°4°

8K 357 284
                                    

Tatliş okuyucularimmmedya kitapla tamamen alakasız sadece  koymak istedim  -yazar köpeğini çok severede smxn- hepinizi seviyorum 😘💕
Ve bu arada sizi çooooooooooooooooooooookkkkk uzun zamandır beklettigim için  de çooooooooooooooooooooookkkkk Özür dilerim. Ama emin olun zaman buldukça yazmaya çalışıyorum 💕💕

Evet her ne kadar gözlerimi uzun bir süre açmamaya karar verdim desene açtım. Göğsümün ağrısı biraz daha azaldı. Onlara bakmıyorum. Çünkü korkuyorum.

Biraz daha bekledim ama gelen kişinin kim olduğunu merak ettiğim için yüzümü kaldırdım. Kaldırdığım gibi yüzüme Kuzey'in ağzından çıkan kan geldi. Kalakalmıştım. Bir yandan gözlerinden süzülen yaşlar,diğer yandan göğsümün acısı ve şimdi de yüzümde ki kan. Cidden şu an berbat bir durumdayım.

Bir refleks le hemen etrafıma baktım. Hala şaşkındım.

Her ne kadar göğsüm ağrıyor olsa da ayağa kalktım ve onlara "YETER!" Diye bağırdım. Kuzey için değil tabiki. Ama yeterince kavga ettiler. Zaten Kuzey artık hiçbir şey yapmıyor. Cebinde ki Paketli beyaz tozlar yere düşmüştü.

Durmuşlardı. Kuzey'e baktım yerdeydi. Burnu kanıyordu,kaşı patlamış ve  yanağı mosmor du.

Hemen beni kurtaran kişiye baktım. O'da bana bakıyordu.

Yanına gittim.

"Teşekkür ederim." Dedim ona bakarak.

Bana hafifçe güldü ve "önemli değil" dedi.

"Okula gidip eşyalarımı alsam iyi olacak" dedim.
Tam rakamı dönmüştüm ki
"Istersen yanında gelebilirim" dedi. Ona baktım ve hafifçe güldüm. O'da güldü.

Bana "bu arada adın ne?" Diye sordu.
Kısaca "Su" dedim. Hemen ardından "senin?" Diye sordum.
"Ateş" dedi.

Sonra ikimizde sustuk.

°•°•°•°
Teneffüs olduğu için sınıfta fazla kişi yoktu. Sınıfa girip çantamı aldım. Ardından müdürün odasına doğru gittik. Çantamı Ateş'e verdim ve müdürün kapısını tiklattim.

İçeriden "gel" sesi geldiğinde kapıyı açıp içeri girdim.

Müdüre bir şeyler uyurup izin aldım.

Odadan çıktım ve çantamı aldım. Ateş'le birlikte dışarı çıktık. Bir şey unutmuştum.  Ates'in yüzüne hiç bakmadım. Yani ara var mı diye.

Birden ona doğru döndüm. O da bu davranışın şaşırmış olmalı ki bana baktı. Yanağı morarmisti.

Ona "istersen seni evime götürebilirim. Yemek falan yersin." Dedim.

"Buna gerek yok teşekkür ederim." Dedi.

"Ama hayatımı kurtardın. Bende ne azından senin için bunu yapayım. Lütfen" dedim.

Hafifçe güldü. Sanırım bu tamam demekti.

Kendimi ona karşı borçlu hissetmiştim.

"Bekle o zaman arkadaşıma haber vereyim." Dedi.

Bir şey demedim. Yolda durmustuk.

O rehbere girmişti ben de onu izliyordum.

Rehberde bir kişiye  bastı.  Kişinin numarasına baktım. Bu Can'ın numarasıydı.

Bence tek arkadaşımın numarasini ezberlemem gayet normal. Ona bugün olanları akşama anlatacaktim. Ama beni kurtaran kişinin Ateş olduğunu söylemeyecektim.

Evin yakınlarına geldiğimizde bir markete girdik. Ona güzel şeyler hazırlamak istiyordum.

Bir market arabasi aldık. Aslında ilk başta arabayı ben sürüyordum ama ben raftan makarna aldıktan sonra bir şey oldu ve o sürmeye başladı.

Market arabasını sürerken ona baktım. Aynı bir çocuk edasıyla oynuyordu.

Arkasından hafifçe sırıttım.

Ve onun arkasından yürümeye devam ettim.
Arabayı oldukça doldurduk. Uzun zamandır böyle büyük bir alışveriş yapmıyordum.

Kasaya gittik. Aldiklarimizi geçirirken ona baktım ve "bu enerjiyi nerden buluyorsun" dedim.
Bana bakarak gülümsedi ve "bilmem yanımda ki kişi nedense beni mutlu etti" dedi.

Biraz utanmiştim. Bu yüzden başımı yere eğdim.

Bu sirada kıyafetlerimi gördüm. Çok kirlendim. Eve gidince banyo yapacağım.

°•°•°•°•°•°

Eve geldik. Kendimi biraz rahatlamış hissediyorum.

Ateşe baktım.

"Istersen sana havlu vereyim ve duş al rahatlarsın." Dedim.
"Bunu benimle yeni tanışmış bir kızdan duymak değişik" dedi.
"İyi biri gibisin tabii senin için sorun olacaksa o ayrı" dedim. Biraz dalgaya alır gibi.

Yine o hafif gulumsemesiyke bana paktı ve "peki o zaman" dedi.
Ona baktım. Benden uzundu.

Bugün yaşadıklarımı kesinlikle Can'a anlatacağım. Eminim ki ateş te anlatacak. Sonra Can'a olaylar tanıdık geldiğinde BAM! Can olayı anlayacak ve bana veya Ateş e soracak.

Ay nedense heyecanlandım.

Bu sırada havlu almıştım. Rengi fazla Ateş e gidecek gibi değil ama olsun.

Birazcık pudra pembe bir bornoz olabilir.

Ateş'e havluyu verdiğimde bana baktı ve "belki de hiç ihtiyacım yoktur" dedi.

Ama onu elimdeki havluları iyice göstererek zorladım. İç çekip havluyu aldı.

Sanki savaş kazanmış gibi gülümsedim. Ve kendi odamda ki banyoya doğru ilerledim. Şimdi güzel bir banyo zamanı.

Yanlış NumaraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin