Öğrencilerimi eğitmeye devam ederken aklım hep Joseph'teydi, bu kadar strese girmesi onun bu büyücü haline zarar veriyordu. Bunun farkında olmasına rağmen neden kendini bu kadar yorduğunu bilmiyordum.
Summer 'a ters bakışlarımı attığımı fark ettim bana yaklaşarak suratına endişe dolu bakışlarını yerleştirdi.
"Hey, yanlış bir hareket mi yaptım yoksa?"dediğinde kafamı kaldırıp etrafta çalışan öğrencilerime bir göz attım.
"Hayır devam et."dedim Summerın suratına bakmadan. Summerı bize gönderen cemiyet Krezi olduğunu biliyordu , yani öyle olması gerekirdi. Kayıp Krezide ne oluyor!
"Scott , Nick!"dedim çalışmakta olan iki baş vampirime seslenerek. Beni gördüklerine sevinirler iken hızla yanına geldiler, uzun bir zaman olmuştu birlikte birşeyler yapmayalı. Onları yardımcım seçtiğimden beri tam 250 vampir öğrencim olmuştu. Diğer yarı vampirleri güvenebileceğim iki mezun öğrencime teslim ederken durumların ciddiyetine varmıştım. Cemiyet bu kadar Vampiri eğitmemiz için yolluyorsa savaş yakın demekti.
"Caroline, aslında çok sıkı çalışmamız umrumda değil. Bir kadeh kan içermisin?"dediği şeyle gülümsedim Nick'e , bu şakayı yapmayı çok severdi. Bir büyücüye bunu demekte hata yaptığını biliyordu.
"Kafana ateş topu yemeden bana bir bardak soğuk su hazırlayın. Hemen geliyorum."dedim ormanda koşuşturmaya devam eden vampirlerime döndüm. İki elimi de havaya kaldırıp havaya ışık saçarken hepsi teker teker önümde toplanmışlardı. Ellerimi indirdiğimde sıraya geçen parlak gözlere baktım. Aralarında dolanarak konuşmaya başlamıştım.
"Bir vampirin en bağımsız olduğu konu kandır! Kendine hakim olmaktır! İnsanlara karşı nazik olmayı öğrenmeniz gerekiyor Acemiler! Tek bir hatada güneşin karşısında korumanız olmadan kavrulmayı göze alan bu bağımsızlığı terk edebilir. Size her konuda yardımcı olabilirim fakat yasakları çiğneyip insanlara zarar verirseniz, hiç bir büyücü sizi koruyamaz. Şimdi herkes bu dediklerimi düşünsün, dinlenin bu akşam iki kadeh pozitif kan içme hakkınız var. İyi dinlenmeler."dedim ve aralarından geçip şatoya girdiğimde sınıfın dağıldığını gördüm. Bana saygılarının olması çok güzeldi.
Onları seviyordum.
Şatonun büyük mutfağına giriş yaptığımda etrafta çalışan insanlara gülümsedim. Pelerinimi geriye doğru atıp Nick ve Scottın yanına yerleştim.
"Kan pozitif ise sizi affetmem."dedim bardaklarına bakarak.
"Caroline , bizde birer eğitmeniz ve yoruluyoruz. Bu kana ihtiyacımız var."diyen Scotta kaşlarımı çatarak baktım.
"Çocuklar farkındayım ama pozitif kanın sınırlı olduğunu biliyorsunuz. Bu genç büyücüyü sıkıntıya sokamazsınız."dedim gülerek bir bardak suyu başıma diktim ardından. Nick gülerken Scott bakışlarını üzerime gezdirdi.
"Formunu koruyorsun Caro, göğüslerin hala dik duruyor." Scottın ne kadar sapık olduğunu öğrenmemiz için iki dakika konuşmanız yeterlidir.
"Senin hala bir kız arkadaşın yok mu Scott?"dedim kafamı iki yana sallayarak.
"Kız arkadaş onun için hiç birşey ifade etmiyor!"diyen Nicke katılarak onu bakışlarım ile onayladım.
"Pozitif kanın kokusunu dışardan duyuyorum." Arkama döndüğümde Godric'in keskin bakışlarıyla karşılaştım. Bu sertliği bir büyücüye sökmez iken Vampirlerini nasıl korkuttuğunu anlayabiliyordum.
"Godric."dedim heyecanlı bir sesle. Neye heyecanlandığım hakkında bilgi sahibi olamaz iken Nick ve Scott ayağa kalkıp Liderlerini selamladılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Büyücüler ve Vampirler
Vampirgeschichten"Joseph bunu bize yapamazsın!"diye bağırdığımda başında duran vampirlere büyü topu fırlatıp Liderimin başına yerleştim. Gözlerimden akan peri tozu ile yarı uyanık Joseph'in kafasını dizlerime koydum. "Caroline , ağlamanı istemiyorum. Onlara sahip çı...