmıştım.

-Neyse beni bizimkiler bekliyor kendine iyi bak.

-Sende kendine iyi bak .

O gittikten sonra bende şirkete gittim.Teras en üst kattaydı ve ben en alt kattaydım.Açıkçası üşenmiştim.Asansörü çağırdım.Kapı açılınca içinde Jiyong'un olduğunu fark ettim.

-Pınar sen kaçıncı kata?

-En üst kat terasa.

-Şansa bak bende oraya gideceğim.

Giderken birden asansör durdu.

-Ne oldu?

-Sence? Asansör durdu.

Nefes almakta şimdiden zorlanmaya başlamıştım.

-Pınar iyi misin?

Yere oturmuştum.Jiyong'un yüzü bulanmaya başlamıştı.

-Özür dilerim ama böyle olaylarda insan ancak şok olursa geçer.

Birden yaklaşıp dudaklarımdan öptü.

BIGBANG VE YÜKSELEN YILDIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin