Siyah Okyanus-6

367 144 133
                                    

BTS- Spring day 

İYİ OKUMALAR...


Başkalarının hayatına yön vermek veya hayatını değiştirebilmek o kadar kolay değildir. Evren de her şey düzenli ve kontrollüdür fakat bazen  karşımıza sürprizler çıkabilir. Bu sürprizlerden biri de Arastı  benim için. Kalbimdeki düzeni bozuyordu. Yüzündeki yaralar dikkatimi çekti bu haliyle bile kendinden ödün vermiyordu. Adımlarını bana yönelttikçe damarlarımdaki kan  gideceği yönü şaşırıyor ve yüzüme hucum ediyordu. Bacaklarımın bu kadar titremesi normal değil. Aras yanıma gelip durduğunda . Ona bakmayı kesip  ayağa kalktım ve yüzümü Uygar'a  zorla olsa da  çevirdim.  Hala uyuyordu çocuktaki rahatlığa bak. 

''Nehir.'' dedi. Düz bir ifadeyle. Gözlerimi kırpıştırıp kafamı ona çevirdim. '' Efendim.'' 

'' Telefona bakmayı düşünüyormusun.? ''

'' Ne.'' dedim. Aldığım oksijen yetmiyordu sanki.

'' Telefon diyorum. '' Arasın bakışları bacaklarıma kayınca beynim sonradan idrak etti.

'' Şey Tamam açıyorum.'' dedim kısık bir sesle. Rezil olmuştum bacağım bu kadar şiddetli neden titrer ki zaten. Ellerimi cebime uzatıp  telefonu kavradığım gibi yukarı çektim. İşte şimdi yanmıştım. Uygarın odasından çıkıp koridorda durdum. Arayan Annemdi.

''Efendim Anne.'' dedim. Evde olmadığımı  fark etmiş olmalıydı.

''NEREDESİN.? HATTA NEREDESİNİZ.?'' dedi. Bu çıkışı bende beklemiyordum açıkçası. Ayda yılda bir odama çıkıyordu o da bu geceyi mi buldu yani. Hem ne diyeceğim ki. Elimi saçlarıma geçirdim ve geri savurdum.Bu bir nebze olsa bile rahatlatıyordu. 

''Anne biz Uygarla şeydeyiz.'' dedim. Ne söyleyeceğimi düşünürken Arkamdan adım sesleri geliyordu. Aras telefondaki kim dermiş gibi kafasını oynattı. Sessizce ''Annem.'' dedim ve elimden telefonu alıp konuşmaya başladı.

'' İyi akşamlar ben Aras. Uygar ve Nehir ödev için bizdeler.'' dedi gözlerimin içine bakarak. Bizim kavgadan sonra okula gitmemiştim. Bir süre telefonu dinleyip ''Tamam efendim. O iş  ile bizzat ilgileniyorum.'' dedi. Ne işi bu. Zaten benden sakladıkları bir şey vardı. Ama Annem ne alakaydı ki . Şuan Arasın elinde, ona bilinmeyen numaradan mesaj attığım telefonu tutuyordu. Gelen gülme isteğine  karşı dudaklarımı birbirine bastırarak zorda olsa engelledim.  Telefonu bana uzatıp '' İçeriye geçelim Uygar seni çağırıyor.'' dedi.Bana daha önce yılışık Uygar yüzünden Arasla konuşacağımı söyleseydiler. BTS'in bizim eve gelme olasılığının daha yüksek olduğunu söylerdim. Aras önde ben arkasında odaya girdik. Uygar hemşire ile konuşuyordu.

 ''Ne  zaman bitecek bu serum hemşire hanım.''  dedi çarpık gülümsemesiyle. Al işte uygar klasiği her kim olursa olsun mutlaka yavşardı. '' Bitti beyefendi çıkarıyorum. İşlemlerden sonra çıkabilirsiniz.'' dedi ciddi sesiyle. Uygar yüzündeki çarpık gülüşü sildi ve yüzünü buruşturdu. '' Peki. Teşekkürler.'' dedi ifadesiz sesiyle. Hemşireye bozulmuştu. Ben yandan gülerken Hemşirenin odadan çıkmasıyla kahkahamı bıraktım  sesim odada yankılandı. O esnada Arası unutmuş karnımı tutarak gülüyordum. Kafamı kaldırıp Arasa baktığımda dudakları hafif yukarı kıvrılmıştı. Ben gülerken yanağımda çıkan hafif  gamzede takılı kalmıştı gözleri.  Kahkahamı dindirip yüzüm ciddi bir hale dönüşürken Aras  kendine gelmiş gibi gözlerime bakıp Uygara döndü. BU DA NEYDİ ŞİMDİ. Boğazını temizleyip ''Ben aşağıda işlemlerle ilgileniyorum.Siz gelirsiniz.Arabadayım.'' dedi. ve hızlı adımlarla odadan çıktı. Ben şaşkınca arkasından bakıyordum. Kendimi toparlayıp  Uygara baktım telefonu kurcalıyordu.

SiYAH OKYANUSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin