|Flashback|
Haneul, oturduğu salıncakta öylece ileri geri gidiyor, gözlerini bir an olsun yerden kaldırmıyordu. Aklındaki soru işaretlerine bir türlü cevap bulamıyordu.
Beklemediği bir anda daha hızlı sallanan salıncakla demir zincire daha sıkı tutundu. Başını arkasına çevirdiğinde sevgilisini görünce yüzünde kocaman bir gülümseme oluşmuştu..
"Ne düşünüyordun öyle? Geldiğimi bile duymadın."
Dudaklarını birbirine bastıran Haneul "Arada kaldım." dediğinde Jungkook zincirlerden tutmuş, salıncağın durmasını sağlamıştı. Haneul'ın önüne geçip aşağı çömelerek boyuna inerken "Neyin arasında kaldın?" diye sormuştu.
"Şarkı söylemekten ne kadar zevk aldığımı biliyorsun, fakat doktor olma düşüncesi de aklımdan çıkmıyor. Hangi bölümü tercih edeceğimi bilemedim."
Jungkook hiç düşünmeden "Doktor olmalısın." dediğinde Haneul tek kaşını kaldırmıştı. "Neden?" diye sorduğunda bakışlarını kaçıran Jungkook omuz silkmişti.
"Şarkıcı olursan binlerce hayranın olacak. Az çok fanların düşüncelerini bilirsin, ben bunu kabul etmem. Sen bir bana özelsin. Her şeyi geçtim kısıtlı bir hayata sahip olacaksın. Sorun olmayan şeyler bile insanların gözüne batacak. Üzülmeni istemiyorum. Doktor olman en güzeli, en azından hayat kurtarırsın."
Haneul kahkaha attığında Jungkook bakışlarını sevgilisine çevirip kollarından hafif sarsmış "Gülme." demişti. Kısaca 'seni deliler gibi kıskandığım için olmaz' demeye getirmişti aslında.
"Peki kıskanç sevgilim, hiç düşündün mü doktor olunca da ünleneceğimi? Bir sürü hastam olacak, bazıları bahane üreterek gelecek belki bana? Yakışıklılar da olacaktır illaki aralarında?"
"Doğru söylüyorsun."
Jungkook'un düşünür şekle bürünen yüz ifadesi Haneul'ın bir kez daha kahkaha atmasına neden olmuştu.
Uzanıp sevgilisinin iki yanağından tutan Haneul yüzündeki samimi gülümsemeyle kendisine bakan gözlere bakarken konuşmak adına dudaklarını aralamıştı;
"Mesleğim her ne olursa olsun senden başkasını görmez benim gözüm merak etme."
|Flashback end|
Adımları ağır bir şekilde duran Haneul gözlerini okulun duvarlarında gezdirirken dudaklarını birbirine bastırmıştı. Nihayet çalışmalarının sonucu karşısındaydı. Uzun zaman sonra aldığı en güzel haberdi.
"Buraya beraber gelecektik.. olmadı."
Dudaklarını birbirine bastırıp adımlamaya devam etmişti. Tam o anda okuldan çıkan beden çekmişti dikkatini. Siması tanıdıktı. Yaklaştıkça da yanılmadığını anlamıştı. Gelen kişi Jimin'di.
"Haneul?"
"Merhaba, Jimin."
Yüzünde oluşan hafif tebessümle "Merhaba." diye karşılık veren Jimin, arkasında kalan okula kısa bir bakış attıktan sonra "Sen de mi kayıt için geldin?" diye sormuştu. Genç kız başıyla onaylamış, derin bir nefes almıştı. Bu okula sevgilisiyle gelme planları vardı fakat her şey için çok geçti..
![](https://img.wattpad.com/cover/107794832-288-k745939.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
We Forever ᴾᴶᴹ
Fanfiction"Senden başkasını istemiyorum.." "Mutluluğun için yap bunu, Jimin'e bir şans ver." -2017-