BÖLÜM 6:YALNIZ

183 44 18
                                    

(Bu bölümde +18 sahnesinin ilk parağrafta olduğunu belirtmeliyim lakin ikinci parağraftan başlarsanızda fazla birşey kaçırmazsınız,sevgilerimle.)

-Kız kendisinin sokakta olduğunun ansızın farkına varır.Yanından onlarca insan hızlıca geçmek üzereyken şaşkına döner.İnsanlar kızın yanında belirdiğinde,aniden kafalarını mavi gözlü kıza çevirirler ve bu olay kızı korkutmaya yeter..Sonra insanların arkasından bakmaya karar verir ve o sırada yanında beliren insanlar aynı tepkiyi vermekle meşgul olurlar..Kızı korkutan insanlar ileri doğru adım attıkça adeta yağmur damlalarının arasında beliren sis bulutunun içinden kaybolan bir araba gibi olduklarını görünce telaşa kapılır...Kız tekrardan korkmaya başlar..Fakat insanların sayısı eksilmeye yönelik hareket eder..Korkunç varlıkların gittiği yöne bakarken sisin içinden bir insan çıkar..Bu sırada korkutucu olan ve yaratık gibi görünen insansız suratlar yok olmaya başladıktan sonra karşısında kendisine doğru gelen erkek gülümsemeye başlar.......Yaklaşır ve kızın çenesine eliyle tutar..Baş parmağını kızın o tatlı dudaklarına getirtir..Kız adeta haraketsiz bir tatlı heykele dönüşmüştür..İstesede haraket edemiyordur...Kızda ansızın gülmeye başlar fakat konuşmak istediği zaman dudaklarını oynatamıyordur...Erkeğin gülümsemesine baktıkça bir benzetme tasarlamak için düşüncelerini oynatmaya karar verir..O erkeği gün doğuşunda yanında beliren çocuğa benzetir..İyice bakar ve o kişinin karşısında belirdiği kanatına varır..Yağmur damlaları belirir..Su damlaları gülümsemelerin üstünden masumca akarken,bedenlerinin sırılsıklam olduklarını görüp,kendilerine bakıp gülerler.Sonra çocuk baş parmağını kızın ıslak dudaklarında gezdirmeye karar verir..Kızın ise suratı kızarmaya başlamıştır....Yağmur damlalarının arasından geçmeye çalışır gibi masum dudakların sahibi olmaya doğru ilerleyen erkek,kızın üst dudağını ağzıyla kelepçeler...Sonra bir diyer dudağın icabına bakar...Adeta dünyanın en tatlı savaşı çıkmıştır....Dudaklar birbirlerini çeken mıknatıs gibidir..Kız hareket edemeyerek,kendisini polise teslim eden bir hırsıza büründürmüştür....Dudaklar savaşıyor,beden ıslanıyor...Erkek ise kızın hapsolan dudaklarını serbest bırakarak yağmur damlalarına eşliğinde yavaşça yer çekimine olan güçünü ağzıyla etkisiz hale getirip kızın boğazına doğru dudaklarını yavaşça indiriyor...Kız boğazını dikleştiyor ve gözler,gökyüzündeki damlalarını içine almamak için kapanıyordu..

Sonra ise bir alarm sesi belirdi.Kız odasının tavanına bakarak kendini yatağın üzerine oturttu..Yastık adeta heyacanın teriyle ıslanmıştı..Bunun bir rüya olduğuna inanamıyor ve adeta gerçekten yaşamış gibi hissederek,'Bu rüyayı kim yönetiyo çıksın söylesin' cümlesini odanın sessizliğine aktarıyordu..

Kapı zili belirdi bir an;Kız kim olduğunu merak ederek üzerine bir buluz çekip kapının küçük deliğinden baktığında kiracısının olduğunu anlar ve 'Paraların canı cehenneme' diyerekten kapıyı açar.Kiracıya son parasını vermek zorunda kalır ve artık cebinde beş kuruş olmadığını anımsatarak bir sigara yakar..Oysa sigarada birnevi paranın tesiri altındaydı..Bir sigaranın üzerine bir sigara daha yakar..Canı sıkılmıştı..Camdan dışarı külü silerken karşıdaki binanın girişinde rüyasında gördüğü çocuğu görür..Şaşışır ve 'Beni kim yönlendiriyorsa ortaya çıksın ama sıkmaya başladı' diyerek kahvaltısını yapmaya hazırlanır.

O çocuğu gördükten sonra ise sevinmemeyi ihmal etmemişti.Çünkü kendisini ağlarken gören tek kişi oydu ve birde babasıydı.Fakat fark ise çocuğun kızı teselli etmek için sarılmasıydı,babasının ise çekip gitmesiydi.

-Kız kahvaltısını yaptıktan sonra kendisine bir kahve hazırlar ve saatin 12 olduğunu görür..Dışarda yapıcak bir planı olmadığı için dünyanın en güzel eylemini yapmaya karar verip yeni aldığı kitabı camın kenarındaki masanın üzerine bırakır ve okumaya başlar..Kendisini zamanın akışına teslim eder..Sayfalar çevirilir,sigaralar içilir ve kahvenin bittiğini görür.Tekrar bir kahve yapmaya karar verip kitabın başına geçer...Duvarda belirlenen saatin akrebi sarhoş gibi kaymaya başlar..Kitabın bitmesine 80 sayfa kaldığında bir cümle görür ve altını çizer.'Her hayal gerçektir'sözü ise onu etkilemiştir.Kaldığı yoldan devam ederken ruhu adeta yeni şehirler görmek için yola çıkmıştır..Odasında sigara içen kendisini ise asla görmüyordur..

Akrep adeta sarhoşluğun etkisiyle kendini altıda bulur..Kız sonunda elindeki sokakları bırakır ve kitabın yazarının 'Ertuğrul Gökmen'olduğunu görür..

Kız artık çaresizliğin başına bakmak için babasını aramaya karar verir.Telefonu eline alır ve sonra aklına babasından yeni para aldığını hatırlar,vazgeçer ve sevimsiz babasına tekrardan lanet okur..

Yeni ŞehirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin