Ruhun Yolculuğu

Bölüm 3: Canlı Tanınmaya Çalışılıyor

Uzman ekipten oluşan dil uzmanı ,biyolog ve zoolog türler yola çıktı. Görevi reddederler diye neyle karşılaşacakları kendilerine bildirilmedi. Ormanlık bir alanın içine doğru yaklaştıklarında dünya dışı canlının başındaki lideri arayarak tam olarak konumlarını bildirmelerini istedi. Lider akar suyun yukarısında çalılıların yoğun olduğu bölgedeyiz dedi. Uzman ekibi koordine eden tür sizi bulmakta zorlanabiliriz bize bir asker yollayabilir misiniz biz heme yol ayrımında bekliyoruz dedi. Lider peki dedi ve askerlerden birini onları almaları için emir verdi. Uzman ekipten biri askere neler oluyor neden bu ormanlık alana geldik diye ip uçları almaya çalışıyor. Asker size haber vermediler mi biz... diye devam edecekti ki yanındaki arkadaşı susması için müdahale etti. Uzman ekip iyice tedirgin olmuştu. Canlının bulunduğu alana yakınlaştılar. Koordine eden tür uzman ekip ve askere siz burada bekleyin biraz dedi. Uzmanları getiren askeri ekip ile askeri birliklerden sorumlu lider konuşmak için ayrıldılar. Uzman ekibin bir şeyden haberlerinin olmadığını,böyle bir canlı ile karşılaşacaklarından habersiz olduklarını söyledi. Askeri birliklerden sorumlu lider tamam birlikte söyleyebiliriz, durumu açıklayalım dedi. Uzakta bekleyen uzman ekibe seslenerek :

-'' Hadi gelin buraya '' diye bağırdı.

Geldiler ve lider anlatmaya başladı. Anlam veremedikleri bir cismin gökyüzünden yere çakıldığını ve dünden beri burada çalışma yaptıklarından bahsetti. Uzman ekip dikkatlice onu dinliyordu. Peki ne buldunuz ?diye sordu. Aracı incelemeye devam ediyoruz ancak araçla ilgisinin olabileceğini düşündüğümüz ( canlının önünden çekilerek) işte bu canlıyı bulduk dedi. Uzman ekip korkudan ve heyecandan ne yapacaklarını şaşırdı. Bu bir dünya dışı canlı mı dedi biyolog . Askeri lider öyle olduğunu düşünüyoruz dedi. Biyolog biliyordum!! biliyordum!! bu evrende yalnız olmadığımızı biliyordum diye sevinç çığlıkları attı. Zoolog ile dil uzmanı biraz korkularını dizginleyip ;

Zoolog:

-' Bu canlı zeki mi yani bir hayvan olmasın ' diye seslendi.

Askeri lider :

'Bilmiyoruz sizi bu iş için çağırdık ' dedi.

Zoolog : ' İnsan türüne yakın özellikler gösteriyor gibi ama detaylı incelemek lazım ' dedi.

Askeri lider dil uzmanına dönerek:

' Siz ne düşünüyorsunuz' diye sordu.

Dil uzmanı:

' Görünen o ki benim işim hepinizden çok daha zor gibi duruyor' dedi.

Dünya dışı canlının etrafında neler olup bittiğini gözleyerek olan olaylara sanki bir anlam vermeye çalışıyormuş gibi bakınıyordu.Tüm ekip bu canlıyı buradan götürmeleri konusunda anlaştılar. Askeri lider biyolog' a dönerek ona dokunursak bir tehlikeli bir durumla karşılaşır mıyız diye sordu. Tehlikeli görünmüyor herhangi bir saldırgan davranışlarının olup olmadığını sordu . Askeri lider hayır olmadı dedi. Askerlere emir verdi onu aracın içine alın buradan ayrılıyoruz dedi. Askerler korktu. Dokunmak istemiyorlar. Askeri lider ' neden yapmıyorsunuz' diye bağırdı. Zoolog can atarcasına tamam ben yaparım dedi . Canlıya doğru yaklaştı ve ona elini uzattı. Canlı iri gözlerini eline odaklayarak ona üç parmağından birini dokunarak tepki verdi. Herhangi bir anormal bir gelişme olmadı. Zoolog'un kendisine güveni gelmiş ve parmağından tutarak onu araca çekiştirdi. Canlı yürürken uzman ekip ve askerler onun adımlarını dikkatlice inceliyorlar. Canlının bedenindeki gri ve açıkmavi karışımlı maddenin onun derisi değil kıyafeti olabileceğini konuştular kendi aralarında. Ayak ve bacaklarının zayıf ve ince kaslarla hareket ettiğini ve kollarının bacaklarına kadar uzandığını gözlemlediler.

