Selamun aleyküm kardeşlerim! Beğendiğiniz yerlere yorum atmayı ve oy vermeyi unutmayın olur mu :) Bu hikayeye yeni başladığımız için daha çok desteğinize ihtiyacımız var kardeşlerim :)
Hadi Bismillah (:
Hayat insanları seçim yapmaya zorlar bazen. Bir yanlış ya da bir doğru arasında yapılan seçim değildir bu. İki doğru ya da iki yanlış arasında yapılan seçimdir asıl zor olan.
Seçimlerin önemini anlatan bir hikaye...
Talha ile Kübra. Mütevazi bir mahallenin çocukluk aşkları. İslami bir ahlak ile büyüdükleri için harama bulaşmadan nikahlarını yapmışlardı.
Talha, sevdiği bir müziği defalarca dinleyen, sabah elini yüzünü yıkarken suyun dirseklerinden akmasına uyuz olan, Buzdolabını açıp uzun uzun baktıktan sonra hiçbir şey almadan kapatan, saatine bakmak için telefonu çıkarıp saate bakmadan yerine geri koyan, çift bölmeli çakmakta ki iki kısmı da eşitleme ihtiyacı taşıyan, iki elin doluyken lambayı burnunla açmaya çalışan, yatmak için başını yastığa koyduğun da lambanın açık olduğunu hatırlayan ama kapatmak için kalkacak enerjiyi kendinde bulamayan bu yüzden çoraplarını top şeklinde getirip lamba düğmesini hedefleyerek atış yapan, kaldırımda yürürken karo taşların çizgisine basmamaya özen gösteren, gülünmemesi gereken yerlerde gelen gülme isteğini bir türlü bastıramayan hatta ciddi ortamlar da gülen, defalarca aynı yerden kırılmana rağmen insanlara güvenen, dürümün son lokması ile ayranın son yudumunu denk getiren, sabah kalktığın ilk on saniye de uykuna devam etmek için kafanda yüzlerce plan kuran bir yazar .
Kübra ise Talha'dan pekte farksız değildi.
"Biliyor musun Kübra iyi ki resmi nikah ve dini nikahımızı yapmışız yoksa şuan nişanlılık sürecinde yapacağımız her şey haram olacaktı. Hem düğün günümüze de az kaldı. Şunun şurasında 15 Temmuz'a ne kaldı ki?" dedi Talha her zaman buluştukları parkın karşısında ki manzaraya bakarak.
Önce bakışlarını yere indirdi hüzünle.. Sonra başını kaldırarak "Babamla sürekli tartışmanız hoşuma gitmiyor Talha. Neden birbirinizi bu kadar üzüyorsunuz hiç anlamıyorum. Çocukluğundan beri babam sana gerçek bir baba gibi davranmaya gayret etti. Evlenme yaşın gelince direk bizi birbirimize onayladı. Ama siz şuan olmadık nedenlerden ötürü tartışıyorsunuz ve bu beni çok üzüyor" diye devam etti Kübra.
Talha bu konuda Kübra'yı çok üzdüğünün farkındaydı. Yüreğinde derin fırtınalar esiyordu. Aslında dünya da en son isteyeceği şey Kübra'nın üzülmesiydi belki de. O kadar çok seviyordu ki Kübra'yı, onun gözünden akan her damla Talha'nın kalbinin en orta yerine hançer gibi saplanıyordu.
"Ama Kübra" diye başladı sözlerine Talha.
"Baban bazı konular da yanlış düşünüyor. Fethullah Gülen'e mehdi(!) diyor. Hadi onu da geçtim haşa olimpiyatlara Peygamber Efendimiz'in (sallallahualeyhivessellem) geldiğini söylüyor. Orada yarı çıplak kadınlar oluyor, Allah aşkına peygamberimiz (sallallahualeyhivessellem) öyle bir yere gelir mi? Ben bunlara kızıyorum işte. Sen dindarsan dinini yaşa kardeşim. Bırak siyaseti yapan büyüklerimiz zaten var. Neden siyasete girmeye çalışıyorsun? Haksız mıyım? Ben Fethullah Gülen'in bir hoca olmadığı ve bütün insanları kandırdığını düşünüyorum. Ve bu söylediğimi ispatlarım. Ama babana anlatılmıyor ki? Hemen celalleniyor.
"Siz cehennemliksiniz hocamız sizi çarpacak maymuna döneceksiniz. Evlerinize ateşler salacak " diye bedduaya başlıyor biliyorsun".
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOĞUK TEMMUZ
SpirituellesHayat insanları seçim yapmaya zorlar bazen. Bir yanlış ya da bir doğru arasında yapılan seçim değildir bu. İki doğru ya da ikiyanlış arasında yapılan seçimdir asıl zor olan. Seçimlerin önemini anlatan bir hikaye... "Gecelerimiz çok karardı ve çok k...