1 hafta geçmişti.Şirketimiz gerekli açıklamayı yapmış ama halkın yarısı hala katil olduğumu ve bunu örtbas etmek istediğimi savunuyordu.Bu süreç içerisinde kendimi toparlamak için Jiyong ile ilk günden itibaren bu güne kadar her anımızı bir deftere yazıp kitap haline getirmiştim.Daha doğrusu yazmaya her gün devam ediyorum.1 hafta içerisinde gizli numara aramamıştı.Aslında korkuyordum.Başka birilerini daha kaybetmekten korkuyordum.Şu olanlar yüzünden klip ertelenmişti.Fanlarımız yeni şarkının ertelenmesinden şikayetçiydi ancak yinede bize destek çıkıyorlardı.Telefonum çalıyordu.Arayan Jiyong'du.
GD:Günaydın
-Günaydın
GD:Naber
-İyi sen?
GD:Bende iyiyim düşündüm de biz sanırım randevuya çıkamadık.Çıkmaya ne dersin?
-Hmm çok iyi bir fikirmiş.Hazırlanıyorum o zaman.
GD:Bende hazırlanıyım o zaman
-Bye bye
Hemen hazırlandım yani 1 saat çok yetmemişti.
Arabaya binip manzarası enfes bir yere gitmiştik.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yürüyüş yaptıktan sonra halka kapatılmış bir serginin içerisine girdik.Gerçekten çok güzel tablolar vardı.Birden dönüp bana baktı.
GD:Pınar
-Efendim Jiyong?
GD:Biz sevgiliyiz dimi?
-Ö-öyleyiz noldu ki?
GD:Bunun bir simgesi yada bizi hep yanımızdaymışız gibi hissettiren bir şey olmalı.
Dedikten sonra cebinden 2 tane yüzük çıkardı.Bir tanesini kendine bir tanesini de bana taktı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
GD:Bunu sakın kaybetme.Sadece sende ve bende var.
-Jiyong bu muhteşem bir şey.Teşekkür ederim.
Dudağına küçücük de olsa bir öpücük kondurmuştum.
-Seni seviyorum.
GD:Bende seni çok seviyorum.
Biraz daha gezdikten sonra şirkete gittik.Saat 5 olmuştu bile.1 saat sonra klip çekiminin yapılacağı yere gidecektik.
Odam çok dağınıktı.Biraz toplamaya karar verdim.Defterlerimi kütüphaneme koyacaktım ki yere bir kağıt düştü.Hemen açıp okumaya başladım.'dikkatli olmalısın 1 hafta ara verdiğim için bitti sanmış olmalısın oysa ki daha yeni başladı.İstersen polise ver beni bulamayacağını sende çok iyi biliyorsun.Sen Jiyong'u kaybedersin ben değil.' Ayaklarımın bağı çözülmüştü.Birden yere oturdum.Boş boş etrafa bakıyordum.İyide odam her zaman kilitlidir nasıl girdi bu mektubu koydu.Hemen güvenlik kameralarının olduğu yere gittim.Nerdeyse her günü izlemiştim.Ama yoktu kimse yoktu nasıl ya bu kim ki arkasından bir şüphe edici kanıt bile bırakmıyordu.
Neyse saat gelmişti bile şirket arabasına binip çekimin yapılacağı yere gittik.
Gerçekten çok yorulmuştuk.Herkese teşekkür edip odalarımıza çıktık.Bu sefer masanın üzerinde bir kağıt vardı.Açıp okudum.'Sandığım kadar aptal değilmişsin şuanlık kimseye söylemedin aferin unutma ben seni senden daha iyi tanıyorum.'Delirmek üzereydim.Hayalet filan mı bu?Büyük bir bıçak alıp yastığımın altına koydum.En azından kendimi böyle güvende hissetmiştim.Camların kapalı olduğuna emin olup kapıyı 2 kere kilitledim.Gözlerimi kapatıp kendime korkacak bir şeyin olmadığını öğütmeye çalıştım.Ama uyuyamıyordum.Yani daldığım anda kabuslarıma giriyordu.Çok fazla terlemiştim.Kabanımı alıp terasa çıktım.Manzaraya bakmak birazda olsa rahatlatmıştı.Tam ensemde bir soğukluk hissetmiştim.Arkadan yine o robot gibi ses gelmişti.
-Pınara hanım sizinle karşılaşmak ne kadar güzel değil mi?
Arkamı yavaş yavaş döndüm bu sefer silahı tam alnımın ortasına denk getirmişti.
