12.BOLUM

10 3 0
                                    

Defne den devam::::::

     Bugün Yiğit le garip garip şeyler yaşadım önce acikmam ve bana yemek getirmesi ondan sonra alyans meselesi ve son olarak da dans bu gariplikler neyin nesi yoksa fırtına öncesi sessizlik mı sinsilik mı desem bende bilemedim.

     Telefonuma gelen mesaj sesi ile dikkatim dağıldı ve mesaja baktım Yiğit aşağıya gelmişti. Bende bekletmeden indim aşağıya annemgiller hala oradaydılar Allah tan orada vedalasmistim.

      Yiğit beni görünce elimdeki valizi aldı bagaja koydu bende bu sıra araba dakika yerimi aldım uzun bir yol bizi bekliyordu.

     Yiğit ye binince hareket ettik ben çok sıkılmıştım kulaklığı mı çıkartmak için çantamı açtım o da ne kulaklığımm yok ben şok ben iptal. Ben kulakliksiz ne yapacağım şimdi diye düşünüyorken bunu Yiğit farketmiş sanırsam"bir sorun mu var."başımı salladım ve"kulaklığımi öbür çantam da unutmuşum"dedim.

      Yiğit bunu pek takmamis olacak mı sadece önüne dönüp araba sürmeye devam etti. Ben bu sıra sıkıntıdan patlamak üzere idim ki "ne iş yapıyorsun ne okudun?"hayret bunu nasıl sordu. " Ben öğretmenim matematik öğretmeni yım İstanbul da da atanamadigum için özel bir kolej de çalışıyordum ki ilk günden annem aradı ve beni Mardin e çağırdı. "bunları gözüm dolarak anlatmıştım o da sadece başını salladı. "peki sen ne okudun?"cevap vermeyeceğini düşünmüştüm ama "ben işletme okudum şirketlerin başındayım şu anda da "dedi ben de onun yaptığı gibi başımı salladım.

      "İstanbul da sevgilin var mıydı?" Bunu sorabildigine inanamıyorum hayret "hayır olmadı zaten olması da mümkün değil çünkü ben Mardin liyim bana hayat ne getirecek bunu bilmeden sevgili yapamazdım aynı şu anki durumum gibi"dedim.

    O da bana bakarak "aynen "dedi. Hayret ilk defa bir fikirde ayrı düşmedik. Peki senin demeye korkuyordum. Ama sormadım tabiki de. "Ben kendi evimde kalmak istiyorum dedim o da ilk başta itiraz edecek gibi oldu sonra aklıma ne geldi bilmiyorum ve sadece başını salladı.

       Bende başımı salladım ve uykum geldiği için koltuğa sinip gözlerimi kapadım.  Ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama hava baya bir sabaha dönecek gibiydi yiğit e baktığım da hala araba kullanıyordu ama yorulduğu her halinden belliydi.

     "Biraz ben kullanabilirim eğer istersen navigasyonu da açarım sorun olmaz sen biraz dinlen bence" yiğit bana inanamaz gözlerle baktı ve "sen araba kullanmayı biliyormusun"diye sorunca bende kafamı salladım ve arabayı kenara çekip.

    "Beni öldürmeye niyetin yoksa büyür araba senin "diyip güldü bende gülerek"emin ol bunu çoktan yapardım "diyince suratı düştü ve benim olduğum tarafa geçti bende hemen çıkıp onun oturduğu koltuğa oturup gaza bastım ve güzelce gidiyordum bir yandan da navigasyona bakıyordum ne olur ne olmaz diye.

      Yiğit bu sıra uyumustu ama sorun var ben açım. Ne yapacağım diye düşünürken aklıma torpido daki çikolatalar aklıma geldi arabayı yana vekili torpido dan dört tane çikolata paketini yanıma açıp tekrar yola devam ettim bir yandan cikolatalarimi yerken bir yandan da araba kullaniyordum İstanbul a giriş yaptığımi görünce yiğit i uyandırdım o "noldu "diye şaşkınca sorunca bende "İstanbul'a giriş yaptık ben kendi evime sureyim sen oradan gitsen"dedim.

    O da "iyi olur "dedi. Bende evime doğru sürdüm ve siteye geldiğimiz de Yiğit bana şaşırmış gözlerle baktı ve hangi "blokta oturuyorsun" dedi. Bende hemen "a blokta ne oldu ki"yiğit bana ciddimisin der gibi baktı ve "bende A dayım" dedi. Bunda ben şaşırdım ama hiç karsilasmamistik"hiç karsilasmadik"diyince "çünkü ben biraya tasinali yaklaşık iki ay oluyor da ondandır"dedi.

Yaralı GönülHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin