Heyoo geri donduuuummm :D Aslina bakarsaniz hikayemi bastan sona tekrar okudum ve bu kadar okuyucu bana yeter dedim.Bu arada kapagi yanlis yapmisiiiim re-zil-liiiikkk :D Kapak yapabilecek kisiler yardimci olursa sevinirim pek sanmiyorum ama bi deneyeyim diyorum:D mobildeyim ingiliz klavye dikkat etmeye calisicam i lere ı lara yanlislarim olabilir hatasiiiz kull olmaaaz :D Yeterince uzun yazmaya calistim.Bu arada ailemiz buyudu artik 4. yilimizdayiz umarim daha cok yillar goruruz neyse uzattim bay :D
Aslında onun sesini tanıyordum fakat kim olduğunu çıkaramadım.Ve sonrası karanlıktı.Tek hatırladığım şey o kişinin beni bayılmak üzereyken kucağına alıp arabasına bindirmesiydi.
☆
Gözlerimi açtığımda odamdaydım.Dün gece neler olduğunu kavramaya çalışıyordum.Beni kim kurtarmıştı?Ben kendi evimde değil de başka bir evde uyanmayı planlıyordum.Hadi ama filmlerde öyle olur değil mi ?Beni kimin buraya getirdiğini fazlasıyla merak ediyorum.Onun sesini tanıyorum ama kim?Kafayi yemek üzereyim!Hey bir dakika.Eğer eve beni bıraktıysa mutlaka zili çaldığında Sarah onu görmüştür.
Merdivenlerden o kadar hızlı indim ki aşağıya ne ara vardığımı ben bile kavrayamadım.
'Saraaaaaahh'
"Noldu bir şey mi oldu?!"
Ve o anda kahvaltı sofrası gözüme çarpar.Tanrım sofrada bir tek ben eksiktim o da birazdan tamamlanacak.
"Bu sofra ne böyle?"
"Senin için ufak tefek bir şeyler hazırladım"
Bu ufak tefekse bunun büyüğünü görmek isterim.Tabi bunu yüzüne karşı söyleyemedim.
"Otursana"
Oturur oturmaz yemeklere daldım. Sarah da karşıma geçti.
"Merdivenlerden çok hızlı iniyordun.Yukarıda bir şey falan mı var?Eğer böcek falansa hiç kusura bakma bende öldüremem."
Gülümsedim.
"Hayır"
Sahi ben ne soracaktım?Yavaş yavaş aklıma gelmeye başladı.
"Sadece bir soru sormak istiyorum"
"Tabii ki sor"
"Dün gece beni eve kim getirdi?"
Biraz bekledikten sonra bana mal mal bakmaya başladı.
"Sen zaten tüm gece evde değil miydin?Ben sabah 9 a kadar hiç aralıksız uyudum.Uyandığımda srn uyuyordun.Sabah kalktığımda da üstüm örtülüydü.Sen örttün sanmıştım."
Ağzım açık bir şekilde Sarah'ın anlattıklarını dinliyordum.Iyi de o bu eve nasıl gitmişti aklım almıyordu.
"Hayır üstünü ben örttüm. Peki evin önüne yani paspasın altına falan anahtar koyuyor musun?"
"Hiç sanmıyorum evin tek anahtarı var o da bende hatırlat da sana da yaptıralım.Ayrıca noluyor ben hiçbir şey anlamadım"
Tanrım! O çocuk bu eve nasıl girmişti aklım almıyordu! Üstelik odama bile girmişti.Ve şu anda ayıldığıma göre bana ilaçlarımı içirmişti.Bavulumdaki ilaçlarım.İç çamaşırlarımın altında olan ilaçlarım! Tanrım tam bir rezillik.Sarah ile sofrayı toparladıkdan sonra hemen odama çıktım.İlk işim bavulumun icine bakmak oldu.İc çamaşırlarım dağılmış kıyafetlerim dağılmış kıyamet falan mı koptu da haberim yok?Ayrıca ilaçlarımı da komidinin üzerine koymuş.Belki de biraz kafa dağıtmam gerekliydi.Iyi haberlere ihtiyacim var.
"Haileeeyyy"
Oha kapıyı kırsaydın Sarah.
"Sana kötü bir haberim var"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Troublemaker
ФанфикTek bir çarpışma. Tek bir çarpışmadan bir şey olmaz Sandım, Yanıldım. Yanlış kişiye çarpmıştım. Bir daha birisiyle carpıstıgımda arkasından küfür etmemek üzere kendime söz verdim.Çünkü dudaklarınızın arasından dökülecek tek bir kelime bile kaderiniz...