Gulse'nin Ağzından;
"Gulse ben çok teşekkür ederim"dedim.
"Bunu Nesrin teyze için yapıyorum. Nesrin teyze ö..öl.öldüğünde boşanırız"dediğimde kaşlarını çatmıştı.İkimizde biliyorduk ki bu zorunlu bir evlilikti ve sonunda ikimizde bırakacaktık.
"O zaman geldiğinde bakarız ama şimdi düğünde ne istediğini söyle"dediğin de şaşırdım birde düğün mü yapacaktık yani düğün falan istemiyordum.
"Düğün istemiyorum sadece nikah kıyarız olur biter böyle saçma bir şey için birde düğün mü yapacağız"dediğimde az önceki yüzü sertleşti.
"Elbette yapacağız 1.si ben saygın biriyim ve sade bir nikahla evlenemem 2.si bunu zaten annem müsaade etmez ve 3.sü bu yaptığımız saçma değil ikimizde evliliğe karşıyız özellikle ben hem merak evlensek de dikkatli olmak şartıyla her şeyi yapabiliriz."dediğin de son söylediği şeyle yüzünde bir buruşma oldu ama buna aldırış etmedim aslın haklıydı sonuçta benim kimsem olmasa da bu onlar için aynı şey değildi.
"Tamam sen bilirsin sen ne istersen öyle olsun"dediğimde yine kaşlarını çattı.
"Senin istediğin bir şey yok mu"dediğinde düşündüm ama yoktu ne isteye bilirim ki zaten.
"Hayır yok"dediğimde konuşacakken Dilara'lar yanımıza geldiler. onlara evleneceğimizi söylediğimiz çok şaşırdılar ve devamlı sorular sordular bizse sadece " birbirimize aşık olduk evleneceğiz"oldu. Onlarda üstelemediler.
Ertesi gün Serkan'ın yanında sekreter olarak başlamıştım. Kabul etmeliyim işinde ciddiydi. Ara sıra çocukça sızlanıyordu ama bu işin düzgün ve hatasız yaptığı gerçeğini değiştirmiyordu. Bana da sadece sıradan biriymişim gibi davranıyordu. İş hayatıyla özel hayatını birbirine karıştırmayan biriydi. Ama gün içinde gelip de masama bir tek taşla alyans bırakana kadar alyansı almazdım çünkü benimde bir isteyim vardı madem zorla evleniyordum ve her şey düzgün olacaktı o zaman kız istemde olacaktı o kadar.
"Neden alyansı da takmadın"dediğinde sırıttım.
"Çünkü beni istemen lazım" dediğimde şaşırdı.
"Ne??"dediğinde bu sefer kıkırdamaya başladım. Şu an yüz ifadesi acayip komikti.
"Bas baya beni istemelisin ki öyle takayım bana sen bir şey istemiyor musun diye sormuştun benim de isteyim bu"dediğimde bön bön suratıma baktı.
"İyide ben şimdi kimden isteyeceğim seni Fırat'dan deme öldürürüm"dediğinde güldüm.
"Hayır Dilara'nın babasından istiyorsun beni ve bunu kısa zamanda yapsan iyi olur yoksa o yüzüğü parmağıma hiç bir kuvvet takamaz"dediğimde derin bir nefes alıp içeri gitti.
Bende işime kaldığım yerden devam ettim . En son günlük raporu ve yarın ki programını da verdikten sonra eşyalarımı toplayıp asansöre doğru gittim.O sırada arkadan bir ses geldi dönüp baktığımda Serkan aceleyle asansöre doğru geldi.
"Ne oluyor" dediğimde. Derin bir nefes aldı.
" Fırat kaza geçirmiş Dilara aradı onu almaya gidiyorum"dediğinde bende hemen geliyorum dedim. Kafası saldıktan sonra asansör açıldı hemen dışarı doğru koşmaya başladık. Arabaya atladıktan sonra Dilara'nın yanına gittik ufukla ikisi hemen arabaya bindiler. Hastaneye geldiğimizde yoğun bakıma yaklaştığımızda aklıma Ufuk'un babasını o şekilde görmesi kötü olacağı için onu alıp Serkan'a Ufuk'u eve götüreceğimi söyledim. Fırat'ın annesi herkes buradaydı bu yüzden bizde Dilara ile kaldığımız eve gittim. Ufuk devamlı babama ne oldu babam ne zaman gelecek diye mızmızlanıyordu. Onu oylamak için elimden geleni yapıyordum. Yolda gelirken çok ağlamıştı bu yüzden bir süre sonra yorgun düşüp uyuya kaldı. Bir süre sonra telefonum çaldı. Dilara'nın aradığını görünce hemen açtım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kavganın Aşkı
RandomErkeklerin devamlı olarak sadece uçkurunu düşünen lanet varlıklar olduğunu düşünen bir kız olan Dilara Sert. Kızlara inanmayan ve bir kez ihanete uğradığı için aşka kendini kapatan ve hayatında sadece üvey oğlunun ve annesini değeri olduğuna inanan...