Uzman ekip ve askerler araçlara binerek onu özel olarak hazırlanmış yüksek güvenlikli bir alana götürme kararı almışlardı. Yönetici türler askeri lideri aramış durum hakkında bilgi aldı. Askeri lider uzmanlarla birlikte özel hazırlanmış alana geçmek için yolda olduklarını belirtti. Yönetici türler sakın bu olaydan kimseye bahsetmeyin bizden habersiz hiç bir açıklama ve bilgilendirme yapılmayacak diye emir verdi. Askeri lider emre uyacağını belirterek durum hakkında kendilerini tekrardan haberdar edeceklerini bildirdi. Uzmanlara dönerek bu olaydan kimsenin haberinin olmamasını istiyorlar dedi.

***

Canlıyı özel güvenlilik alana götürdüler, aracı da kapalı bir alana sonradan daha detaylı incelemek için kapattılar. Uzmanlar kendi aralarında nasıl çalışmalar yapacaklarını konuşuyorlar. Her bir uzman kendi çalışma alanının programını çıkaracak ve ortak karar kurulu oluşturup oraya sunacaktı. Önce canlının insanımsı mı hayvanımsı mı olduğunun tespitini yapmakla başlamanın daha mantıklı olduğunu düşündüler. Bunun için zoolog canlıya basit teknikler uygulayacak. Canlının su ve besin ihtiyacının olabileceğini, bunu giderme şekline göre bir mantık yürütebileceğini düşündü. Besini tüketme biçimi gelişmiş bir canlı mı yoksa ilkel bir klonlanmış hayvan mı olduğunu gösterecekti. Aracın gelişmiş bir sistemle donatıldığına bakılırsa zeki bir tür olma ihtimali çok kuvvetli. Ancak uzaktan kumanda edilebilen bir klonda olabilir. Ellerindeki tek verinin bu canlı olduğunu bildikleri için önce zoolog pişmemiş et,yeşil sebze ve meyve koydu, su bıraktı. Canlının bulunduğu odayı uzaktan gözlemliyor ancak canlı onu içeriden göremiyor. Zoolog besinleri nasıl tüketeceğini merakla bekliyordu. Canlı yeşil meyve ve sebzeyi eline almış görünmeyen küçük burun delikleri ile koklamaya başladı. Meyvenin üzerini küçük dili ile yalamaya başladı. Bu esnada zoolog canlının ağız içini gözleme fırsatı bulmuş ve ön dişlerinin olmadığını,sadece kemik yapısının olduğunu fark etti. Canlı ete hiç dokunmamış ,meyveyi suya batırıp yalamaya çalıştı. Zoolog bu canlının etobur olmadığını anladı.Eti çiğneyecek gelişmiş bir çene yapısı ve dişleri yoktu.

***

Zoolog canlı ile ilgili gözlemlerini diğer uzman arkadaşları ile paylaştı. Biyolog böyle uzaktan tahminlerle bu işin olmayacağını canlının bedenini ve iç organlarının incelenmesi gerektiğini ifade etti. Canlı bayıltılıp laboratuvara alındı. İç organları, DNA sarmalı, kas ve iskelet sistemi, sindirip ve beyin sistemleri detaylıca incelendi. İnceleme sonuçları çok şaşırtıcı bir şekilde insan bedenine benziyor. Ancak gelişmiş bir sindirim sistemleri yoktu. Canlının kalbi insandan farklı olarak iki ciğerinin tam ortasında duruyordu. DNA sarmalı ise bizimkinden biraz farklıydı. Gelişmiş bir beyin loplarının olduğunu tespit ettiler. Tüm bunlar bu canlının her ne kadar da bedenen zayıf olsa da akıl ve zeka olarak insan türünden daha gelişmiş bir canlı olabileceği kanısını oluşturdu.