Bölüm 9

36 4 0
                                    

Multi:Ali
(Derin'in abisi)

Kayra'ya her seferinde daha sert vuruyorlardı.
"Ya vurmasanıza"diye bağırıp yerimde azıpladım.
Yasin düştüğü yerden kalmaya çalıştı ve kalktı duvara yaslandı ve Kayra'yı dövmelerini kahkaha atarak izlemeye başladı.
Yanına koştum ve vurmaya başladım
"Yasin şunlara söyle vurmasınlar çocuğa ya"diye bağırdığımda bana baktı gülmesini kesti ve yavaşça yaklaştı bende geriye doğru gittim.
Geri geri giderken duvara sırtımın çarpmasıyla durdum.
İki kolunuda duvara çıkamamam için koyduğunda kendimi geri çekmeye çalıştım.
'Malmıyım ben ya duvardan mı geçicem'diye düşünürken daha çok yaklaştı nefesi yüzüme çarptığında suratımı buruşturdum.
Leş gibi içki kokuyordu.
Kafamı kenara doğru uzattığımda Kayra'nın karnına vuruyorlardı,Yasin'i itmeye çalışsamda kımıldamıyordu hayvan.
"Yasin çekil!"diye bağırdığımda pis pis sırıtıp,cıklayınca ;
"Ya yeter!"diye bağırdım.
"Çekilsinler söyle şunlara ya"diye bağırmaya devam ettim.
"Öpersen söylerim"dediğinde gözlerimi kocaman bölertip ;
"Saçmalama!"dediğimde gülmeye başladı.
Böyle aptal aptal gülmesi sinirlerime dokunuyordu.
"Gülme ya gülme!"diye çıkıştığımda daha çok gülünce
"Yeter Yasin yeter!"diye sinirle bağırıp Yasin'i ittiğimde,
"Oha lan"diyerek yere düşmüştü.
Kayra'ya doğru koştuğumda yere boylu boyunca sermişlerdi.
Kayra'ya vuran adamların birinin belinde gördüğüm şeyle ellerimle ağzımı kapatıp durmak zorunda kaldım.
Sonra aklıma birşey gelmesi ile onlara doğru koştum.
Kayra'ya vurmak için eğilmiş olan adamın belinden silahı çekip aldığım gibi havaya yanlışlıkla sıkınca ben çığlık attım.
Hepsi bana bakınca ;
"Siz de atın silahlarınızı"dediğimde bana bön bön bakmaya başladılar.
Silahı aralarından bir tanelerine tutup ;
"Yemin ediyorum sıkarım"dediğimde gözüm Yasin'e kaydı,bu sefer kahkaha atmıyordu.
Şimdide atsında göreyim ben onu sıkarım valla.
"Ne diyorum ben ya"diye fısıldayıp kafamı salladım.
Sonra bidaha adamlara bağırmamla silahlarını çıkarttılar bana doğru tutcaklarını anladığım zaman silahın yönünün Yasin'e doğru çevirdiğimde silahları hala bana dönüktü.
"Şunlara söyle çeksinler"dediğimde
Kahkaha atıp cıkladı.
Elim titreyerek havaya sıktım daha sonra Yasin'e tekrar tuttuğumda bu sefer korkarak,
"Tamam indirin"dedi onlar yavaşça indirirken daha çok bağırarak
"İndirin!"dediğinde hepsi indirdi.
"Şimdi hepiniz Kayra'nın yanından çekilin"dediğimde hepsi geri geri gidip Kayra'dan uzaklaştıklarında ben Kayra'nın yanına doğru yürüdüm.
"Yemin ediyorum yaklaşırsanız vururum"dedim içimden düşüncelerimi hiç onaylamasam da.
Kayra duvara yaslanmış kanayan yerlerini silmeye çalışıyordu.
Deli olucaktım ya nasıl dövmüşlerdi çocuğu.
Silah sesi çıkınca elimi silahla birlilte kulaklarıma götürüp kulaklarımı kapattım ve cırladım.
"Ahhh"diye biri bağırdığında Yasin'e baktım.
Hala bağırıyordu tam bacağının yanında olan duvarda ki deliği görünce silaha baktım Yasinin yanındaki duvara denk gelmişti.Ben korkuyla bakarken arkadan Kayra dayak yemekten güçsüzleşmiş sesiyle "Sadece sıyırdı korkma"deyince korkum tabiki azalmamıştı.
"Çok saol ya ferahladım"deyince güldü
'Çok tatlı gülüyosun be'diye düşündüm ona bakarken ama ağzımdan bazı kelimeler sesli çıkmıştı.
"Çok ta-"dediğimde sustum oda anlamış olcak ki yine güldü.
Ama anlayamaz ki nasıl anlasın.
"Yasin'i alın gidin"diye bağırdığımda adamları gelip Yasin'i kollarına alıp götürüyorlardı.
"O malı bir hastaneye götürün"dediğimde ciddi manada mal  olduğuma bir kez daha inandım.
'Gebersin yani sanane Derin' diye düşünürken aklıma Kayra'nın gelmesiyle ona doğru yürüdüm oturmuş ayaklarınıda ileri uzatmıştı ben giderken tek ayağını kaldırıp bükmüş gibi oturdu önüne bende diz çöktüğümde bacaklarımız değdiğinde bacağımı biraz geri çektim.
Cebimi yokladığımda peçete çıkınca altın bulmuş gibi sevindim.
Cebimden çıkartıp açtım.
Kayra'nın kanayan kaşını sildikten sonra dudağını temizlemek için cebimden başka bir peçeteyi çıkarttım.
Dudağını silmeye başladığımda Kayra'nın yerde olan gözleri benim gözlerimle buluşunca heyecandan elim ayağıma girdi tabiki dudağına fazla bastırmış olacağım ki ;
"Offf"diye bağırınca gözlerimi aşağı dudaklarına indirdim.
Elimi hafifçe çektiğimde bastırdığımı anlamak zor olmadı.
"Ya özür dilerim"dediğimde
"Neden"diye sorunca
"Ne neden dudağını acıttım ya "deyince kahkaha atmaya başladı.
"Niye gülüyorsun be"dediğimde
"O diğilde sen hangi akla cesaret o silahı o adamın belinden aldın lan"dedi ve gülmeye devam etti o kadar tatlı gülüyordu ki
"Otur izle ya-"diyerek düşüncemi sesli dile getirdiğimde dudağımı ısırarak susabildim.
"Kimi"deyip pis pis sırıttığında
"Silahı diyorum ya"dedim yerde duran silahı gösterip.
"Silahı oturup izlemek mi istiyorsun Derin"dediğinde
"Yani çok güzel diğilmi baksana kafası adeta bir şey kafasını anımsatıyo"dediğimde tek kaşını kaldırarak
"Ne"dediğinde
Aklıma birşey gelmeyince zaman kazanmak için parmağımı şıklattım.
"Hani şey ya"dediğimde
"Şey ona hiç benzemiyo"deyip güldüğünde
"Şey ne"diyip güldüğümde
"Şey işte"diyip yine tatlı tatlı kahkaha attığında
"Oha saçmalama"diye bir tepki verdiğimde o an ağzıma vurasım geldi.
"Ne dedim ben şimdi be"deyince kafamı iki yana salladım.
Konuştukça batmamak için susmam gerekiyordu.
Kolumdaki saatle gözlerim kesişince saatin 9.50 olduğunu gördüm.
"Abim beni merak eder hadi artık gidelim"dediğimde
"Tamam hadi"dedi
Elini havaya doğru kaldırdı elini tutup kaldırmamı ister gibi.
Yaklaşık 5 saniye eline salak gibi baktıktan sonra elini tuttum.
Yukarı doğru çektim ve kaldırdım.
Burnundan hala kan aktığını fark edince "hastaneye gitmek ister misin?"dediğimde kafasını iki yana salladı bende onaylar gibi kafamı salladım.
Arabaya doğru gittik ve arabaya bindik.
Yol boyunca hiç konuşmadık.
Beni eve bırakmak için bizim mahalleye girdi bende o sırada elimdeki telefonla uğraşıyordum ki,Kayra'nın bana baktığını hissetmemle kafamı Kayra'ya doğru çevirdiğimde hemen kafasını yola döndürdü.
"Sen"dedim gülerek,Kayra bişey diyemeden devam ettim.
"Benim ne yaptığıma mı bakıyordun?"diye sorduğumda sinirlendiği her halinden belli olan Kayra yola bakmayı bırakıp bana doğru baktı ve,
"Saçmalama"dediğinde kendimi gülmemek için zor tuttum.
2,3 saniye sonra batırdığım dudaklarım aralandı ve arabanın içinde kahkahamın sesi doldu.
Niye güldüğümü merak eder gibi bana bakan Kayra'ya bakıp gülmeye devam ettim.
"Hiç"dedim ve gülmeye devam ettim.
Kayra arabayı durduğunda geldiğimizi anladım ve çantama telefonumu koydum.
Elimi kapı koluna uzattığım esnada Kayra'ya döndüm.
"O zaman iyi akşamlar"dediğimde
Bana baktı sonra hiç gülümsemeden
"Sanada"dediği zaman ; ters ters baktım.
"Noldu" dediği zaman,
"Hiç bişey olmadı"deyip arabadan indim.
Arkama bile bakmadan eve doğru yürüdüm.
Yürürken de Kayra'ya sövmekle meşguldüm.
Tam kapıyı açmak için kilidi döndürdüğüm zaman telefonuma mesaj sesi gelmesiyle çantamın içindeki telefonuma uzandım.
Abahtarı çevirmeden kapıda bıraktım telefonumu aldığım zaman mesajın Emir'den geldiğini gördüğümde okudum.
'Bu akşam Demet'lerin yeni evinin partisi var gidiyoruz dimi?'yazmıştı.
Suratımı buruşturdum çünkü ben onun bugün olduğunu unutmuştum. Kafamı kaldırdığımda Kayra'nın hala gitmediğini gördüğüm zaman sevinmemek için kendimi zor tuttum.
