dedim bu ne amk direk küfür çıktı ağzımdan
400 e anlaşmıştık bu ne dedim
gerisini sonra uğraş alırsın dedi
keriz mi sandın lan beni ver paranın gerisini dedim
çıkardı 50 tl daha verdi başka yok koçum dedi.
1 hafta sonra gelicem 250 tl daha verme gör bak noluyor dedim
naparsın lan velet siktir git dedi.
içerde alacağım var diye bişey yapmadım
150 yi koydum cebime
dedim vermezsen ananı sikecem oğlum
tabi içimden.okul açıldı.
biz melisle yine örnek çift takılıyorduk.
market olayını ademle fevziye anlattım
alırsın falan dediler dert etme.
bir hafta sonra gittim, dedim ben geldim
verdik ya paranı falan dedi ibne.
dedim bak benimle oyun oynama 15 gün it gibi çalıştım
yapmadığım iş kalmadı
yaşar ustaya bağladım amk.
adam bana 150 daha verdi
benden başka bişey çıkmaz sana dedi.
hem zaten hastaydın 1-2 gün gelmedin dedi.
dedim 1 gün hastaydım sadece (melisi gördüğüm gün)
onda da sen yolladın eve ben gitmedim.
yok,
adam vermedi parayı
dedim benim de adım karayara ise
bu marketi götüne sokucam senin.
100 tl içerde kaldı.
adem ve fevziyle bi plan yaptık
(beyler bu piçlik hayatımda yaptığım en iyi piçliktir)
adam beni tanıdığı için ademle fevzi markete gittiler müşteri gibi
kasap reyonuna gitmişler.
demişler ki biz kıyma alıcaz ama şuan çekin gözümüzle görelim
görevli almış etleri çekmeye başlamış
bunlar 4-5 kilo demişler görevli bırakmış tezgahı kıyma çekmeye gitmiş
diğer görevliyi de adem, abi jambon ne kadar sucuk kaç para
nolacak fenerin hali falan derken fevzi soğuk hava deposuna dalmış
(ben hepsinin yerini söylemiştim)
soğuk hava deposu acayip bişeydi kapısı bildiğimiz çelik kapıydı.
o çelik kapının anahtarı da sürekli üstündeydi tüm anahtarların yedeği patronda vardı
fevzi gidip soğuk hava deposunun anahtarını çalmış (hepimiz hırsızmışız amk yazarken farkettim * ) sonra çıkmışlar adamlar kıyma çekmeye devam ederken, biz markette bi dolanalım ayağına çıkıp gelmişler.
markette kamera olmaması en büyük avantaj tabi.
işte piçlik..
biz gidip o anahtarı her ihtimale karşı çoğalttık.
sıra geldi ikinci plana
bu etler kutuların içerisinde dururdu ve bizim kasap biraz mal olduğundan
tezgah doğru düzgün yenilenmezdi marketin en yoğun olduğu saatler ise
pazar öğlen saatleriydi.
pazar sabahı patron biraz geç gittiğinden adem fevzi ve ben gittik
işimiz biraz daha kolay olacaktı.
eski nike çantasına, ademlerin bodrumdan bir sürü fare topladık,
iğrenç bi işti ama amk
intikam için yapacaktım.
nike çantası bendeydi içi fare dolu kıpır kıpır.
içeriye girdik, dolaştık biraz market kalabalıklaşmaya başladı.
saat 1-2 gibi kasap reyonuna gittik.
adem piçi iyi konuşurdu
abi dedi geçen bi kıyma çektirdik
acil bi işimiz çıktı onu alamadık
sen şimdi bize ver bi 4 kilo kıyma falan dedi.
ben de baktım reyonda tavuk kanat yazan bölüm boş.
yine bizim elemanlar kasapları oyalarken soğuk hava deposuna gittim.
tavuk kanat yazan kutunun içindeki kanatları boş bir kutu bulup boşalttım.
içine fareleri boca ettim kapttım kutuyu.
tekrar geri geldim, sanki markete yeni gelmiş gibi.
kasap beni tanıdı. oo hoşgeldin dedi. okul nasıl falan
biraz muhabbetten sonra, abi ben kanat alacaktım ama kalmamış heralde dedim.
yok yok depoda var, oğlum şunları tazeleyin ya dedi kasap.
diğer eleman gitti, içi fare dolu olan kutuyu getirdi.
o an kasap reyonu dolup taşmıştı
pazar günü mangal günüdür genelde hep et alınır.
o marketin müdavimleri vardı herkes tavuk, et, sucuk alıyordu.
eleman tavuk kanat bölümüne koliyi boca etmesiyle
karılar baktı çığlığı kopardı
aaa fare oo fare
dedim oo bu ne dayı falan
ortalık birbirine girdi
millet ne aldıysa koydu kaçtı
orospu çocuğu zarara bayrak çekti o gün
ondan sonra da marketin adı duyuldu zaten, isim falan değiştirdiler.
bi daha toparlanmaları 1-2 yılı aldı.