Mücadeleye Varmısın ?

Bölüm 3; "Survivor Adasına Hoşgeldiniz!"

Ne kadar geç geldiğinin farkındayım emin olun. TEOG sınavı falan derken bi de performans ödevleri çıktı başıma. bende boş zaman bulunca araya tıkıyım dedim bölümü. ama okuyan sayısı az olduğu için ilham perilerim öldü :( facebookta twitterda veya tumblrda işte nerde bulursanız, arkadaşlarınıza önerirmisiniz beğendiyseniz? teşekkür ederim. sizi seviyorum. öpüldünüz :* xBahar

Justinin ağzından; 

adaya yetiştiğimizde Davonne denen kadın (acun olarak düşünün :D ay neyse bölmiyim .s) yanımıza geldi. Scoot bana Davonne denen kadının sunucu olduğunu söylemişti, ayrıca Survivorun kurucusu gibi bişey. 

“Merhaba çocuklar. Survivor adasına hoşgeldiniz. Ben Davonne. ama Demi diyebilirsiniz, fark etmez.” dedi hafif bi tebessümle. gülümsediğinde yanaklarında birer çukur açıldı. hafif kiloluydu, ama o hafif kilolar onu olağanüstü derecede tatlı gösteriyordu. saçları boya olduğunu tahmin ettiğim altın sarısıydı ve gözleri bal rengiydi, benimkiler gibi.(Önceki duyuru bölümüne demiyi attım) kadın onu süzdüğümü fark ettiğinde yada en önde ben olduğumdan bana bakmaya başladı ve “beni süzmen bittiyse size odanızı göstereyim Bieber.” dedi. affaladım ve sadece başımı salladım. yalnış anlamışta olsa, pek umrumda değildi.  tatlı ve seksi bi kadın olduğunu inkar etmeyeceğim tabiki.

Demiyle odalara doğru gidiyorduk, kısmen deminin yanında duruyordum işte. belli etmediğini zannetsede beni hafiften kestiğini görebiliyordum. bende bozuntuya vermeyip Bieber Body’e bakmasına izin verdim. böyle bi hazineye tekrar anca yarışmalara bakabilirdi, ki o da uzaktan olurdu. ah yine çok seksiyim. (biraz Bieber ukalalığı ekliyim didim :D)

Demi bizi otel apartlarına benzer minik ama şirin biyere soktu ve girerken konuşmaya başladı. 

“Burası Gönüllülerle ortak kullanacağınız yarışma öncesi, yani yayına girmeden önce kalacağınız yer.Yarışmalara karşı karşıya gelmeden önce rahatlamak ve hazırlanmak amacıyla yaklaşık 1 hafta ama kesin değil ,yani 4 günde olabilir 2 haftada, burada kalacaksınız.” fena değildi.hatta belkide Survivor için biraz fazla lükstü. 

“Peki odalar nasıl olacak?” dedi Zayn hala etrafı gözlerken Demiye dönerek. 

“Şöyle anlatayım, üç kişi bir odayı kullanacak. herkese bir oda düşecekti, ama on iki odalık bi yapıt ada için zararlıydı, ve yapılma izni alınamadı. bizde böyle inşa etmek için anca ikna ettik.” dedi Demi 1 numaralı odayı açarak. ve kapıyı girmemiz için açtı. “kiminle kalacağınız bu akşam ki yemekte kurayla belirlenecek ki, ayrımcılık olmasın.” diye ekledi. sonrada Miley, “adayı gezebilirmiyiz? birde size sormam gereken şeyler var.” diye atlayınca Demi , “Tabiki. ne soracağını az çok tahmin edebiliyorum. sorularınızı alıcam ama önce gönüllülerle tanışmalısınız. az önce mesaj aldım, adaya varmışlar. ha! unutmadan, onlarla sorun çıkarmayın, burada herkes eşit sayılacak gözümde.” dedi ve kapıyı çıkmamız için tekrar açtı. kısa bi göz gezdirebilmiştik en azından. tekrar aparttan çıkıp aşağıya indik, zaten dört katlıydı. her katta bi' çift üç kişilik oda vardı. 

kıyıya yaklaştığımızda gözüme altı kişilik bi grup ilişti. üç kız, üç erkekti, demek ki bunlar Gönüllülerimizdi. ah, hoşgeldiniz efendim! sizinle yarışmak büyük bir onur olacak. 

Maria’nın ağzından; (zamanı biraz geriye alıyorum)

“Tamam Ryan. Purple Cafe olur mu? yakın buraya? tamam. geliyorum.” 

Off! bu nasıl bir eziyetti? Bir saattir AVM’de dönüp dolaşıyorduk Eydyyle. aldığım şeyler elbette ki hoşuma gitti ayrıca Survivorada uygundu. Tamam, bende alışverişi çok severim ama tembel olduğumdan kotayı aşmıştım bugün. Ryan az önce aradığında Eric’in şirkette işi çıktığını, bir-iki saat sonra iskeleye gitmemiz gerektiğini söyledi. kızları eve bırakmışlar, Ryan ve Leo beni almak istemiş. bende Purple Cafeye gelmelerini söyledim. Eydyy bana şans diledi ve taksiye binip eve gitti. Cafeye gelmesini, bizimkilerle tanışmasını çok isterdim, ama benden daha tembeldi ve söylemesede çok yorulduğunu anlamıştım. gitmesine izin verdim.