Hiç görmemiş gibi yapıp evin içine girdiğimde abimin film izlediğini anlamak çok da zor olmadı.
Salonun ortasında yatan abimin yanına gidip boynuna sarıldım.
"Ooo hoşgeldiniz Derin hanım"dediği zaman omzuna vurup,
"Abi geldim işte ya"diye söylendiğim zaman iki elini havaya kaldırıp,
"Tamam bişey demedim"deyip güldüğü zaman bende güldüm.
"Abi şey"dediğim zaman,
"Hiç biyere gidemezsin Derin"deyip güldüğü zaman sesindeki ciddi tonu anlamak pek de zor olmamıştı.
"Abi ama"dediğim zaman,
"Derin bir saate baksana sen"dedi ve kolundaki saati gözümün içine sokar gibi yakınlaştırdı.
Saat 10 olmuştu bende dudaklarımı buruşturdum.
"Abi sende gel Aydan teyzeler vardı hatırlıyor musun?Hani benim arladaşım Demet'in annesi"dediğim zaman 5,10 saniye konuşmadı sonra
"Kaçta başlıyor?"dediğinde abime kocaman sarıldım.
"Teşekkür ederim"dedim.
"Kaçta başlıyor?"diye tekrarladığında
"Şey Emir'i ben bir arayım" dedim ve odadan çıkıp Emir'i aradım.
3 defa çaldıktan sonra açtı
"Emir abim izin verdi ama ikimizde geliyoruz yani abim ve ben saat kaçta başlıyor sen bana söyle biz abimle beraber gidicez tabi sende gelebilirsin bizimle"derken Emir'in araya girmesiyle sustum.
"On buçukda başlıyor ve az konuş Derin nolur bak."diye çıkıştığı zaman
"Hiç de bile az konuşuyorum ben tamam mı hem be-"derken
"Tamam Derin az konuşuyosun sen evet"dediğinde güldüm.
"Tamam biz birazdan çıkarız senide almamızı ister misin?"dediğimde
"Yok ben kendim gelirim"dedi
"Eee Sude gelicek mi?"dediğim zaman
"O böyle yerleri sevmiyor biliyorsun."dedi
"Biliyorum"dedim ve telefonu kapattım.
Abimin yanına gittim salonda oturuyordu.
"On buçukta başlıyormuş"dediğim zaman
"Sen 20 dakikada hazırlanamazsın ki boşuna gitmeyelim"dedi güldüm.
Ben Kayra ile çarşıya çıkıcağımız için bütün makyajımı yapmıştım zaten.
"Neye gülüyorsun"diyen abime baktım.
"Hiç"deyip merdivenlerden yukarı çıktım
15 dakika sonra aşşağı indiğimde abimde hazırdı.
"Hani hazırlanamazdım bay çok bilmiş."deyip güldüğümde
"Çok konuşma da çık şu evden artık"diyen abime dil çıkartıp evden çıktım.
Araba çok sıcak olduğu için paltomu çıkarttığımda abim üzerimdeki lacivert renkli mini elbiseyi görünce gözlerini bölerterek bana baktı.
"O elbiseyi sen atmadın mı daha"dediği zaman
"Nereye atmam gerekiyordu abi"dedim
"O elbisenin boyutunu görmüyosun heralde Derin"deyip arabayı durdurdu.
"Abi sürer misin şu arabayı?"dedim
"Derin manyak mısın biraz eğilsen heryerin gözükür bu kıyafetle"dedi
"Ya abi neresi kısa bunun, hadi sür şu arabayıda gidelim."dediğimde
"O paltoyu çıkartmıycaksın"dedi kucağımda duran siyah paltoyu göstererek.
"Emredersiniz efendim"dediğimde
"Derin eve dönerim bak"dedi
"Aman of be tamam,tamam"dedim tamam kelimesinin üzerine bastırarak.
Arabadan inerken siyah paltoyu giydim.
Abim de arabadan inip yanıma gelince,
"o önünü kapat" dedi
"Of abi of"deyip önümü kapattım.
İçeriye girdiğimizde neredeyse herkes gelmişti.
Bir masanın başına geçtik ve Emir'i beklemeye başladık.
"Oo kimler buradaymış"diyen sese dönüp baktığım Emir olduğunu fark edince gülümsedim.
Abimle tokalaştıktan sonra yanıma doğru geldi ve sarıldık.
"Sen üşüyor musun?"diye sorduğu zaman
"Abim beyfendisi elbisemin kısa olduğunu söylüyor."dedim
"Allah aşkına Emir bir de sen bak"diyen abime göz devirerek
"Abi çok kısa ya Emir de görmesin."dedim
"Emir sana yan gözle bakmaz korkma"diyen abime bakıp
"Bu mu bakmaz"dedim Emir'e bakıp.
"Derin saçmalama"dediğinde güldük.
Emire elbisemi gösterdiğim zaman abimin yaptığı gibi gözlerini bölertti.
Bende o an kötü birşey söyleyeceğini anladım ve elimi ağzına doğru uzattım.
"Tamam anladım ben abim duymasa da olur"dedim.
"Sen bilirsin"deyip güldü

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 01, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KABULLENİŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin