MERHABA

Masanın diğer ucundan bir ses geldi.Sandelyenin çekildiğini gördüm bir çocuk karşıma oturdu sonra soru soran bakışlarıma karşılık "önce izin almalıydım değil mi?"dedi. Daha bana cevap verme fırsatı vermeden tekrar oturdu. nasıl bir insan bu ya ! Yakışıklıydı aslında en fazla 19 yaşında gösteriyordu. Uzun kıvırcık kumral saçları vardı. Ela gözlerini unutmayalım. Fena değildi yani ama gerçekten yüzsüzdü! "Nerelisin ? " ingilizce sormuştu amacı neydi bunun. Tamam biraz yabancılara benziyordum ama buda abartı yani. "Sanane." büyük ihtimalle hayal kırıklığına uğradı zavallı şey haha . "Vaaay türkçe biliyor musun?" hadi ama ciddi olamazsın. Salak mısın canım sen. "Hee biliyorum tobe yaa !" hala anlamadıysa mankafadır yani. "Ooo bide müslümansın tobe dediğine göreee ! " yuh ama yani. " ya salak mısın? Git başımdan türküm ben türk !"

Hah ! Tamam arada bir boyle vakalar yaşıyordum.turistin bol olduğu bölgelerde turiste dönüyordum benimle fotoğraf falan çekilmeye çalışıyorlar. Tamam bu sadece 1 kere oldu. Ne ? Bir dakika gülüyor muydu o az önce? "Neden gülüyorsun ?" bana baktı hala gülümsüyordu. Gamzeleri gerçekten hoştu. "Aslında doğruluk mu ? cesaretlilik mi? Oynuyorduk ve ben cesaretlilik seçtim. yapmamı istedikleri şey salak gibi davranıp seni kızdırmaktı. Galiba başardım ha ne dersin.... Iıı ismin neydi?" ne oyun mu ?

"Derin ben" neden ismimi söyledim ki ben şimdi. " bende Akın. Memnun oldum derin." aah harbi mi ! "Bende..." arkasını dönüp gitt... Geri döndü bir dakika neden döndün ya ! Tamam azıcık sevindim sadece çok azıcık. " heey baksana Derin belki sende bizimle oynamak istersin. Gerçekten eğlenceli oluyor." oyun mu ? Aah çok istiyorum ablam 2 saat sonra gelecek ve ben burada tektim. "Aslında ablamı bekliyorum ama 2 saat sonra gelecek yani ... Olabilir." Akın yine gülümsedi. Gerçekten tatlı gülümsüyordu. Yanında yürümeye başladığımda ne kadar uzun olduğunu fark ettim 1.83 falandır herhalde. Ben ise 1.63 boyundayım. Akın ın arkadaşlarının yanına vardığımızda 3 kişi bir bana bir Akın a bakıyordu. En sonunda biri "Akın seni kızdırabildi mi ? Bu işlerde kötüdür." dedi. Kötü mü gayette sinirlendim ama. "Bence gayette iyiydi." dedim bende, çocuk biraz güldükten sonra akın araya girip " derin de bizimle oynayacak ." dedi ve beni çekiştirip yanına oturttu. 3 kişilerdi . Az önceki çocuk " ee o zaman derine tek tek kendimizi tanıtalım mı ?" yerdeki şişeyi alıp akın ın ağzına yaklaştırdı . "ilk sen akın" akın da ona "biz zaten tanıştık "dedi çocuk şişeyi kendi ağzına yaklaştırıp "o zaman ilk ben deniz. İsmim deniz.18 yaşındayım.12.sınıfa gidiyorum. Ama sınav umrumda değil." şaşırmadım açıkçası. Yakışıklıydı ama sıradan bir yuzu vardı. Kahverengi gözlü ve kestane rengi de saçları vardı. Deniz şişeyi yanındaki kıza yaklaştırdı. Kız " Ben esma . 17 yaşındayım. 11.sınıfa gidiyorum." şişeyi esma eline alıp yanındaki kıza uzattı.kız bana benziyordu fazla uzun sayılmayan boyu ve koyu gozleri biraz çekikdi kestane rengi saçları vardı "merhaba derin.. Ben asya. 17 yaşındayım esma ile aynı sınıftayız." bende mutlu bir ses çıkarmayı deniyerek "memnun oldum." ben sahte gülücükler atarken Akın " Hadi başlayalım o zaman" dedi. Esma şişeyi yere koyup " o zaman ilk ben " dedi ve şişe dönmeye başladı. Tabii ki içimden sayıklıyorum. Lütfen bana gelme lütfen lütfeeen !...

Aha derin şansı işte illa bana gelecek ya !

Deniz "eveet Akın derine soruyor hadi akın."dedi nasıl ya ? Bana gelmesi yetmiyormuş gibi bir de akın soruyordu ! Akın bana döndü. "Doğruluk mu? Cesaretlilik mi ?" tabiik ki doğruluk yeni tanıştığım kişiye cesaretlilik der miyim? Nerede bende o cesaret ? "Doğruluk." akın gülümsedi. Aah çok hoş gamzeleri vardı. Bir dakika derin kendine gel ilk kez gördüğün bir çocuk için fazla düşünüyorsun.

"Seni fazla tanımadığız için klasik soru ile başlayalım. En uzun ilişkin kaç seneydi ?" ne ? Nasıl bir ilişkim olduğuna bu kadar emin ya ! Yine beni kızdırmaya mı çalışıyor bu ! "0" kıpkırmızı olduğuma yemin edebilirim. Deniz "ciddi misin ? İmkansiz." neden ki ya ! Acaba klasik cümleyi mi kursam hani şu 'teklif varda bana saçma geliyor' falan filan... "Neden imkansizmis?" dedim denize dönerek. " ne bileyim. Fena değilsin..... Yani seey... Güzelsin anlamında....tamam her neyse" bana guzel mi demişti . oha.