Bölüm 8

28 6 1
                                    

Multi:Kayra

Kapıya Kayra tekrar sertçe vurunca yerimde sıçradım.
Beklerken bir yere dalmışım.
"Kayra"diye bağırdığımda ses vermeyince sinir oldum.
'Acaba bu Kayra diğil mi?'diye düşünürken,kapıya sertçe vurulmasıyla düşüncelerime
ara verip kapıyı açmasını bekledim.

Aradan 10 dakika geçmişti ve hala kapıya vurup duruyordu.
Sadece kapıya vurmakla yetiniyordu.
"Ya biraz çabuk olsana"diye bağırdığımda,
"Elimden geldiği kadar hızlıyım"dediğinde sesini anlamaya çalıştım.
Kayranın sesine çok benziyordu ama...
Yada ben öyle istediğim için ses bana Kayra gibi geliyordu.
Kafama düşen daha doğrusu yukardan olduğunu tahmin ettiğim bir şey çarpınca kafamı kaldırdım.
Yukarda bir şey göremeyince yere düşen şeye baktım vida olduğunu fark edince korkarak yukarı doğru kafamı kaldırdım,vidadan ayrılan küçük metal şeyin kımıldadığını gördüm.
Kapıya bir tekme daha atılınca daha çok titreyen metal şeye korkarak baktım.
"Vurma,kapıya vurma lütfen"diye bağırdığımda
"Vurmassam açamam ki kızım"diye bağıran sese tekrar,
"Lütfen vurma burda-"derken
Kapıya sert bir darbe daha atıldığında tekrar titredi mi diye kafamı kaldırdığımda tek bir ucunun düşmek üzere olduğunu gördüğümde tekrar vurma diye bağırıcaktım ama artık çok geçti kafamı tekrar kaldırdığımda metal parçasının yukardan kopup hızla bana doğru geldiğini görmemle kafamı hızla olabildiğince hızla,aşşağı doğru eğdim.
Kafama metalin soğuk yüzü o hızla değince kafamın soğuduğunu hissetim,kafamı kaldırmaya çalıştım yerleri az çok görürken mavi siyah görüyordum.
Kafamı biraz daha kaldırmaya çalıştığımda herşey kararmaya başladı mavi renkler siyahlaşmaya başladı ve daha çok siyahlaştı.
En son her şey siyah oldu.

Kayra'nın ağzından

Kapı hala açılmıyordu kimseyi de arayıp haber vermemiştim.
Derin benim yüzümden burdaydı ve onu kurtarıcaktım.
Kapıya sert bir şekilde tekrar ayak attığımda,kapının üst tarafının kapı çerçevesinden ayrıldığını fark ettim alt tarafada sertçe vurduğumda kapı sola doğru açıldı.
Karşıda sandalyeye bağlanmış Derin'i görünce oraya doğru ilerlemeye başladım.
Saat 6 olmuştu ve hava az çok kararmıştı.
Karanlıktan pek ne yaptığı pek belli olmuyordu ama sandalyede oturduğunu fark ettim ve oraya doğru yürümeye başladım.
Derin yaklaştıkça daha net görünüyordu,kafası öne düşmüştü
"Noluya lan"diye bağırarak hızla yanına koştum.
Kafasını yavaşça kaldırdığımda Derinin saçları yüzünün önüne gelmişti ellerimle saçlarını kulağının arkasına koydum.
Suratına yavaşça vurduğumda tepki vermedi.
'Niye bayılmıştı bu kız ya' diye düşünürken yerde duran şeyi fark etmemle birlikte elimi ona doğru uzatıp kaldırdığımda ağır olduğunu fark ettim.
Bu düşmemiştir heralde diye düşündüm.
O esnada Derin'in kafası tekrar önüne düşünce saçlarıda kenarlara doğru yayıldı.
Derinin kafasının arkasının farklı bir renk olduğunu fark ettiğimde çömeldiğim yerden ayağa kalktım ve Derin'in kafasının arkasına baktım.
"Kanıyo lan"diye bağırdığım. 2 dakika sonra cebimdeki sesiz de olan telefonun titrediğini anladığımda elimi cebime attım ve kimin aradığına baktım.
Sibel arıyordu kapama tuşuna basarken yanlışlıkla açtığımda mecburen kulağıma tutmak zorunda kaldım.
"Yine o ******* kızın yanındasın dimi"diye kulağıma cırladığında
"Düzgün konuş"diye bağırdım.
Niye böyle tepki verdiğimi bende anlamamıştım.
"Bak şimdi senle bir anlaşma yapalım"dediğinde beni oyaladığını fark ettim.
"Benim işim var Sibel kapat."dediğimde
"Benimde iş-var hem- senle"derken sesi kesik,kesik geldiği için ne dediğini pek anlamadım.
"Çekmiyor kapat"dedim
Hemen arkasından ekledi ve dediki:
"Kapıya bir baksana sen"dediğinde bu sefer dediği şeyi anlamıştım tam kapıya bakarken telefon kapandı.
Telefonun çekmediğini anladığımda telefonu cebime atıp kapıya doğru baktım.
Kapıda Sibel vardı elini beline koymuş, ayağını da ritim tutar gibi aşşağı yukarı vuruyordu.
El salladığında ne yapacağını anladım ve 2 adım attım.
"Sibel hayır"diye bağırdım.
"Ne hayır"deyip anlamamış gibi yaptığında
"Bak o kapı içerden açılmaz,açılmıyo bak sakın"diye bağırdığımda
"O kızı kurtarmaya gelmesen başına bunlar gelmezdi"diye bağırdı.
"Hayır bak Sibel kız yaralı sakın ka-"diye bağırırken kapının önünden çekilip sertçe kapatınca oraya doğru hızla koştum.
Kapıya sertçe vurmaya başladım.
"Sibel aç şu kapıyı"diye bağırdığımda ses çıkartmadı.
"Kızım bak seni öldürürüm lan aç diyorum"diye bağırdığımda
"Onu kurtarıcaksın dimi"diye bağırdı ve ellerini kapıya vurdu.
"Sibel bak kız yaralı hastaneye götürmem lazım"diye bağırırken
"Banane ben gidiyorum"diye bağırdı.
Ellerimi defalarca kapıya vurup,
"Sibel buraya gel"diye bağırdım
"Sibel!"diye tekrar bağırdım.
O sırada arabasının sesini duyunca arabayı çalıştırdığını anladığımda daha sert vurmaya başladım.
"Hayır hayır hayır"diye bağırdım avucumu suratıma götürdüm.
Hiç bu kadar çaresiz kalmamıştım Derin benim yüzümde ölebilir falan diye düşünürken Derin'in yanına doğru yürüyordum.
Kafasının arkasına baktığımda kanamasının durduğunu görmemle rahat bir nefes aldım.Hemen sandalyeye bağlı olan iplerini çözdüm yerde olan kartonu duvara doğru götürdüm.
Üstüne de hırkamı koydum.
Derini sandalyeden kaldırmak için bir elimle belini tuttum bir elimle bacaklarını tutup kaldırdım.
Yürürken durdum ve Derin'e baktım.
"Ben sana neler yaptım be"dedim üzülerek niye üzüldüğümüde bilmiyordum.
Yürümeye devam ettim ve hırkamın üstüne oturttum.

KABULLENİŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin