Second Star To The Right (TÜRKÇE)

Bölüm On Beş: Kardeşler

Yazar ben değilim, sadece çeviri yapıyorum. Bütün hakları TheMusicalityGirl e aittir

"Wendy: Maceralar! İyilerin kötülere karşı zafer kazandığı maceralar!

Kaptan Kanca: Hepsi bir öpücükle son bulur.

Wendy: [nefesi kesilir]

Hook: Bir öpücük. O hissediyor! O, sana karşı hissediyor."

~ Peter Pan, 2003

Wendy kapana kısılmıştı. Daha da kötüsü, hareket edemiyordu. Bundan kurtulmasına imkan yoktu. Parmağını, elini, herhangi bir yerini oynatmaya çalıştı, fakat kafası hariç, hiçbir yeri kıpırdamıyordu.

Bir Kayıp Çocuk ona yaklaşmaya başladı. Sol elinde bir bıçak tutuyordu, kasları gerilmişti, saldırıya geçmeye hazırdı. Birdenbire ortaya çıkan Slight, oğlanı olanca gücüyle itip yere düşürene kadar.

"O benim." dedi ve diz çöküp ittiği çocuğun elinden bıçağı aldı. Slight, Wendy'nin yanına gelip bıçağı kızın boğazına dayadı. "Son sözün ne olacak, Darling? Bu benim parlama zamanım, onu elinden geldiğince unutulmaz yap. Olur mu?" Gülümsedi. Wendy çocuğun suratına tükürüp öfkeyle ona gözlerini dikti. Slight, Wendy'nin tükürdüğü yeri elinin tersiyle silip yüzünü buruşturdu. "Seni o-"

Slight'ın sözü Felix'in aniden kalabalığı yararak gelip çocuğu yere itmesiyle kesildi. Slight afallamış bir halde kafasını kaldırıp Felix'e baktı. Fakat Felix, Slight'a hiç dikkat etmeden diğer Kayıp Çocuklar'a dönerek:

"Pan onu canlı istiyor. O yüzden onu öldürmek kesinlikle yasak. Anlaşıldı mı?" diye homurdandı, bu durumdan kendisinin de hoşlanmadığı belliydi. Kayıp Çocuklar sessizlik içinde onayladılar.

Felix, birkaç Kayıp Çocuk'tan yardım alarak Wendy'yi bağladı ve beraberce onu kampa kadar taşımak üzere yola koyuldular.

Slight yerden kalkmamıştı, tehditkar bir ifadeyle yanından geçen oğlanlara bakıyordu. Slight'ın yere devirdiği Kayıp Çocuk, yanından geçerken gelişigüzel bir şekilde, yerdeki bir miktar tozu, ayağıyla oğlanın üzerine attı. Ve kendini beğenmiş bir halde yürümeye devam etti. Slight bir süre daha kıpırdamadan yerde kaldıktan sonra üzerini silkeleyip kalktı ve diğerlerinin peşinden kampa doğru yola koyuldu.

**********  

Wendy, yeniden hareket edebilmeye başladığında, iş işten geçmişti. Bir mağaranın duvarına zincirlenmişti. Kayıp Çocuklar, onu oraya hapsetmek için oylama yapmışlardı ve burası, Wendy'nin sadece kaçamamakla kalmayıp, Kayıp Çocuklar eğlenirken onları rahatsız da edemeyeceği bir yerdi.

Wendy zincirleri, kendini kurtarabilme umuduyla çekiştirmeye başladı. İşe yaramıyordu. Umutsuzluk ve öfkeyle daha sert bir şekilde kurtulmaya çalıştı onlardan, öyle ki bilekleri sıyrıldı. Bileğinden yavaşça süzülen kanı gördü fakat durmadı, bir yolu olmalıydı. Bir süre böyle kurtulmaya çalıştıktan sonra, mağaraya giren birinin ayak seslerini duymasıyla hareket etmeyi kesti. Wendy, yanına gelenin kim olduğunu görmek umuduyla, gözlerini kısıp mağarayı doldurmuş koyu karanlıkta etrafına bakındı. Aniden, küçük bir alev topu ortaya çıkıp mağarayı loş bir ışıkla aydınlatıverdi. Wendy'nin gözlerinin, gördüğü şeye alışabilmesi için birkaç saniye geçmesi gerekti.

Pan, ondan birkaç adım ötede, elindeki alev topuyla, ayakta duruyordu. Aleve üflemesiyle elinden saçılan kıvılcımlar, mağaranın duvarlarında asılı duran meşaleleri birer birer yaktı. Ve mağara gün gibi aydınlandı.