YAZ TATİLİ (ASKIYA ALINDI)

1-Ölüyorum,Görmüyorsunuz...

Multimedia'da hikayenin tanıtım videosu var :=) Ayrıca vote ve yorumlarınızı bekliyorum :)

Antalya'ya vardığımızda acayip derecede uykum vardı.Yorulmuştum.Benim bavulumu Emre taşıyordu bende o zorlanmasın diye onun çekçekli bavulunu aldım.Bavulu turkuaz rengindeydi.En sevdiğim renk..Ve şuanda da turkuaz bir body giyiyordu.Emre sarı saçlı ve bal rengi gözleri vardı.Yanında duran Defne'ye baktım.Sarı saçlı ve mavi gözlüydü birbiriyle çok uyumlulardı.

"Su otele hoşgeldiniz."

"Hoşbulduk." Emre kalacağımız odaların işlemini hallederken onları dinlemedim.Etrafıma bakınmaya başladım.Lobi bile olsa bayağı büyüktü.Tam karşıda kırmızı karşılıklı koltuk,ortasında da tahtadan bir sehpa vardı tavanda ise 3 tane büyük beyaz lamba vardı. Dağınık yeşil,sarı,mavi renkte tekli koltukların olması çok hoştu.Birde televizyon vardı.Geleceğimiz yeri incelemiştim.Broşüründe burası daha küçük görünüyordu.Su otel 5 yıldızlı bir oteldi.Emre'ye neden bu otelin adının Su olduğunu sorduğumda "Çok havuz var.Ayrıca deniz de var.Bu yüzden." demişti.

Emre yüzmeye gidiyordu.Yaz kış dinlemiyordu.Fakat hiç hastalanmıyordu.Çok güçlü bir bünyesi vardı.Defne de yüzmeye gidiyordu.Zaten orada tanışmışlardı.

"Buyrun Begüm Hanım"dedi Emre gülümseyerek.Anahtarı bana doğru uzatıyordu."Teşekkürler Emre Bey."dedim ve anahtarı aldım.Çekçekli bavulun çıkardığı seslerle asansöre doğru yürüdüm.Arkamda Defne ve Emre kısık sesle konuşuyorlardı.Onları dinleyemeyecek kadar yorgundum.Asansörün otomatik kapısı açıldığında hemen asansöre bindim.Ardından Defne ve Emre bindi.Hangi kata gideceğimizi bilmediğimden dolayı Emre'nin basmasını bekledim.5'e basmıştı.Gözlerimi kapadım ve duvara yaslandım."Beraber yüzecek miyiz aşkım."dedi yapmacık bir şekilde Defne."Evet."dedi.Gözlerimi açtım ve onlara baktım.Emre bir elini Defne'nin beline koymuş ve onu kendine çekmişti.Sinirlenmişti.Asansörün kapısı açıldı.Çekçekli bavulu sürükleyerek sağ tarafa doğru hızlı adımlarla yürüdüm.

"Begüm bu taraftan."dedi alaylı bir şekilde Defne." Ona baktım.Söylemek istediğim çok sayıda şey vardı fakat konuşmadım ve onlara doğru yürüdüm.Yürürken oda numaralarını sayıyordum.Emre ve Defne durunca bende durdum."Begüm senin odan yan tarafta.Biz bu odada kalacağız."dedi.Tabi biz demesiyle şaşkınlıktan küçük dilimi yutacaktım.Gözlerim yanmaya başladı fakat anlamamaları için yere baktım."Peki." Başımı kaldırdım. "İyi akşamlar size." Çekçekli bavulu arkamda sürüklerken Emre"Begüm!" diye seslenince ona döndüm."Bavulumu alabilir miyim?"Defne kahkaha attı.Yanaklarımın kızardığını hissettim "Kusura bakma.Bu arada Defne kendine mi gülüyorsun?" Defne bana sinirlice baktı.Emrenin yanına yürüdüm ve çekçekli bavulu önüne bıraktım.Bavulumu vermesi için elimi uzattım"Taşıyabilir misin?" "Çocuk değil ya Emre tabiki taşıyabilir."dedi somurtarak Defne.Gülümsedim.Bavulumu iyi aldım tekrardan "İyi akşamlar." dedim. "Saat daha 6." dedi Defne.Ne yani akşam oluyordu işte.Hiçbirşey söylemeden ağır bavulumla birlikte odama girdim.Girmeden önce kapımda yazan"56" numaraya dikkat etmiştim.Kapıyı hızlıca kapattıktan sonra ağlamaya başladım elimde değildi.Hoşlandığım çocuk benden hoşlanmıyordu bavulu yere fırlattım.Odayı incelemeden yatağa oturdum.Hıçkırarak ağlıyordum.Ölüyorum,Görmüyorsunuz...

Gözlerimi yavaşça açtım.Gözkapaklarım acıyordu.Ağlarken uyuyakalmıştım.Lavoboya gidip yüzümü yıkadım.Saçlarım dağılmıştı ve cidden cadı gibi görünüyordum.Ama ağlamakta haklıydım.

Hoşlandığın birini hergün başkasıyla mutlu olduğunu görmek zordu...

Bu yaz tatilimi ağlayarak geçirmek istemiyordum ve ağlayarak geçirmeyecektim.Umursamamaya çalışacaktım.İçeri gittim ve bavulumu açtım.Eşyalarımı yerleştirdim.Günlüğümü masanın çekmecesine koymadan önce yazmak istedim.Fakat yazacak halim olmadığı için sadece şu cümleyi yazdım"Üzülüyorum belki belli etmiyorum ama üzülüyorum.".Günlüğü çekmeceye koyduktan sonra turkuaz renkli tarağımı,düzleştiricimi ve çilekli parlatıcımı alarak lavobaya geçtim saçlarımı yapmaya başladım sonra da parlatıcıyı sürdüm.Gülümsedim.