Mücadeleye Varmısın ?

Bölüm 1; Aç Ve Susuz Kalmak

Maria'nın gözünden;

Sabah güneş ışıklarının yüzüme vurmasıyla uyandım, kalktım ve uyumama rağmen dağılmamış mükemmel saçlarıma baktım. demek isterdim. Ama hayır. Sabah Jasmine'in yatağımın kenarına dadanmış şekilde aşağı yukarı zıplayıp çığlık atışıyla uyandım. hayır, merak etmeyin bişey yok. sadece hala beni Survivor'a kaydettirmeye çalışıyor. Hangi salak, aç ve susuz kalıp kağıt parçaları için insanlarla savaşa girmeyi isterki? birde izleniyorsunuz. bu aynı Açlık Oyunları'na katılmak gibi. Ve ben böyle bi savaşa girmek istemiyorum.

"Hayır Jasmine. Ben o adaya gidip zorluk çekmek istemiyorum, teşekkürler." dedim homurtup kafamı tekrar yastığa gömerek. 

"Ne kadar tembelsin ya! sabahtan akşama kadar uyan, işe git, eve yürü, bilgisayarla uğraş, sonra götünü yayıp uyu! bunaldım ya! yeminlen bunaldım! öğh! şimdi kusayım mı buraya?" dedi manyak karıcığım. Evet, ona manyak karı diyorum. çünkü hep değişiklik yapar, ruh hali iki dakikada değişir ve herzaman pozitiftir. ha birde herkese iyi davranıp, yufka yürekli olup, hiçbirzaman önyargılı olmaması. Sanırım o olmasa çoktan evimde ölmüştüm. "yetişiğn  komşulaaağr! yalnız başıma ölüyorum!" olurdum adeta. Peki, çok uzattım size kendimi biraz anlatayım. Ben Maria. Maria Mathers. Avukatlık yapıyorum. yorucu evet falan filan. 3 kız kanka aynı evde kalıyoruz. Jasmine, Ben ve Stephanie. Sahi, Steph nerde? herhalde yine dün ki partide çok içmiş ve birinci seçenek, bir erkekle sevişmiş. ikinci seçenek kusmuş ve lavaboda sızmıştır. hangi seçenek olduğunu öğrenmek için fazla tembelim sanırım. Jasmine, tasarımcılık yapıyor. Stephde düğün/parti/doğumgünü vs. organizatörü, işinde gerçekten iyidir. Ve merak ettiğiniz soru, Evet, Stephde Survivor'a gitme yancısı. Tanrım! aralarında aklı çalışan tek benmiyim?! 

"Ne var kanka? tembel doğmuşum. doğamda var." dedim. 'Hem kusacaksanda sen temizlersin." diyip sırıttım. 

"Normaldede ben temizliyorum ki Pikachu!" dedi, hmm. haklıydı. Evi toparlayan hep o olurdu.  desenize ben ve Steph evde kaldık.Evlensek bile ev işi yapabileceğimi sanmıyorum. Pikachu deme olayı uzun hikaye. ama neden dediğine gelirsek. bilmiyorum. kafasına göre isim takmış beybim.

"Hala yatıyor bak! Ya kızım kalksana!!" diye çığlık atınca vucüdümla birlikte ısınan örtümü kenara itip kalktım. 

Görüşüz sevgilim...akşam geri gelirim...

Evet. yatağımla aşk yaşıyorum. sizde yaşıyorsunuz, hiç kasmayın. 

Leonard'ın gözünden; 

"Ryan?! benim gözlüklerim nerde?!" diye bağırdım mutfaktaki Ryan'a. Bu arada ben Leonard. Ama  bana Leo denilmesini tercih ederim. Bu aralar bizim sportif Eric'in Survivor yarışmasına bizim haberimiz olmadan bizi yazdığı için gitmeye hazırlanıyoruz. Lanet olsun. Tamam, bende spor severim. ama oha be kardeşim. 

"Banane senin gözlüğünden!" dedi öküz gibi tıkınan Ryan bana bir saniyeliğine bakıp hemen kafasını tekrar Pancakeine gömerek. Bu Ryan, tıkınmayı sever, tembelimiz ve tabikide kız avcısı. 

"Bilmem belki klüpteki kızları etkileyebilmek amacıyla, ki işe yaramaz, almışsındır diye düşündüm." dedim. Üçümüze ait bi kaç ilçede bi kaçtane klübümüz var, kızları ben kontrol ediyorum, içkileri Ryan ve Genel müdür gibi birşey ise Eric oluyor. Eric lider ruhludur, ne yaparsan yap onu geçmene izin vermez. ayrıca ailesi aracılığıyla para sıçmakta. Genel Müdür o olmasaydı çoktan boka batmıştık. para böyle şeylerde cidden gerekli oluyor.