Obstacles - Ethan Dolan

Colour Blind Chapter 5

13 oy alınca yazmak istedim bir de sevgilimin hatrına iyi okumalar oy ve yorum bırakmayı unutmayın lütfen

Grant beni bıraktığın da, bana bakıp kafasını kaşıyarak.

"Pizza yemek ister misin?"

Bunu diyeceği aklıma gelmezdi ben de, kafamı sallayarak onay verdim.

Grant burada ki malzemeleri poşetleyip kasaya ilerledi ben, üstümü düzeltip onun yanına gittim.

"Hazır mısın?" Dedi

Ben de, "Evet hiç olmadığım kadar."

Bana gülümseyip elinde ki, poşeti alıp arabaya ilerledik arabaya geldiğimiz de, Grant'ın telefonu çaldı.

Bu arayan kişi sanırım, Heather'dı Grant'ın yüzü değişip telefonu açtı.

"Merhaba bebeğim bir sorun mu oldu?"

Nedense hep aklıma gelen bir çok şey, olur ama sanırım Grant beni ekecekti.

Grant telefonu kapatıp bana tekrar dönüp araba'nın kapısını açıp, poşetleri arkaya koydu bana sıra gelince yüzüme gülümseyip.

"Megan benim acilen işim çıktı sen eve gitsen olur mu?"

Düşündüklerim her zaman doğru olur ama cidden ne gibi acil bir şey, olabilir ki Heather'le ilgili.

"Peki Grant sonra konuşuruz."

Araba'ya bindikten sonra onun yanına koşa koşa gitti ben de sakince yürümeye başladım oysa ki, onunla ilk kez pizza yiyişim olacaktı neden her şeyi bozuyorsun Heather niye, uslu bir kız olmuyorsun.

Eve geldiğim de annem evde'ydi seslenmeden tam yukarı, çıkıyordum anne'min sesiyle durdum.

"Megan kızım neredesin sen Cameron bile yok evde."

Anneme sahte gülüşüm ile, yanına gelip yanağın'dan öpüp yukarı çıktım.

Cidden kötüydüm ve, bunu belli etmemek için hızla odama çıkıp, kapıyı kilitledim ağlamaya başladım. 

Eve Cameron'un anneme seslenmesiyle uyandım o, kadar ağlamıştım ki, uyuya kalmıştım.

"Megan nerede ona iyi haberlerim var."

Üzerimi değiştirip rahat t-shirtlerim'den birini geçirip, yatağıma uzandım.

"Odasın'da tatlım."

Yukarı çıktığın da, kapıyı tıklatma'dan daldı.

"Hey Megan sana iyi haberlerim var."

Ben gergin suratımla tepki verip ayağa kalkıp Cameron'u kapının çıkışına kadar itekledim kapıyı kapattığım da, bana bağırıp duruyor'du.

"Megan bak şimdi oyunun sırası değil aç şu kapıyı."

Üzerimi düzeltikten sonra, kapıyı yavaşça araladım.

Yatağın üzerine oturup onun girmesini bekledim girdiğin de, biraz kızgın sıfatıyla bana baktı.

"Megan sana önemli haberim var."

Ne gibi önemli haberi olabilir ki, ne gibi beni rahatsız edecek önemli bir, haber olabilirdi ki.

Onu dinlerken telefonum titredi telefon'a  tam, bakacakken Cameron elim'den telefonu alıp, arka cebine koyup yanıma oturup.

"Ben den duymanı istiyorum."

Ne gibi duymak Tanrı aşkına, bana kafayı yedireceksiniz.

Dört gözle Cameron'u beklerken, zil çaldı.