1. BÖLÜM : TUHAF DÜKKAN
"Benim kelime hazinem çok geniştir, derdim.
Senin bir kelimene yetemedim ;
Git, ne demekti sevgilim ?"
Nazım HİKMET'İN bu dizelerini okurken gözleri dolmaya başladı.
O da daha yeni git sözüne maruz kalmış ve anlayamamıştı
"neden herşey yolunda giderken bir buz dağına çarpmıştı yüreği"
sorguluyor ama bir cevap bulamıyordu.
O günden sonra bir çok kez bu soruyu o giden sevgiliye de sormuştu.
fakat hep aynı cevaba maruz kalıyordu;
"BİZ UYGUN DEĞİLİZ"
Yahu bu nasıl bir sözdü böyle sonsuzluğa uzanan iki yanı açık bir
doğru gibi cevabı uzarda uzardı ( karakter olarak mı,
yaşam biçimi olarak mı, yoksa hissedilen aşk olarak mı,
ve daha nice çıkmaz soru? )
hiç biri uymuyordu. ona göre onlar herşeyleri ile birbirlerini
tamamlıyorlardı.
Bu düşünceler içinde kendini sorgularken bir ses ile irkildi
-yine dalmış gidiyorsun..
Elindeki kitabı indirerek, sesin geldiği yöne baktı masasının
tam karşısında en iyi arkadaşı YURİ'yi gördü.
(MELEK ve güney koreli arkadaşı yuri
türk dili ve edebiyatı okuyorlardı üniversitede)
Kütüphanenin sessizliğini bozmadan karşılık verdi melek;
-her zaman ki halim [:)] sen ne arıyorsun burada?
-ne arayabilirim sence bu kütüphanede, tabi ki kaybettiğim Atkımı
[:D] [:D]
kısa bir süre gülüştükten sonra beraber çıktıklar. yuri;
- gel ben senin ilacını biliyorum.. diyerek melek'i çekiştirmeye
başladı.
-nereye götürüyorsun beni?
-hayallerinin ülkesine...
-dalga geçmeyi bırakta nereye söyle?
---------------------------------------------------------------
Dükkanın kapısının önüne geldiğinde her halinden çok eski bir dükkan
olduğu anlaşılıyordu, camekanı ne olduğunu anlayamadığı şeylerle
doluydu. çekiştirilerek içeri girdiğinde rutubetli ahşap kokusu ve
tozlu raflar dikkatini çekti.
etrafı incelerken yuri'nin söylediklerini dinliyordu;
-çok takıntı yaptın şu işe yaramaz herifi bak burası bütün sıkıntılarını
unutabileceğin gizemli bir yer hep böyle bir yer görmek istememiş miydin?
-bence burası biraz eski birazda, pis bir yer gizemi nerede göremedimde?
dediği anda melek arkasından gelen ses ile sarsıldı;
-"Gizemi Görebilmek Gizemli Bir Bakışa Sahip Olmakla Başlar
