Bölüm - 1

24 3 0
                                    

Gökkuşağı bile renkliyken, umudumuz siyahlara bürünmüş.

Umut neydi?
   Umut hiç gelmeyecek olan seni, gece yıldızları sayarak beklemekti. Beni sevdiğini söylediğin her saniyenin aklına gelmesini ümit etmekti. Gündüzlerimi tekrar karanlığa sürükleyip ardına bile bakmadan giden seni, hâlâ sevebilmekti umut.
  
  Aslında artık umut sende değildi. Benim umudum küçük şeylerle mutlu olabilmeyi öğrendi. Papatya mevsiminde, papatya kokusunu ciğerlerime çekerek umut ediyorum mutlu olacağım günleri. Senin yokluğunda ciğerlerime çektiğim sigarayı da bıraktım artık. Umut bir zamanlar senin ela gözlerindi fakat artık umut gecenin siyahı, gündüzün mavisi.

  Sana hiç soramadım sahi senin için umut neydi? Senin umudun kalmamıştı. O çocuk yüreğini çok üzmüşlerdi zamanında. Senin umudun sadece bir kişi içindi. O kişi de seni paramparça etmişti. O yüzden beni üzdün biliyorum. Aslında senin kalbin kimseyi üzebilecek kadar kötü değildi. Şimdi ben ikimizin umudunu bırakıyorum bir kenara. Çünkü annesiz babasız bir aile umudu kuran bir çocuğun umudu var bu hayatta. Umut çocuğu hasta olan bir annenin dualarında. Kendi başına ayakta kalmayı başaran, küçük yaşta çalışan bir çocuğun da umudu var. İnan ki onların umudu bizim umudumuzdan çok daha değerli. Aslında bakarsak bu hayatta yaşamak bir umut. Senin söylediğin gibi; 'Bir umuttur yaşamak.'   

  Bu yazıyı okuyan birçok kişinin farklı umutları var bu hayatta. Hiçbir zaman umudunuzu kaybetmemeyi öğrenin. Bu hayatın çok kısa süreceğini, bunu anlamanız için illa ki yaşlanmanıza gerek olmadığını bilin. Eğer bir umudunuz varsa Allah'tan isteyin. El açın dua edin. Bu dünyada umut ettiğimiz her şey günü geldiğinde elimizin altında olacak. En başta sabır lazım, sabırlı olun.

Hayatın AnlamıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin