BÖLÜM -2-

925 52 12
                                    

Fethi şaşkın ifadesiyle Eylem' e bakarken Eylem, Fethiye doğru yürüdü ve...
   Fethinin kulağına yetişebilmek için biraz parmak ucunda durup: 'Bende sizi seviyorum Avcı bey...' Fethi şaşkın yüz ifadesinden kurtulup bir kahkaha attı. 'Ama sen.. Ne ara.. Beni de bu yüzden aradın.. Tabi ya! Bunca zamandır aramadın ve şimdi durduk yere.. Nasıl anlayamadım. Of Eylem.' dedi ve Eylem' in yanından ayrıldı. Yavuzun salonundaki L koltuğunun köşesindeki yerine oturdu. Her defasında oraya otururdu. Fethinin oturması ile birlikte herkes koltuğa attı kendisini. Eylem ise hala anlam veremiyordu. Olduğu yerde kaldı. Bir iç çekti ve kısık bir sesle: 'Nasıl ya? Seni seviyorum dedi ve böyle yaptı..' dedi. Mücahit duramadı. 'Yenge hayırdır kaldın orda bişey mi oldu? Gel otur bakalım baş köşeye sevgilinin yanına!' Mücahit kafasını bir Eylem' e, bir Fethiye çeviriyordu. Fethi yine gözlerini kocaman açıp 'N'apıyosun?' der gibi bi bakış attı. Eylem ise gülümsemekle yetindi. Mücahitin bu lafı Eylemi heyecanlandırmıştı. Eskiden olsa neden diye sorardı kendine. Ama bu defa olmadı. Bu defa nedenini biliyordu. Fethiye sırılsıklam aşık olmuştu! Peki Fethi de ona aşık mıydı.? Mücahit yine bağırdı. 'Yenge geç otur ya utanma yabancı mıyız biz geç ya geç.' dedi sırıtarak. Bu defa Fethinin de hoşuna gitmişti. Fethi de sırıttı. Eylem aniden koltuğa doğru döndü ve: 'Ne yabancısı ya ne diyosun Keşanlı?' Dedi ve Fethinin yanına oturdu. Eylem bu ne cesarettir azıcık sakin olsaydın be kızıımm! Mücahit ise gözleri ayrık bir şekilde Eylemi izledi. 'Valla pes yenge yani ya! Bu kadar hızlı beklemiyordum. Helal olsun!' Dedi. O an o koltukta oturan herkes aynı anda  kahkaha atmaya başladılar. Gülerken Eylem bi an kafasını Fethiye doğru çevirdi. Zaten çok yakın oturuyorlardı ama o an Fethinin kahkaha atarken bir yandan da Eylem' i izliyor olabileceğini düşünmemişti. Göz göze gelmişlerdi. Nefesleri birbirine karışıyordu. Aralarında çok az bi mesafe vardı ama Eylem o an sanki böyle bir şeyi istemiyormuş gibi Fethiye gülümsedi ve kafasını diğer tarafa çevirdi yine.
Kahkahala kesildiğinde ise kapı çaldı. Yavuz kapıya bakmaya gitti. Gelen Feyzullah' tı. 'Nerdesin oğlum sen sana 5 dakikan var demiştim. 45 dakika oldu!' Dedi Yavuz. 'Komutanım annem bırakmadı. Su da bizdeydi. Annem çağırmış. Komutan çağırıyo dedim fakat sürekli Kıymalı börekleri ağzıma tıkıştırdı ve susturdu beni. Özür dilerim komutanım!' . İçerde bir kahkaha daha koptu ve Yavuz Feyzoya içeri geçmesini söyledi. Mücahit: 'Vaay aslanıma bak bee! Kızı bırakamadım demiyo da.. Hadi hadii sen de az değilsin..' dedi. Bu kez Ateş lafa atıldı: 'Oğlum bak ciddi misin değil misin sonra benim gibi olmasın da.. 1 saat falan.' Dedi. Erdem Yarbay yoktu. O olsa bu cümleyi rahatlıkla kuramazdı. 'Yok komutanım. Öyle değil bu. Ben ilk defa aşık oldum!' dedi ve L koltukta yer kalmadığı için tekli koltuğa oturdu. Eylem güldü  ve: 'Ne yani? Hiç hoşlandığın kişi de mi olmadı?' . Feyzonun cevap vermesine izin dahi vermeyen Fethi kaşlarını çatarak: 'Ne o Sebodan başlaları da mı var Eylem Hanım!!' dedi. Çok ciddiydi, bir o kadar da sinirli. 'Ne o Fethi? Kıskandın falan mı yoksa Seboyu üzeceğimi falan mı düşündün?' dedi sırıtarak. Bu durum Eylemin çok hoşuna gitmişti. Tim ise gözleri ayrık Eylem ile Fethiyi  izliyordu. Fethi kısa bi süre gözlerini kısarak Eylem ' e baktı ve: 'Yoo neden öyle bişey düşüneyim ki. Hatta biliyo musun? Geçen yaz bizim yazlığın orda bi kızla tanışmıştım...' Ateş söze atladı: 'Sarışındı dimi? Tatilde hangi erkek bi kızla tanışıyorsa hepsi sarışın ve hepsi çok güzel oluyo. Boy, pos, saç, kaş, göz...' dedi ve ıslığı da ihmal etmedi. Eylem kaşlarını kaldırdı. Fethi ise sırıttı ve: 'Evet abicim. Aynen öyleydi. Kız numaramı istedi de bizim bi arkadaşın numarasını verdim.' Ateş: 'Abi niye öyle yaptın ya.. Gitti gül gibi kız!' Eylem git gide kızarıyordu. Kaşları da çatılmaya başlamıştı bile.. Bu durum Fethinin çok hoşuna gidiyordu.  'Ama bi sor. Neden arkadaşın numarasını verdim?' Dedi Fethi. Ateş te: 'Kızı başından savmak için mi neden yani öyle kız baştan savılır mı bee!' . 'Ya abicim sende ne çapkın çıktın bee.! Senin Nihat Azlı noldu?!' Dedi sırıtarak. Herkes yine gülmeye başladı. Eylem ise hala sinirliydi fakat konu dağıldı diye biraz aevinmişti. Ama haberi yoktu ki sürpriz sondan.. Ateş te ciddi bir yüz ifadesiyle 'Komik mi!!' dercesine herkese tek tek bakıyordu. 'Neyse ya. Kıza arkadaşımın numarasını verdim çünkü sevgilim vardı abi!' . 'Vay amına koyayım yaa!!' Dedi Mücahit ellerini birbirine vurarak. Eylem hızla Fethiye döndü baktı. Fethi sırıtıyordu. Eylem' in ise gözleri dolmuştu. Kısık bir sesle: 'Bırak ya!' Dedi ve hızla kalkarak kapıya doğru yöneldi. Kapıyı açtı ve ayakkabılarını giydi. Fethi ise koşarak peşinden gitti. Tim gözlerini ayırmış kendi aralarında  konuşuyorlardı. Yavuz: 'Bunları buluşturma amacımız neydi ne oldu...' dedi. Hafız da yine Hafızlığını yaptı ve: 'Biz ne yaparsak yapalım kıyametlerinde olanı yaşarlar komutanım. Kurban olduğum Allah' ım onları birbirine yazdıysa da zaten bunu hiçbirşey, hiç kimse bozamaz!' dedi.  Herkes haklı falan diye fısıldaşırken Mücahit: 'Aga bu nasıl iş ya! Yengemi üzmeye utanmadınız mı be Karabatak ya sen abi! Ne diye lafa atlayıp durdun?' Dedi. 'Abi ben böyle olacağını nerden bileyim ya Hafız sende bişeyler desene şuna!' diyerek kendini savunan Ateş haklıydı. Mücahit sinirlenmişti. Hafız ise boş bir ifadeyle kafasını salladı.
         •          •         •
Eylem merdivenlerden inmeyi seçmişti. Asansörü kullansa Fethi ona bir şekilde yetişirdi. Bi yandan elleriyle gözyaşlarını silerken bir yandan da çantasında telefonunu arıyordu. Fethi arkasından bağırıyordu fakat Eylem aldırış etmiyordu. Binanın kapısından çıkarken Fethi Eyleme yetişti. Elinden tuttu ve kendine çekti. 'Bırak beni be!' Dedi ve kendisini Fethiden kurtararak. Fethi bağırıyordu: 'Eylem. Özür dilerim. Ya sadece.. Ben sadece.. Özür dilerim. E.. Eyleem.!' Uzaklaşmaya çalıştı ama sanki ayakları her adımı geriye doğru atıyordu. Fethiden uzaklaşmak istemiyordu. Her adım attığında Fethiye daha da yaklaşıyordu sanki.. Bir kaç adım daha sonra caddeye çıktı ve taksi durdurmaya çalıştı. Tabi aynı zamanda gözyaşlarını durdurmaya.. Ama olmuyordu.. Canı çok yanmıştı.. Kahretsin ki herşey aksine gidiyordu. Taksilerin hepsi dolu geçiyordu. Fethi ortalıklarda yoktu. Telefonunu çantasında bulamamıştı. Eylem umudunu kesti ve sakince kaldırıma oturdu. Fakat hala ağlıyordu. Hemde hıçkıra hıçkıra.. Zoruna gitmişti. Onu esir almışken bi anda nasıl esir olmuştu konuşulan konuda onu anlamaya çalışıyordu.. Birden omzunda bir el ve bir su şişesi.. Kafasını çevirdi. Fethiydi. Bulmuştu Eylem'i yada su almaya gitmişti sadece. Eylem bunları düşünürken Fethi yanına oturdu ve elini omzuna attı. Onu kendine çekti. Çenesini Eylem' in kafasına koymuştu. Saçlarını kokluyordu.. Eylem de adeta buna izin vermişti. Fethiye sinirliydi fakat bir o kadar da aşık.. O an sığınacak bir liman istedi ve oldu da o Fethiydi. Bir süre konuşmadan böyle kaldılar. 'Çok mu kızdın?' Dedi Fethi  ifadesiz suratıyla fakat tüm büyüyü bozmuştu..  Eylem ise kafasını omzundan kaldırdı gözlerini kısarak baktı ve sonra da oturduğu yerden kalkarak yürümeye başladı 2 adım atmıştı ki Fethi Eylemi kendine çekti ve...
❥                            ❥                              ❥  
2. BÖLÜM SONU! YORUMLARINIZI VE OYLARINIZI BEKLİYORUM! YARIN SAAT 16.00 DA YENİ BÖLÜM💘

Kuyruklu YıldızımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin