Csan'ın dünyaya gelişinden bu yana yaşanan olaylar sıradanlığını kaybetmiş, yurtta kalan diğer insanların verdiği tepkimelerde sapmalar yaşanmasına, yeşil varlıklardan endişe duyulmasına sebep olmuştu. İnsanda doğal süreç yüzyıllardır süregeliş evrelerini kısır döngülerle yaşamış, devinen insanın renk algıları genetik kodlarından silinmişti. Onlar renkleri tonlanmış bir ışık olarak algılıyor ve bunu kabullenemiyordu. Csan artık yurt koridorlarında yürüyen her şeye ilgi duyan inceleyen koklayan yurt duvarlarını kucaklayan bir çocuktu yurttaki insanlar onun bu halinden endişeliydi. Csan yurttaki tek küçük çocuktu ve onun bu olağan dışı hareketlerine bir anlam verilemiyordu. Csan ın genlerinde inanç bulguları bulunmuştu buda 300 ler meclisinin anayasasında inanç özgürlüğü yok hükmündeydi. Sadece Tanrının var olduğunu ve insanlığa nefes verdiğini ve bunun için tanrıya şükredileceğine hükmedilmişti. Kutsal olan tek şey topraktı. Başka gezegenlerden lif ithal ediliyor karşılığında su veriliyordu. Tüm zamanların tam konrolü sağlanmış meclis başka gezegenlerde yeni yaşam formları keşfetmiş ve su karşılığında bir bölümünü köleleştirmişti. İnsanlık artık su hava toprak ve ışığın esiri olmuştu ve doğa insana belkide asla bir daha iyi davranmayacaktı.
Herşeyin akıp gittiği bir zamanda yaşamak hayatın renklerinden uzak kalmak bu mahrumiyet yurt insanının bilmediği tanışmadığı anlayamayacağı boyutlara ulaşmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
300s
Science FictionZamanı tanımlayan zaman yüzyıllar boyu insanlığı aldattı.. Aslında sadece an'da yaşayan insan hep sıfır noktasında yaşadı geçmiş ve gelecek hep sıfıra aktı ve aslında hep sıfır noktasında varolabildik ve csan o an'ın tek hakimi olacaktı... Mekan v...