1.Bölüm

138 4 0
                                    

Cemre'den             

Sabah güneşi evi aydınlatmaya başlamıştı. Yataktan hiç çıkasım yoktu. Bugün bizim için çok önemli bir gün. Tercihlerimiz açıklanacaktı. Eylül ve Dilan benim en yakın arkadaşlarım ve Dilan şuan memleketinde Tıp okuyor. Biz de Eylül ile onun okulunu kazanmak istiyoruz. Hep küçüklüğümüzden beri beraberdik. Dilan'ın babası vefat ettiğinde ailesi ile köylerine taşındılar ve neredeyse 2 yıldır onu görememiştik. Hayallerimize kavuşabiliriz umarım. Küçüklüğümden beri doktor olmayı çok istiyordum. Telefonumun titremesi ile kahvaltı vaktinin yaklaştığını fark ettim. Biz dört kardeşiz. Ablam, abim ve ikizim ile beraber Ankara'da yaşıyoruz. Abim Deniz, bir şirkette insan kaynakları müdürü olarak çalışıyor. Ablam Derin ise Beslenme ve Diyetetik bölümü mezunu. Kendine ait bir ofisi var. İkizim Emre ise şuan Fizyoterapi ve Rehabilitasyon bölümünü okuyor. Annem ve babam ise evi sadece uyumak için kullanıyorlar. Geri kalan tüm zamanlarını iş yerinde ya da farklı şehirlerde geçiriyorlar. Çalışmayı çok sevdikleri için pek şikayetçi değiller bu durumdan. Üzerimdeki yorganı ayağımla tepik atarak yataktan kalktım. Peluş terliklerimi ve sabahlığımı üzerime geçirdim. Temmuz ayında olmamıza rağmen Ankara sabahları buz gibiydi. İhtiyaçlarımı giderdikten sonra çayı demledim ve kahvaltılık bir şeyler hazırlamaya başladım. Saat 8'e geliyordu. İşin en güzel kısmına geldik .Kardeşlerimi uyandırmak! Hoparlörü elime alıp Ankara'nın bağlarını son ses açtım ve hepsi bağırmaya başladı. Haha! Yaşasın kötülük! Hepsi sonunda kahvaltı masasına gelebilmişlerdi. Her zamanki gibi yine annem ve babam yoktu.

Abim ''Bugün hayallerinize bir adım daha yaklaşacaksınız biliyorsun değil mi?'' diyerek bir soruyu yöneltti bana.

Sevgiyle ona baktım. Her zaman bana inanıyordu. Düştüğüm zaman hep yanımdaydı. Her hatamda tutup kaldırıyordu beni. İlk aşkımdı o benim. Babalar kızlarının ilk aşkı derler ama şüphesiz benimki abimdi. 

"Her şey çok güzel olacak abi. İyi ki varsınız." dedim.

"Sende iyi ki varsın abisinin bir tanesi. Hadi kalkın gezmeye gidelim."

Gezmeye bayılan ablam hemen atladı. "Harika. İzin yapmak için bir fırsat! Hadi hemen hazırlanalım!''

Ablamın sözünü dinleyerek giyinmek için sandalyeden kalktım .Mürdüm ve krem rengin hakim olduğu mutfaktan çıkarak koridorda yürümeye başladım. Odaya girdiğimde ablam çoktan giyinmiş hatta makyajına başlamıştı. Bu kızın süper güçleri falan mı var bu ne hız. Dolaptan bir tişört pantolon alıp giydim. Hemen ablamın yanına oturarak kapatıcı ve rimel sürdüm ve hazırdım. Saçlarımı ev topuzundan çıkartarak özgürlüğe bıraktım. Ahenkle dans ediyorlardı. Elime telefonumu alıp odayı terk ettim. Ablamın makyajı yarım saat süreceğinden salona yürümeye başladım. Elimde telefonla uğraşırken O'na çarptım. Baran! 

''Uffff. Sen miydin? Canımı acıttın. Ne dikiliyorsun kapıda ya?'' dedim.

''Ben insan gibi kapıdan çıkacaktım. Bir panter edasıyla üzerime atladın resmen. Ver elini kaldırayım.''

Hep birlikte salona geçtik. Baran ile Emre futboldan bahsederken abim ise çok sevdiğim(!) nişanlısıyla konuşuyordu. Balkonda İrem vardı. Kendisi kuzenim olur. Kendisini çok severdim ama Baran'a aşık olduğumu bile bile onunla sevgili olduğu için eskisi gibi görüşmüyorduk. Muhtemelen Baran getirmişti onu buraya. Ne yapacağımı bilmiyordum. Hayatımı hep Baran'a göre düzenlemiştim. Sırf o istedi diye Tıp okumaya karar vermiştim. Sadece o istedi diye değil tabii ki bende istiyordum. Baran ile olmamız imkansızdı. Düşünceler içinde boğulurken;

''Biz hazırız! '' diye bağırdı Derin.

Herkes sırayla aşağıya iniyordu. Abim ve ben en arkadaydık. 

''Güzellik.Ne yapmak istersin?'' diye sordu.

''Fark etmez abi. Sen yanımdasın ya yeter. Ama bir isteğim var.Onu getirme bugün'' dedim.

''Kimmiş o?''

''Ufff.Anladın biliyorum.Irmak denen şahsiyeti.Biliyorsun sevmiyorum o kızı.'' dedim.

''Pıtırcık. Alışmalısın.Yakında evleneceğiz.Beni kıskandığın için yaptığını biliyorum.Ama hayatın kanunları bu.'' dedi.

Ne demek hayatın kanunu ya. Herkes evlenmek zorunda değil ki. Mesela ben Baran dışında hiç kimseyle evlenmem dememek için kendimi zor tutmuştum. Abim Baran'ı sevdiğimi anlamıştı sanırım. Ondan nefret ediyordu. Emre ile görüşmesine karışmıyordu ama benimle konuştuğu zaman sinirleniyordu. Eylül bizi dışarıda bekliyordu. Hemen yanıma koşup sarıldı. Çok seviyordum onu. İyi ki var! Eylülle beraber abimin arabasına geçtik. Diğerleri de ablamın arabasındaydılar. Uzun bir araba yolculuğundan sonra ormanlık bir alana gelmiştik. Göl kenarında tatlı bir kafe vardı. Hemen oraya geçip içecek bir şeyler sipariş ettik. Göl çok güzeldi. Yeşillik alanlara zaafım vardı. Buraya bir kaç defa daha gelmiştik. Siparişlerimiz gelmişti. 

"Sonuçlar açıklanmış" diye bağırdı sevgili ablacığım. 

Şaşkınlıkla ablama bakıyordum. Bu kadar erken miydi ya? İrem hemen telefonunu açıp sonucuna bakmaya geçmişti. Eylül ile biz ise şaşkınlıktan ne yapacağımızı şaşırmıştık.

İrem hemen elindeki telefonla sonuç sayfasına girdi. Çok fazla takıldığını söylüyordu. Şuan  binlerce öğrencinin bu sayfaya girdiğini düşünürsek doğaldı. İrem kimlik numarasını ve şifresini girdi. Fakat ''Gönder'' düğmesine basamadı. Bu sırada Baran yanına gelmişti.

''Bir dakika.Bir dakika.Allah'ım nolur Ankara'da bir okul kazanmış olayım lütfen.'' diyerek son duasını etti İrem.

Ve evet.Kısa bir beklemenin ardından sayfa açılmıştı.İrem telefonu kaparak ekrana bakıyordu.İrem'in istediği bölüm olan Psikoloji gelmişti ve Ankara'yı kazanmıştı. İrem Baran'a baktığında, Baran kollarını açmış gülümsüyordu .İrem hemen kollarına atladı Baran'ın. Öksürme sesiyle birlikte ayrıldılar. Abim öksürmüştü.

''İrem git artık şuradan. Kazandın istediğin bölümü. Sıra benim canımda.'' diyerek telefonu elinden kaptı Emre.

Hemen kimlik numaramı ve şifremi söyledim.Nihayet açılmıştı sayfa. Sonucumu gördükten sonra mutlulukla sırıtmaya başladı.

''Evet.İstediğin bölümü ve istediğin şehri kazandın!'' dedi. 

''Oley be. Başardım. Başardım .Eylül'ün sonucuna da bakalım!'' dedim.

Gereken bilgileri girdikten sonra hemen giriş yap butonuna bastım .Ve gördüğüm sonuçtan memnundum .Endişeli gözlerle bana bakan Eylül'ü korkutmalıyım! Ve yüzümü üzgün bir hale sokarak; 

''Offf.Ne zaman kurtulacağım ben senden? ''diyerek Eylül'e sarıldım.

''Alacağın olsun. Korkuttun beni.''

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 27, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

RojinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin