Bir türlü sevemedim o adamı
Jungkook
İsteksizce arabaya doğru yürüdüm. Gene ne söyleyecekti. Araba tanıdık yola girince "gizli" buluşma yerimizde buluşacağımızı anladım. Geldiğimizde şöförü beklemeden arabadan indim. Ve merdivenlere doğru yöneldim. Burası bir bodrum kattı doğduğumdan beri "baba" dediğim o şahsiyetle burada buluşurduk. Aramızda ne zaman baba-oğul ilişkisi oldu ki? Aşağıya indiğimde bana tersi dönük bir şekilde paslanmış siyah duvara doğru bakıyordu. Ona biraz daha yaklaştım, siyah pantalonu siyah ceketiyle sanki bu odada kaybolmuş hayatın siyahlığına bürünmüştü. Bana karşı sert olan ve çocukluğumu elimden alan bu adama nefretle bakıyordum. Neden buraya geldiğimizi öğrenmek ve hemen burdan defol olup gitmek için sert çıktığını düşündüğüm bir sesle ona seslendim. "Beni neden buraya çağırdın"? Başından nerdeyse hiç çıkarmadığı şapkasını çıkararak bana döndü ve "Neden sözleşmeyi kabul etmedin?" Histerik bir kahkah atarak "Ne zaman benim bir şeyleri kendi başıma başarabildiğimi ögreneceksin BABA! Bana doğru geldi ve sakin ses tonu ile "Birdaha bana bağırma " dedi.
Ondan nefret ediyorum. Şimdi yine bana benim iyliğimi düşündüğü ile ilgili şeyler zırvalayacak biliyorum. O beni asla düşünmedi düşünmiycekte. Ona doğru hızlı adımlarla giderek "NE ZAMAN BİR BABA OLUCAKSIN!" dediğim şeyle birlikte bana aniden tokat attı, o bana tokat attı hızlıca ona dönüp sessiz bir şekilde "Senden nefret ediyorum" Artık ne kadar arkamdan bağırsada umrumda değil. "CANIN CEHENNEME BABA"
BANG SHİ HYUK'dan
Daha deminden beri Jungkook'u arıyordum. Ne mesajlarıma cevap veriyor ne de aramlara Namjoon'a dönüp "Nerde bu çocuk" diye sordum. "Bilmiyorum başkanım" dedi
Aish kafayı yiyicem. Umarım başına bir şey gelmemiştir. Namjoon ve Hoseok'u göstererek siz Han nehrine gidip bakın Jungkook ne zaman stresli olsa oraya gider" dedim. Hoseok ve Namjoon başlarını sallayarak koşarak uzaklaştılar." Yoongi ve Jin siz Jungkook'un yakınlarını arayın ama sakın onları endişelendirecek bir şey yapmayın."
Yoongi ve Jin kafasını salladı. Tam gidecekken "Babası dışındakileri" Jimin sen şirkettekilere sor en son nereye giderken görmüşler" Jimin gittikten sonra bir erkek yanıma geldi ve "Ben" diye sordu. "Seni hala tanıyamıyorum ama sen kendine sahip çık yeter bir de seninle uğraşmayalım" zıplaya zıplaya yanımdan uzaklaşarak "Peki" dedi.
Ahhh! Ben bunu ne zaman şirkete aldım? Umarım yeteneklidir.
Jungkook'dan
Şu an nerede olduğumu bilmeden yürüyorum. Şu an Chae'ya öyle ihtiyacım var ki o hep şirket ten çıktığında onu takip ediyordum. Onun ilk sesine aşık oldum. O bilmiyor ama Chaekook'un şarkısı "Loser" ama bunun nedeni asla ilişkimizin bu şarkıda ki gibi olmıycağı için,o bilmesede tek taraflı olsa bile bu sevgi hep kalbimde Park Chaeyoung... Acaba şu an ne yapıyosun nerdesin diye düşünürken bir bedenle çarpıştım. Kafamı kaldırdığımda o kişinin Chaeyoung olması için içimden yalvarıyordum. Aman tanrım bu gün o kadarda şanssız değilmiş ne dersiniz? CHAEYOUNG dedim şaşkınca Chaeyoung bana endişeli bir şekilde bakarak "Jungkook ne oldu iyimisin"dedi. Başımı iki yana salladım. İyi değildim. Chae kolumdan tutarak "Gel şuraya otur "Chae beni banka doğru sürüklemeye başladı. Oturduk ama olanları ona anlatmak istemiyorum. Onun bilmemesi gerek eğer babam onunla olan münasebetimizi bilirse ona sarardı. Ki bizi konuşurken görmüştü. Allah'tan bir şeyler uydurdum ve inandı.Chae bana anlamsızca bakarken onu incelemeye başladım. Bu fırsatı ne zaman bulacaktım bir daha? Saçlarını koyu karamel yapmıştı o zaman aşkımızın rengi karamel koyusu Chae'ya gülümseyip "Saçların çok güzel olmuş Chae" dedim. "Teşekkürler saçımın rengini açtırmayı düşünüyorum biraz" o zaman bizim karamelimiz Chae'mın saçına göre değişsin bu dediğime içimden güldüm. "Neyse kook ne oldu?" Kook'mu bu çok hoşuma gitti. "Kook?" "E-evet aynı yaşdayız nasıl olsa" dedi. Kekelemişmiydi o az önce "Benden küçüksündür sen" onu kızdırmaya bayılıyorum. Chae elini beline koyarak "Hiç de bile ben 97'liyim sen kaçlı olabilirsin ki" Yess aynı yaş idealimsin Chae "İyi bari aynı yaştaymışız" Chaeem kollarını bağlayarak "Eh gördün mü?" Yine onu sinirlendiricem çünkü çok tatlı oluyor. "Görmedim Ros'e duydum"
Chae'dan
Rose'mi kalbim duracak cidden, KOOK'a dönerek "Rose'mi"? "Evet zaten yabancı adına yakın değil mi?" Evet yakındı ama bana kimse
Rose dememişti ki ben bazen üşendiğim için adımı kısaltarak söylüyordum o zaman Rose derlerdi. "Sevdim bu adı kook" Kook pis bir sırıtış atarak "Tabi ki beğeniceksin Rose ben buldum bu adı ve ispanyolca olarak söyle okeey" Aish bu çocuk "Tamam öyle söyleriz" dedim."Kimle söyliyceksin hücrelerin ve sen mi?
"Of kookie " Ben ne dedim az önce kookie'mi Jungkook bana şaşkınca bakarak " Ben kurabiyee değilim. Kook tamam da Kookie ne" Aishhh "Ağzımdan öyle çıktı." Jungkook sırıtarak "Olsun ikisinide kafama göre kullanırım" Birden ciddileşip o son seçme gününden beri aklımda ki soruyu sordum "Kook şey benim şirkete girmeden önceki son seçmelerde ki bölümü izledin mi?" Kook başını sallayarak "evet"dedi. "Hatta ordaydım" Ben niye kook'u göremedim? Neyse "Orada siyah maskeli siyah ceketli biri vardı. Bende çok merak ettim ve onu takip ettim sizin şirkete geldi ve tam sizin başkanın odasının önünde durdu." Kook beni dikkatle dinledi ve "Tanımadığın kişiyi takip etmemelisin neyse öylesine biridir diycem ama seni taa bizim şirketin oraya getirmiş. Bak belki bizim başkan seni bizim şirkete çekmek içinde yapmış olabilir ben sorarım olmazsa" başımı sallayıp teşekkür ettim. "Jungkook asıl konuya dönelim iyice konudan saptık. Sen neden üzgünsün" Jungkook omuz silkip "Sadece bana sarıl" Oh my god "Ama Ju- " sözümü kesen şey Jungkook'un bana sarılması olmuştu ve duyduğum şeyle beynim işlevini yitirdi. "Seni seviyorum Rose"
SİZCE JUNGKOOK'UN PARDON KOOK'UN BABASI KİM VE MASKELİ ÇOCUK KİM YORUMLARI ALIYIM VE DE NE KADAR AZ VOTE O KADAR GEÇ BÖLÜM, SEVİYORUM SİZİ😘👍👑
