BÖLÜM -3-

819 58 23
                                    

'Çok mu kızdın?' Dedi Fethi ifadesiz suratıyla fakat tüm büyüyü bozmuştu.. Eylem ise kafasını omzundan kaldırdı gözlerini kısarak baktı. Sonra da oturduğu yerden kalkarak yürümeye başladı 2 adım atmıştı ki Fethi Eylemi kendine çekti ve dudağına yapıştı. Bu Eylem' i biraz sakinleştirmeye yetmişti. Fakat bu durum pek de uzun sürmedi. Eylem' in gözünden bir damla yaş geldi ve  geri çekildi. Fethi' nin gözlerinin içine baktı. Acaba gerçekten seviyor mu..? diye düşündü. Fethi' nin ise gözlerinin içi gülüyordu resmen. Bu Eylem' i inandırdı. Gerçi Eylem doğru da olsa yanlış da olsa Fethi' nin onu sevdiğine inanmak istiyordu. Fethi, Eylem' in gideceğini  anlayınca elini tuttu ve kalbine götürdü: 'Kalbimin senin yanındayken dengesi şaşıyor. Nasıl attığına bakar mısın..? Bari kalp atışlarım düzene girene kadar yanımda kalsan..?' dedi Fethi üzgün bir ifadeyle. Eylem bir an bile yanından ayrılsın istemiyordu. Eylem de bunu istemiyordu fakat Eylem gitmekte kararlıydı. 'Gitmem lazım..' der gibi uzun uzun Fethi baktıktan sonra yeninden gözleri doldu. Sonra da yerden çantasını aldı ve hızlı adımlarla uzaklaştı.. Fethi arkasından bağırdı fakat Eylem gelmesini istemedi. Arkası dönük bir şekilde elini gelme der gibi salladı. Fethi ise yeniden o kaldırıma çöktü. Eylem' in şarj aleti burada ne arıyor diye düşündü ve çantasından düşmüş olacağı ihtimalini verdi. Eylem' in olduğu baya belliydi. Şarj soketinde değişiklikler yapmıştı. Hoş duruyordu. 

Eylem ise gözünden dökülen yaşların sebebini anlamaya çalışıyordu. Mutluluk mu, kızgınlık mı.. Yada neydi bu.. Telefonunu çantasından çıkardı ve Bahar' ı aradı. Hala iç çekiyordu. 'Al.. alo. Ba har. Ben..' dedi ve yeniden ağlamaya başladı. Bahar ise şaşırdı ve 'Eylem iyi misin nerdesin sen çabuk söyle yanına geliyorum!' dedi. Eylem yerini söyledi ve telefonu kapattılar. Eylem oradaki bi parkta banka oturdu ve sakinleşmeyi denedi. Fakat olmuyordu. Sakin kalamıyordu. Bahar' ın gelmesi uzun sürmedi. Eylemi o halde görünce kocaman sarıldı ve: 'Eylem neyin var? Ne oldu neden ağlıyorsun?' dedi. Eylem ise 'Fethi.. Bilmiyorum.. Sinirlerim çok bozuk...' dedi ve yeniden ağlamaya başladı. Bahar sarıldı ve 'Kalk yürü bana gidiyoruz! Dertleşecek biri arıyodum bende. Sen benden daha kötü durumdasın. Kahvelerimizi içerken birbirimize anlatır rahatlarız. Hadi.' . Banktan kalkıp arabaya doğru yürümeye başladılar. Araba parkın kenarındaydı. Sarılarak arabaya kadar yürüdüler. Yol boyu ikisinin de sesi çıkmamıştı. Kısık seste şarkı çalıyordu. Eylem ise adeta göz yaşları tükenmiş gibiydi. Ağlamak istiyordu fakat ağlayamıyordu. Sadece iç çekiyordu. Fethi ise darmadağın olmuştu o kadar üzerine gittiği için kendine çok kızgındı. Gözünden birkaç damla yaş aktı.. Fethi ilk defa bir kız için ağlıyordu.. Eylem onun için gerçekten çok özeldi. Evdekiler de meraktan ölüyorlardı. Evi toparladılar ve Fethiyi beklediler. FethI kapıdan içeri girdiğinde elleri kanıyordu. Elindeki şarj aleti de kan olmuştu onu yere bıraktı ve yere oturdı. Önce Yavuz olmak üzere tüm tim hemen kapıya doğru koştu. 'Avcıı! Naptın oğlum sen?' . 'Komutanım..' gözünden yine yaşlar akmaya başladı. 'Komutanım benim yüzünden.. Benim yüzümden.. Kızı çok üzdüm. Çok kırdım.. Çok üzerine gittim. Ya ona bişey olursa.. Komutanım ben o korkuyu bir kere yaşadım bir daha katlanamam. Yaşayamam komutanım.. ' . 'Aga sakin ol bee! Yengem akıllı kadındır. Sadece sinirleri boşalmıştır biraz. Sen sakin ol.. Bişey olmayacak bak ben biliyorum. Siz yine birleşeceksiniz!' dedi Mücahit.
Fethinin ellerini sardılar ve kanephede ağladığı yerde uyuyakaldı.. Yavuz herkesi evine gönderdi. Yanlız kalmaya ihtiyacı vardı Avcı' nın fakat tamamen değil. Yanında bi kişi olmalıydı. Kendine bişey yapabilirdi. Gözü dönmüştü.
Bahar ve Eylem ise eve geçmişlerdi. Eylem' in morali eve gelene kadar biraz daha düzelmişti. Hıçkırmıyor, ağlamıyordu. Eylem kanepheye bıraktı kendini. Bahar: 'Kalk bakalım küçük hanım! Bana yardım edeceksin. Ama önce üzerine şu rahat şeyleri giy!' Derken elinde pijamaları tutuyordu. 'Temizler. Daha dün yıkandı.' . 'Ya sana da zahmet verdim kusura bakma.' dedi Eylem. 'Sakın! Bunu duymamış olayım. Ne zahmeti canım. İki dertleşicez şurda. İkimize de faydası olan bişey ne tür bir zahmet olabilir ki..?' dedi ve gülümsedi Bahar. Eylemde gülümsedi ve odada pijamalarını giydi. Diğer odada da Bahar giyinmişti. Bahar mutfağa geçti. Eylem ise salona. 'Evin çok güzelmiiş! Manzarası, mobilyaları, renk uyumu.. Herşey çok güzel. Bayıldım!' . Bahar ise mutfaktan bağırdı: 'Yeni yerleştim düzene oturtturmaya çalışıyorum işte. Olduğu kadar...' Dedi yüzündeki küçücük tebessümle. Sonra da elinde kahve fincanlarıyla salona gelirken: 'Sen hala otelde kalıyodun demi?' . 'Evet. Ben henüz senin gibi güzel bir ev bulamadım.' Dedi. Bahar da kahveyi Eyleme verirken: 'Sende benimle kalsana. Şahane olur. Her gün dertleşiriz falan. Çok güzel olur. Hem evi de beğendin. Ne dersin?' Eylem kahvesinden bir yudum aldı ve bardağı sehbaya bırakarak Bahara sarıldı: 'Ya sen deli misiin!!? Ayy süper olur valla!!' . 'Tamam o zaman yarın eşyalarını toplamaya gideriz.' İkiside çok mutluyudular. Eylem' in aklı hala Fethideydi fakat yine de mutluysu işte. İçinde bi burukluk olsa bile, mutluydu..
Yavuz ise kısık seste film izlerken Fethinin uyanmasını beklerken uyuyakalmıştı. Eylem olanları bir bir anlattı Bahar' a . Bahar bi düşündü sonra da dedi ki: 'Valla kusura bakma tatlım ama sende kaşınmışsın yani..!' . 'O son öpücükten sonra neden uzaklaştım onu da bilmiyorum. Hiç gelmemeli miydim yoksa..? Ben Fransaya mı dönsem..' dedi Eylem. Bahar: 'Ya kızım sende 2 dakikada sattın beni! Daha demin ne diyoduk!' Haklıydı Bahar.. 'Haklısın..' dedi Eylem. Bahar fincanları sehbadan aldı ve hızla kanepheden kalktı: 'Kalk o zaman sana bi yer yapalım. Yoruldun sen bugün baya. Yat, uyu, dinlen biraz. Ee ne de olsa yarım Fethiyle buluşup konuşursunuz bu durumu. Karşısına şiş gözaltlarıyla çıkmayı ve karşısında uyumayı istemiyorsan, MARŞ MARŞ!' Derken alkışladı Bahar. Uyku zamanıydı. Bahar : 'Bişey falan olursa saate bakmadan uyandırabilirsin. Benim uykum derin değildir pek..'  dedi sırıtarak Bahar. Eylem tamam' der gibi gözlerini kırptı. Aynı zamanda da çantasını kurcalayan Eylem şarj aletini bulamayınca Bahar tam odasına girecekken atıldı. 'Bahar.' Kafasını Eylem' e çevirdi Bahar. Eylem de lafına devam etti: 'Teşekkür ederim de.. Şarj aletimi bulamıyorum. Telefonumun da şarjı az kaldı. Bana ödünç verebilir misin?' derken 3. Numaralı gülümseme şeklini yaptı. Bu en şirin ve masum olan gülümseme tarzıydı. Bahar da güldü ve: 'Konsolun en üst çekmecesinde. İyi geceler.' dedi ve odasına girdi. Eylem telefonunu yanına şarja taktıktan sonra koltuğa uzandı. Telefonu titredi bi an. Eylem yattığı yerden doğruldu ve telefonuna baktı. Mesaj gelmişti. İyi de saat gecenin 2 siydi. Bu satte kim uyanık olur ki..? Düşünceleri bi kenara bıraktı ve telefonun tuş kilidini açtı. Mesaj Fethiden di.. Bu saatte hala uyumamış mıydı. İyi de neden.. Hala Eylem' i mi düşünüyordu? Mesajda ise şöyle yazıyordu:  '.....
3. VÖLÜM SONU! YORUMLARINIZI VE OYLARINIZI BEKLİYORUM! YARIN SAAT 16.00 DA YENİ BÖLÜM💘

Kuyruklu YıldızımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin