Sabah bir ezan sesiyle nefes nefese kabustan uyanmış halde buldum kendimi. Rüyamda koskocaman bir ormanda tek başına kalmıştım ve erkek arkadaşım beni bıçaklamaya kalkışmıştı ki tam o sırada uyanmıştım. Bir bardak su içersem geçer diye düşündüm. Yatağa uzandım ama kabusun etkisinden çıkamadım. En yakın arkadaşım Zeynep'i aramaya karar verdim. 'Niye sabahın 6'sında uyandırdın' atarları başlamıştı bile.
-Ama çok kötü bir kabus gördüm diyorum ya.
-Off Eylül benden ne yapmamı bekliyorsun yani?
-Beni sakinleştirisin diye düşündüm.
-Bide anne gibi seni yatağıma alsay...
-.....
-Şey... Özür dilerim onu demek istemedim.
-Tamam Zeynep sorun yok. Seni de uykundan böldüm. İyi geceler.
Diyerek telefonu kapattım. Onu uykusundan uyandırdığıma o kadar sinirlenmiş olmalıydı ki bunu ağzından kaçırmıştı. Uykum hala yoktu. Zaten 1 saat uyuyup sonra kalkmanın da bir manası yoktu benim için. Yatağımdan kalkıp mutfağa doğru ilerledim. Buzdolabını açtım ve herzaman ki gibi boş bulunca geri kapatım. İskender
amca'dan simit alırım nasıl olsa diye düşündüm. Kıyafetlerimi giydim saçımı tarayıp çantamı aldıktan sonra evden çıkmaya hazırdım. Saate baktığımda evden çıkmak için çok erken olduğunu farkettim. İskender amcada takılırım diye düşündüm. Merdivenleri hızla inerken
PAT!
Olamaz yere düşmüştüm ve dizim feci bir şekilde kanıyordu. İskender amcaya gittim simit çay ve bol peçete istedim. Fakat İskender amca:
"Şuan peçetem yok Eylülcüğüm, yarım saate gelir." Dedi. Dizim kanamaya devam ediyordu. Kan hiç durmuyordu. Yandaki eczaneye girdim ve bir iyot bir pamuk ve iki yara bandı istedim. Kasadaki kadın iyotu düşürmüştü ve camı toplarken de elini çizmişti. Özür dileyerek bana yeni iyot kutusunu uzattı ve eczaneden çıktım. Yaramı onarırken biraz daha oyalansam derse geç kalacağım aklıma geldi. Koşarak okul yoluna yönelmek istedim fakat dizim yürüyemeyeceğim kadar çok ağrıyordu. Bugün evde kalıp biraz dinlenmek istedim. Eve gelir gelmez Zeynep aradı.-Dün olanlar için okula gelmedin değil mi?!
-Hayır alakası bile yok.
-O zaman niye gelmedin?
-Sabah dışarda düşmüştüm biraz dizim yaralanmıştı.
-Hemen geliyorum Melis.
-Önemli birşey yok Zeynep.
-Emin misin?
-Evet eminim.
-Tamam o zaman ama
okuldan sonra mutlaka geliyorum.-Peki görüşürüz.
-Görüşürüz kendine iyi bak.
-Tamam.
Telefonu kapattıktan sonra biraz televizyon izlemeye karar verdim. Televizyonda haberlerden başka bir şey yoktu. Haberleri açıp izlemeye başladım.
-Bu sabah yaklaşık bir saat önce bir trafik kazası yaşandı. Kişini kimliğine göre adı Koray Yıldırım.
Hayır olamaz!
Gözlerimden çift damla döküldü. Televizyondaki profil sevgilim Koray'ındı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kabus
HorrorEvde tek başına yaşayan bir kız, ani gerçekleşen ölüm ve kazalar. Kızın başından geçen tüm olaylar bu kitapta yazılı. NOT: Bu hikayede gerçekleşen olaylar gerçek hayatta gerçekleşen bir olaydan esinlenmiştir.