Not Defterim

iş güç

Günün yorgunluğu ile öğlene kadar uyudum ve annemin sesiyle uyandım
-hadii kalk artık saat 12 oldu kahvaltını et ve babana yardıma git
-neee 12 mi olmuş !!deyip. yatağımdan doğruldum telefonuma bakayım dedim saate ilişti gözüm saat 11:30 'du annemin hiç değişmeyen huyu bazen dozu artırıp 1 saat fazla söylemese ben gerçek saati tutturabilirdim ama kadın şaşırtmayı seviyor işte .
11 buçuk daha
-sen kalkana kadar 12 olacak kızım
-evet Anne banyoya gidene kadar da akşam olur
-laf mı yetiştiriyorsun sen bana
-Yok yok ne münasebet anne kalktım  yataktan .
kalkıp hemen banyoya koştum elimi yüzümü yıkayıp kahvaltıya geçtim annem masa da beni bekliyordu.
-çabucak kahvaltını yap sonra hemen git bizimkiler zorlanıyorlardır.
-babam bu gün ne iş bulmuş anne dedim ağzıma lokmaları tıkarken
-Bilmiyorum ki büyük bir yemek varmış servis yapacaklarmış baban her zaman ki grubunu götürdü ama eksik varmış o da gelsin dedi.
-tamam anne emre ve defne de mi gittiler
-evet babanla beraber çıktı onlar
-Bak sen bizim çalışkan çocuklar yine iş  başında ben de hazırlanıp ararım babami giderim.
-Tamam kızım dedi annem ve çamaşır makinesinde ki bitmiş çamaşırları çıkartıp onları asmaya gitti. kahvaltımı bitirip hazırlanmaya koyuldum.
-Nasıl büyük bir şey ki çalışanlar yetmemiş ki İlginç!
dişlerimi fırçalayıp saçlarımı toplayıp giyindim artık gidip çalışmaya hazırım.
-Anne ben çıkıyorum.
-Tamam kızım.
-Babamı aradım ve adresi istedim gelen adrese doğru yol aldım gittiğim yollar tanıdık geldi.Adresi kontrol ettim doğruydu ve yoluma devam ettim vardığım yer dün kaçtığım yerdi.
-ohaa ....yok artık...şaka mi buu...
Diyebildim yalnızca babamı aradım ve
-baba
-efendim kızım
-Bana adresini verdiğin yere geldim ama giremem ben buraya
-Neden ?!!hadi çabuk gel servis elemanı eksik
-Ama baba! ...
-Hadi canım kızım
-Afff ...!tamam baba geliyorum
İçimde bir tedirginlikle içeri girdim onu görmemem lazım, karşılaşmamam lazım,ben ne yapacam şimdi...
derken  binbir korkunç senaryo canlanıyordu kafamda.
Ondan kaçınmalıyım yapabileceğim tek şey bu.
Babamın yanına vardığımda korkunç bir karmaşa vardı mutfakta. Bir sürü ikram edilecek yemek, servis eşyaları ve düzenlenmesi gereken tören yeri. Herkes bir yerlere koşturuyordu bende bu kosuşturmanın içinde buldum kendimi.
~babamın bir ekibi var hepsi part time çalışanlardan oluşuyor. Senelerdir tanıdığım, aslında bizim mahallenin çocukları da denebilir. Babam yemek ve organizasyon işlerini düzenler. Aslına bakarsanız  eskiden bir düğün salonumuz vardı  babam onu kaybedince böyle bir işe girişti bizde mutlu olduğunu görünce ona destek olduk. annem,ben,abim emre, kardeşim defne
Öyle işte hep yanımızdaydı o bizde onun yanında olduk. Aile demek bu demek sanırım her koşulda sıkıca bir birine kenetlenip birbirinden güç alabilmek.
Yani anlayacağınız yalnızca babamın işi değil  ailecenek bunu yapıyoruz eleman mı eksik bizde 3 tane var babam direk bizi devreye sokar yemeklerde sorun mu oldu ikramlıklarda mı sorun var annem direk devrede aramalarıyla çalıştığımız her yeri dize getirir kadın çok  becerikli evde oturan iş kadını bağlantıları fena babam da ona bu açıdan  gizliden hayran bence böyle ışte bizim burda işler güçler.)
-Merhaba halil abi
-merhaba yıldız yine yoğunuz
- evet hadi bakalım enerjini görelim yine.
dedi gülerek
Önlügümü taktım ve beraber masaları düzenlemeye giriştik.  Aslı, Fatih ,Bahar,Cem hep bir elden yemeğin kutlamanın yapılacağı yeri düzenlediler mutfakta da işleri yavaş yavaş yoluna koydular ve akşam olmuştu bu arada misafirler gelmeye başlamıştı.
Hep beraber gırgır şamata yaparak mutfaktan çıkıyor ardından hemen ciddileşip servis yapmaya başlamıştık. Emre bana emir yağdırıyor bende bana yağdırdığı emirleri defneye yağdırıyordum sonra defne mızmızlanıyordu ve babam gelip bu kısır döngüyü bozuyordu. Bu hep böyleydi ve hiç değişmeyecek sanırım.
Misafirlere güler yüzle hoşgeldiniz afiyet olsun diyerek dolaşıyorduk.
Bu arada tedirginliğim sürüyordu hala
Ne kadar kendimi işe vermeye çalışsam da aklım almıyordu babamın böyle büyük bir iş almış olabileceği. Bizim gibi küçük bir organizasyon grubunu nasıl olur da böyle büyük bir yere çağırırlar o kadar şirket varken üstelik!
Yakalanma korkusu da vardı tabi aslında yaptığım kötü birşey yoktu ama yine de ona  yakalanmak istemiyorum işte ne gerek var yüz göz olmaya .
Uzaktan onu görüyordum arkadaşlarıyla konuşup gülüyordu.ordaki masalara fatihi arada defneyi gönderiyordum, adeta köşe kapmaca oynuyorduk onunla.
Gecenin sonlarına doğru gelmiştik  artık rahatlamıştım sanırım. Bir sorun olmadan bitecek diye geçti içimden . Herşey tıkır tıkır işlemişti ve herkes yemeklerden servisten çok memnun olmuştu. Mutluydum bu iş belki de babam için bir dönüm noktası bile olabilir.
Misafirler dağıldı ve masaları toplama zamanı geldi cem ile masalarda ki demir şamdanları topluyor ve onları sarıp kolilere yerleştiriyorduk fatih ile aslı da örtüleri topluyorlardı bu arada diğerleri mahf olmuş mutfağı topluyorlardı. Cemi mutfaktan çağırdılar. Ben de tek başıma şamdanları toplamaya koyuldum. Köşede ki şamdanları alıp koliye doğru gidecek iken arkamı dönmemle onu karşımda bulmam bir oldu.korkudan çıkardığım
-hiiiiii. Sesiyle beraber elimdeki şamdanları boşluğa bıraktım ve onun -ahhhhh lanet olsunnn. Diye inleyen sesi geldi ardından. Koca adam ayağımın dibinde çökmüş acıyla sızlanıyordu sonrasını hatırlamak istemiyorum ama herşeyi çok iyi hatırlıyorum.