Siyah Okyanus -1

1K 317 220
                                    

 BİLGİLENDİRME-    Genç kurgu ve bilim kurgu gibi karışık olacak. İlk başları klasik biraz.  Asıl olaylar 7. bölümde başlıyor. İsterseniz 7. bölümden başlayabilirsiniz.

İyi okumalar

Yine oradaydı kafasına siyah kapüşonunu geçirmiş, birbiriyle uyumlu siyah pantolonu ile zıtlık yakalamış beyaz ayakkabılarıyla merdivendeki yerini almıştı.  

Derin bir iç çektim.Onu neredeyse 4 yıldır sanki ilk defa görürmüş gibi çarpan kalbimle izliyordum.Bu sadece onu beğenme veya sevmek arasında kalan ince çizgiyi ayırt etmemi sağlıyordu. 

Zilin çalmasıyla yerimde zıpladım kimseye görünmeden onu izlediğim grimsi okul duvarından ellerimi çekerken Zeynep'in nehir diye bağırmasıyla aniden durdum yavaşça kafamı ondan tarafa çevirdiğimde yerinden kalkmış gidiyordu. Arkamı yavaşça dönüp manyak kankama baktım.  

"Ya kızım ben sana demedim mi ona bakarken beni rahatsız etme diye neden Nehir diye bağırıyorsun hatta anırıyorsun." Dedim. hepsini bir anda söyleyip nefessiz kalmıştım. 

"Duymadı." Dedi. Göz devirdi şuna bak sen ben sanki o Ereni keserken karışıyordum. 

Yavaşça Aras'ı izlediğim duvarın köşesinden ayrılıp okula doğru Zeynep'i çekiştirmeye başladım.

''Yavaş olsana zil yeni çaldı.'' Dedi.

Tam cevap vereceğim sırada biz sınıfa girer girmez aynı anda sınıfa giren Coğrafyacı ile sıramıza geçip  ayağa kalktık. İnsan bir sorar nasılsınız diye ama mamut surat. Bu kadını hiç sevmem hoş okulda hiçbir hocayı sevmem orası ayrı tabii. Hemen yoklamayı alır almaz derse başladı.

Nüfus hareketleri ve dağılımı.Konu o kadar kolay ki hoca anlatmasa da bilindik şeylerdi aslında. Biraz çalışıyor olabilirim. Sınavlar da sınıfı geçecek kadar bilgim olsa bana yeterdi her öğrenci gibi. Anlamamızı önemsemeden tahtada kileri deftere geçirmemizi söyledi. Mübarek  destan mı yazdın. Zehra'ya tam kaç dakika kaldı diye soramadan zilin sesi kulaklarımıza doldu. Kalemleri bırakıp kendimizi  koridora attık. Belki görürüm diye bakındım ama yoktu. Zeynep neye baktığımı anlamış olacak ki  "Nehir bu kadar sene hiç konuşmadan baktığın yeter git konuş artık."dedi. Yürek mi yemiş bu ben tanımadığım biriyle konuşurken donup kalırdım ama bu karşı taraftaki kişinin davranışına bağlıydı.

" Tabi istersen kanka da oluruz.  Sen  başka fikrin varsa söyle hiç çekinme.'' dedim. sonra sesimi yükseltip. '' Manyak mısın .? O kendi arkadaşıyla zor konuşuyor benimle hiç konuşmaz hem ne diyeceğim ki.."dediğimde gözlerini devirdi. Cidden ne derdim. Onu izlediğimi fark etse tepkisinin ne olacağına dair bir fikrim yoktu. Onu sadece okulda görebiliyordum.

" Orası sana kalmış ama aklıma çok parlak bir fikir geldi. Neden telefondan mesaj atmıyorsun ki.Bak en azından bir dene tamam mı ama anonim olarak?"

Zeynep yüzüme öyle bir bakıyordu ki ama bir saniye atladığı bir şey vardı. 

"Numarası panoda mı asılı nereden bulacağız parlak fikirli arkadaşım." dedim yüzünde büyük bir heyecanla"Orası bende beş dakikada hallettim say geliyorum ."dedi.Ben İnstagram'da gezerken beş dakika sonra Zeynep elinde eskiden küçük çocukların 'yazıyooor' diye bağırıp salladıkları gazeteler gibi arasın numarası ile gelmesi hafif kıkırdamama neden oldu.

"Evet hemen numarayı kaydedip mesaj atıyoruz. Bana sakın nereden buldun diye sorma karşında koskoca okulun spor başkan yardımcısı duruyor."dedi. O esnada numarayı kaydettim ne diye sorarsanız tabi ki dört yılım diye Aras yazacak halim yok ya. Biri falan görür rezillik olurdu.

...

Servisin gelmesini bekliyorduk Zeyneple. Etrafımda ki insanların hal ve hareketlerini izlemek bana keyif veriyordu. Usulca gözlerimi onların üzerinde gezdirdim.Bazıları gülüyor , şakalaşıyor , bir şeyler düşünüyordu. .Ama  onların içerisinde kulaklığını takıp kendini dünyadan çok az bir süre bile olsa soyutlamaya çalışanlar vardı. İşte benimde içinde olduğum o grubu toplayıp bu dünyadan götürmek istiyordum. Sanki bu dünyadan gidince her şey bitecek , kulaklarımızı çıkarınca derin bir nefes verip rahatlayacak ve her şey yeniden başlamış gibi yaşamak istiyorduk. Suratıma çarpan rüzgarın melodisi kulağıma fısıldadı Sen ben olmadan yaşayamazsın dedi usulca, tüylerim den ürperti geçti bir an ve dudaklarımın kenarı yukarı kıvrıldı. İşte bu his beni yaşatan nefes gibiydi. Kirpiklerimin arasında dolaşıp bedenimi terk etti. 

Servisin gelmesiyle Zeynep'le yerlerimize geçtik o esnada elimden telefon fırladı ve Zeynep Aras'a selam yazdı şu beş saniye içinde. 

Gönderilen

Dört yılım :Selam

-"Evet artık gerisi sende  benden bu kadar değerimi bil." dedi ve kafasını camdan dışarı çevirdi.  Onu takmayıp Bende kafamı öbür cama çevirdiğimde. Aras ve Emre eve gidiyordu. Deri ceketli okulun havalı çocukları.  Aras kafasını eğmiş telefona bakıyordu. Hafif doğruldum ve kırışan okul eteğimi düzeltme bahanesi ile Arası inceliyordum ki..O esnada servisin içinde yankılanan mesaj sesi ile bakışlarım telefona döndü mesajı gönderen kişi ile gözlerim ormanda araba farı görmüş tavşan gibi açıldı.

Gönderen

Dört yılım: Kimsin ?

İlk bölüm ve ilk hikayem oy ve yorumlarınızı bekliyorum. Buralar biraz saçma 7. bölümden başlayabilirsiniz isterseniz. 

SiYAH OKYANUSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin