Tanımadığım adam

609 254 104
                                    

UMARIM BEGENİRSİNİZ  

Gözlerimi açtığımda karanlık bir depo gibi bir yerde eski bir sandalyede ellerim bağlı oturuyordum. Hafif kıpırdandığımda başımdaki ağrıyla yüzümü buruşturmam bir oldu etrafıma bakındığımda kimse yoktu neredeyim, beni kim kaçırdı, ne için kaçırdı hiç bir fikrim yoktu  korku yavaş yavaş bedenimi kaplıyordu gözlerimden habersiz yaşlar süzülürken bağırmak istiyordum ama sesim çıkmıyordu sanki kimse beni duymuyordu ağlamaya devam ederken uzaktan kapı açma ve kapama sesleri geldi ağzım bağlı olduğundan sesimi duyurmak için ayaklarımı yere vuruyordum karşımdan tam göremediğim  uzun boylu birisi gelince ayaklarımı tekrar yere vurdum yanıma doğru geldiğinde ağzımı açtı

" yardım et " yalvaran gözlerle baktığımda ağzımı tekrar bağladı hiç konuşmuyordu bu sefer bedenimi bağladığı ve ayaklarıma bağladığı ipi çözüp ayağa kaldırdı sadece ellerim ve ağzım bağlıydı. peşinden sürükleyerek götürüyordu benim ağlamam şidetleniyordu. depodan dışarı çıktığımızda on on beş kişi daha olduğunu  gördüm bunlar kimdi hiç bir fikrim yoktu. nasıl kurtulacaktım ben buradan, beni öldürüceklermiydi aglamam ve korkmam şiddetlenirken siyah bir arabanın arka koltuguna oturttular iki yandanda iki kişi bindi arabalar arka arkaya giderken ağzım bağlı olduğu için  anlaşılması güç bir sesle bırakın beni diye bağırıyordum hiç birisi dönüp bakmıyordu bile .

 yaklaşık 2 saatlik mesaafe sonra kimsenin olmadıgı ormanlık alanın tam ortasındaki  eve getirdiler her tarafta adamlar vardı beni kaçıran kimdi sanırım şimdi görücektim merdivenlerden zorla çıkaran korumalar orta kat olarak tahmin ettiğim yerdeki büyük kapıya dogru geldigimizden içerden üç kişi çıktı ortalarında agzı gözü kan içinde olan adam bana baktı korku dolu ifadeyle ben nereye düştüm beni kim kaçırdı aglamaya tekrar devam ederken beni tutan korumalardan birisi kapıyı tıklattı kapıyı açtıklarında arkası dönük pencereden dışarı bakan adamla karşılaştım agzımı açtıklarında "bırakın beni" diyebildim adam sesimi duymuş olmalıki arkasını döndü kaşları çatık uzun boylu esmer 25 yaşlarında bi adamdı . yanıma dogru yaklaşırken korkum artıyordu gözlerimden süzülen yaşlar yere damla damla düşüyordu korumalara işaret verip çıkmalarını söyledi sanki onlar bişi yapabilecekmiş gibi arkalarından bakakaldım etrafımda bi kere dönüp geri karşıma geldi sonra kolumu tutup tam yanımda duran koltuga oturttu 

"inci gökmenoglunu tanıyormusun?" diye sordu evet tanıyordum annemdi yıllar önce babamla evde çıkan yangın yüzünden ölmüştü iyide bu neden sormuştu sorusunu yenileyerek bu sefer sert bi şekilde sordu 

"e-evet annem "  diye heceledim "yıllar önce öldü" dedim ve bir kahkaha patlattı 

"inci gökmenoglu ölmüş duyda inanma "  ciddiye bürünüp 

" gökmenoglu seni terkedip sokaga atmış ve sen ona annem diyorsun " annem hakkında böyle demesi sinirlenmeme sebep oldu 

" evet annem yıllar öce babamla evdeyken yangın yüzünden vefat etmişler " diye bagırdıgımda yumruklarını sıkıp kolumu sertçe tuttu

"inci gökmenoglu yaşıyor ve benim en büyük düşmanım meslegide mafya"

 sözleri teker teker yüzüme tokat gibi çarpmıştı gözlerimden akan yaşlar ve hıçkırıklarım odayı doldururken " ya-yalan söylüyorsun" dedim kolumu bırakıp" bence artık dogrularla yüzleşmen lazım" dedi annem yaşıyormuydu buna ragmen beni sokagamı atmıştı ayaga kaldırdı aniden gözlerim karardı ve bayılmıştım

               UMARIM BEGENMİŞSİNİZDİR BU BİRAZ KISA OLDU AMA DİGER BÖLÜM TUTARSA UZUN                                                                               GELİCEK SEVİLİYORSUNUZ  :)

KARANLIĞIMDAKİ AYDINLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin