Four

173 23 27
                                    

Bugün günlerden cumartesi günüydü.

Meyus yine o şerefsiz Sam'in yanında.

Onların karşısında oturup onları izlemek zorunda kalmak kadar kötü bir şey yoktu.

Onlara bakmamaya çalışsamda beceremiyordum.

Meyus'un hep ona gülmesi. Ona sevgiyle bakması kalbimi parçalara ayırıyordu.

Ve kırılan parçalar akciğerlerime batıyor, nefes almamı zorlaştırıyordu.

Sam'in Meyus'u sevdiği söylenemezdi. Hatta Sam'in aklından bir kez bile Meyus'u sevmek geçmemiştir. Onun ki sadece arzuydu, zevkti.

O sadece altına bir kız arıyordu.

Ama Meyus öyle bir kız değil di.

Meyus çok güzel bir kızdı. Baktıkça daha çok seviyor, ona bağlanıyordum.

Onu güzelliği için sevmiyordum. Yine çok güzel bir kızdı ama, ben onu dürüst, güçlü, düşünceli, başkalarını önemseyip kendi düşüncelerini umursamaması, yani kısacası ben onun her şey'ine aşıktım. Her yerini, her şey'ini seviyordum.

En önemliside, ben ona güveniyordum.

Şuan'a kadar hiç bir erkek onu öpmemişti. Sahiplenmemişti.

Sam Meyus'u öpmeye çalışsada Meyus buna izin vermiyordu.

Meyus'u öpen ilk ben olmak o kadar çok isterdim ki, anlatamam.

O şanslı erkek ben olmak çok isterdim...

Onun sana sahip olmaya çalıştığını görüyorum.

Ve onun bende olmayan şeylere sahip olduğunu görüyorum.

Ben düşüncelerim içinde boğulurken yanıma gelen Meyus'u fark etmemiştim. Beni dürtmeye başlamıştı.

-"Heyy! Dalgın çocuk sana diyorum. Yine neylere daldın bakalım sen?"

-"Ben mi? Yok ya ben birşeye dalmadım. Aklıma birşey takıldı onu düşünüyordum."

-"Ne takıldı? İstersen sana yardımcı olabilirim."

Sustum. Hiç birşey diyemedim. Sadece sustum.

-"Gray bu aralar bana soğuk davranmaya başladın ne oluyor sana?"

-"Bana bir şey olduğu yok. Sen Sam'e ayırdığın vakiti azıcık bize ayırsaydın böyle olmazdı."

-"Vayy. Görüyorum ki, birileri eniştesini kıskanmaya şimdiden başlamış."

Suratıma sahte bir gülümse yerleştirdim.

Meyus dahada yanıma yaklıştı ve omzuma kafasını yasladı. O öyle yapınca bende kendi kafamı onun kafasına yasladım.

Bu anı fırsat bilip hemen o güzel Yasemin kokan saçlarını koklamaya başladım.

Şuanda kesinlikle uzaktan sevgili gibi gözüküyorduk. Ama yakından.... Ayrı dünyaların ayrı insanlarıydık.

Acı gerçekler.

Keşke seni ne kadar sevdiğimi sana söyleyebilsem Meyus.

Aradan kaç dakika geçti bilmiyorum ama, Meyus'un konuşması rahatsız edici sessizliği ortadan kaldırmıştı.

-"Grayson korkuyorum...."

-"Neyden korkuyorsun prenses?"

-"Sam'in beni aldattığını düşünüyorum. Onun beni aldatmasını istemiyorum."

Unknown // Grayson DolanWhere stories live. Discover now