Selam selam canımlar :* Geçen bölümde +6 vote istemiştim ama gelmedi okuma sayısı 20 oldugu için paylasıyorum çünkü benim gibi üye olmaya bile üşenen insanlar vardır diye düşünüyorum :ASD: Bu arada tekrar okumadım o yüzden yazım yanlıslarım varsa kusuruma bakmayın :)
Artık ne Dylan,ne annem,ne babam,ne de sara vardı.Elveda Amerika,Merhaba Londra!
-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Uçaktan indiğim anda havada bi eksiklik hissettim.Bu koku Amerikan'ın kokusu değildi.Londra'nın kokusuydu.Resmen bana artık Amerikada değilsin sıyrıl şu hayallerinden artık asla eski şeyler olmuyacak diye bağırıyordu.Londra hakkında hiçbir fikrim yoktu tanrım kaybolucam.Al işte.Arabam yok ben nasıl gidicem.Annemler bunu düşündü mü ?!A pardon taksi çağırıcaktım unutmusum.Şu an o kadar gerginim ki dokunsalar bi anda patlayıp ağlamaya baslıycam.Sakin ol Hailey.
Bavulların verildigi yere dogru yürümeye basladım.Bavulların verildigi bandın önüne gelince çaresizce kendi bavulumu beklemeye basladım.Bavullarımı beklerken bile Dylan'ı düşünüyorum.Evet bavul ve Dylan o kadar çok benziyor ki aklıma Dylan geliyor(!)Tanrım ne zaman aklımdan çıktı ki şimdi aklıma gelsin.Uçcakta bile sürekli onu ve çocuklarımızın geleceğini düşündüm.Aslında baksanıza yarın yeni bir güne uyanıcam.Yeni bir şehirde,yeni kişilerle...Artık onuda unutmam gerek o artık yok!O da üniversite okumak için biryerlere gitti kimbilir hangi cehennemde.Ben bunları düşünürken bütün bavulların bittigini ve benim bavulumun gelmediğini gördüm.Şaka mı bu?!Görevli yok mu burda?!
"Afedersiniz bakar mısınız?"
"Buyrun efendim."
"Yaklaşık 1 saattir bavulumu bekliyorum fakat hala gelmedi"
"Biletinize bakabilirmiyim?"
"Tabii"
Bileti elimden aldıgında sanki arkeolog gibi inceliyordu.Hadi ama alt tarafı bir bavula sahip çıkacaksınız.Bunuda mı yapamıyorsunuz?Ne biçim havaalanı burası bir daha buraya gelmiycem!
"Afedersiniz hanımefendi ama buna zımbalanmış bir kagıt da olması gerekliydi"
Kol cantama baktıgımda yoktu.Nerede bu lanet olasıca kağıt!?Aa cebime koymustum.Kağıdı buldugum anda görevliye verdim.
"Benimle gelin lütfen"
Zaten vaktimden çok az çalmışsınız gibi hala gelin mi diyorsunuz?Bu ne cürret!Tabi bunları içimden söylüyordum.Yaptıgım tek şey görevliyi kuzu gibi takıp etmek olmustu.Zaten basından beri gözüm tutmamıstı bu adamı.Bu arada biz nereye gidiyorduk??
"Nereye gidiyoruz biz ya.Nereye götürüyorsunuz beni.Hem bavulumu kaybettiniz hemde hala peşimden gelin diyorsunuz!"
Vee patlayışş.
"Buyrun efendim sizin bavullarınız bu banttan iniyordu yalnış yerde duruyordunuz"
Aooovv rezil oldum.
"Çok özür dilerim.Teşekkürler."
"Rica ederim efendim."
Adama bir küfretmedigim kaldı adam hala rica ederim efendim diyor ne nazik bişeymiş bu be rezilde oldum zaten.Vee işte bavulum orda.En sonunda eve gidebilirim.
Havaalanının sınırlarının dısına adımımı attıgım anda gözümle bir taksinin olup olmadıgına bakmaya basladım.Bekleyen bir taksi bile yoktu.Ahh çok güzel cidden!Daha ilk günden şanssızlıklar peşimi bırakmıyor.Aaa işte bi tane geliyor.Şu andan itibaren artık relaks olucam huuuh.
Taksiye biner binmez bir rahatlama hissettim cidden ayaklarım agrımıstı.Şoföre elimdeki adres kagıdını verdikten sonra kafamı camdan dışarıya çevirdim.Burayı sevecegimi sanmıyorum fakat alışmaya bakıcam.Ağaclar yanımdan bir bir geçyiordu.İnsanlar,çevre o kadar yabancıydı ki.
Arabanın durdugunu anladıgım anda taksiciye parasını verip teşekkür ettikten sonra arabadan indim.Evet tam karşımda duruyordu burası benim yeni evimdi.Yeni evine hoşgeldin Hailey!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Troublemaker
FanfictionTek bir çarpışma. Tek bir çarpışmadan bir şey olmaz Sandım, Yanıldım. Yanlış kişiye çarpmıştım. Bir daha birisiyle carpıstıgımda arkasından küfür etmemek üzere kendime söz verdim.Çünkü dudaklarınızın arasından dökülecek tek bir kelime bile kaderiniz...
