Multimedya Hazal-İYİ OKUMALAR
Deniz'den...
10 Ay Önce...
Evde Ahu ile oturuyorduk. Çok sıradan bir gündü yine. Ahu telefonuyla ilgileniyor ben ise Enes'i düşünüyordum. İlişkimizi düşünüyordum. Birden Ahu düşüncelerimi konuşması ile böldü.
"Deniz. Ne düşünüyorsun yine?"
"Enes'i. Başka ne düşünebilirim?"
"Ya bişey dicem. Siz niye hiç dışarı çıkıp gezmiyorsunuz?"
"Bilmem. Enes hiç aramıyor dışarı çıkalım diye. Bende söylesem iyi olur onunla vakit geçirmek istediğimi."
"Söyle söyle. Bak en güzel dönemlerindesin Enes ile. Onunla vakit geçirmeye özen göster. Sonuçta tatildeyiz yani. Ders filan çalışmıyorsun da."
"Doğru ya. Ben onu bi arayım bakalım ne yapıyor."dedim ve telefonumu elime aldım. Tam o sırada Enes aradı.
"Aa Enes arıyor."
"Hadi açasana!""Alo aşkım."
"Deniz nasılsın?"
"İyiyim sevgilim. Sen nasılsın?"
"İyiyim ben de. Benim seninle birşey konuşmam gerek. Acaba kumsala gelebilir misin?"
"Tamam olur hemen hazırlanıp gelicem. Seni seviyorum."
"Hadi bekliyorum." Telefon kapandı.
"Ahu. Enes kumsala gel dedi!"
"Aaa bak ne güzel. Hadi sen üstünü giyin. Saçını filan güzelce yapalım. Birde hafif bir makyaj yaparım sana."
"Tamam ben giyiniyim o zaman."Dolabımın kapağını açıp yazlık ve günlük bir elbise giydim. Şaka şaka. Elbise kızı değilim ben. Bir kot şort siyah spor bir atlet. Belimede kırmızı bir gömlek bağladım.
Ahu makyajımıda yaptı. Gül kurusu far, eyelinar, maskara, vişne rengi lip balm. Bunların hepsi Ahu'ya ait. Ahu süslenmeyi pek sevdiği için. Bense sade olmayı hep tercih ederim. Ama çok yakın bir akrabamızın düğünü olursa iş değişir. En güzel elbisemi seçer, saçımı güzelce yaptırır, güzel de bir makyaj yaptırırım. Ee güzel olmak bizim de hakkımız😅😅
Annemin tarafındaki düğünler çok kalabalık olur. Bütün herkes bir araya gelir. Klasik Arnavut düğünü işte...
Evet. Ana tarafından Arnavutum. Babam da Muğlalı. Bizde buraya İstanbul'dan geldik. Annem ve babam orada tanışmışlar bende 6 yaşıma kadar orada kaldım. Bir nevi hem Muğlalıyım hem Arnavutum hem de İstanbulluyum😂😂😂.Son defa aynada kendime bakıp kapıdan çıktım. Bakalım neler olacak?
Enes'ten...
Sokakta geziyordum. Bir yandanda bir şeyler düşünüyor dalgın dalgın yürüyordum. Bir anda Hazal bana seslendi.
"Enes!" Arkamı döndüm. Bana doğru koşuyordu. Bir anda kucağıma atlayıp dudağıma yapıştı. Ara sokakta olduğumuz için kimse yoktu yani tenhaydı. Bende ona karşılık verdim.
Kucağımdan indirip mavi duvara yasladım.
"Hazal. Ne oldu?"
"Seni özledim sevgilim. Kokunu çok özledim. Kaç gündür gelmiyorsun."
"Gelemedim. Deniz var biliyorsun."
"Off. Şu Deniz. Hep engel oluyor sana." Dudağından bu sefer ben öptüm.
"Merak etme. Bi icabına bakıcam."
"Baksan iyi olur çünkü ben seni çok özledim. "Boynuma sarıldı. Bende onun belini kavradım.
"Bende seni çok özledim ama.."
"Ama? Ne ama?"
"Hazal. 3 aydır çıkıyoruz. Artık Deniz'den gizli işler yapmak istemiyorum. Senden ayrılmak zorundayım. İnan istemiyorum ama zorundayım."
"Ne demek ayrılmak zorundayım ya? Ben sana 3 ay boşuna mı çaba sarfettim ha? Allah belanı versin. Senin kadar p*ç birisi yok!" Sinirle oradan ayrıldı. Gidince Deniz'i arayıp kumsala gelmesini söyledim. Artık açıklayacaktım. Benden kesin ayrılacaktı ama.. Yinde söyleyeceğim.
Ben de sokaktan ayrılıp kumsala doğru yürüdüm...Deniz'den...
Hızlı adımlarla kumsala doğru ilerliyordum. Çok heyecanlıydım. Enes acaba benimle ne konuşacaktı? Kalbimin atışını hissedebiliyordum. Adeta tüm vücudumda atıyordu.
Kumsala geldiğimde Enes denizi izliyordu. Tam yanına gidecekken Hazal Enes'in yanına gitti ve "SEVGİLİM!" diye bağırdı. Enes döndü ve Hazal'ı öpmeye başladı.
"ALLAH BELANI VERSİN ENES!"
Sesimi duydu çünkü hiç olmadığı kadar çok bağırmıştım. Kendimi tutmama rağmen gözyaşlarım akmıştı. Ona iğrenerek bakıyordum. Hazal'dan ayrılıp tam yanıma gelecekken ben oradan koşa koşa ayrıldım. Enes arkamdan bağırdı ama ben koşmaya devam ettim.Eve geldim kapıyı Ahu açtı.
"Deniz! Ne oldu?"
"Ene... Enes."
"Ne oldu Enes'e?" Lafımı tamamlamadan ağlamaya devam ediyordum. Ahu'ya sarıldım.
"Ahu bu bana yapılır mıı?"
"Tatlım. Ne oldu bi sakinleş. Al şu suyu iç bi. Anlat sonra." Suyu içtim ve anlatmaya başladım.
"Ahu. Enes beni Hazalla aldatıyomuş yaa. Tam Enes'in yanına gidicem Hazal 'Sevgilim'diye Enes'e seslendi. Sonra dudağından öptü." Ahu önce afalladı. Sonra bana sarılarak 'Geçti, geçti' diyerek başımı okşuyordu. Ben ise onun omzunda ağlıyordum. Bir daha o şerefsizle bok konuşurum. Allahın belası kim bilir ne zamandır birlikteler. Düşündükçe çıldırıyordum.Enes'ten...
"Hazal ne yaptın sen?!"
"Enes. Seni ona bırakamazdım. Seni asıl ben seviyorum. Seni benden başka kimse sevemez. Ne olur dön bana. Ben belki o sokakta kötü kelimeler kullanmış olabilirim ama sinirdendi. Ne olur affet." Hazal'ı kolundan tutup deminki sokağa götürdüm. Kucağıma alıp duvara yasladım ve onu öpmeye başladım. Uzun zamandır onu böyle öpmemiştim. Bu bana iyi gelmişti***
Hazal'ın evinde ve yatağında buldum kendimi. Yarı çıplak bir şekilde öpüşmeye devam ediyorduk.
"Enes. Seni seviyorum."
"Bende." Sonra yorganın altına girdik ve...Herkese tekrardan merhaba okurlarım. Bu bölüm çabuk geldi sizlere çünkü bu sefer biraz oyalanmadan yazdım. Bu sizin içinde iyi oldu aslında.
Bu arada bu bölüm biraz küçük okurlarım varsa onlar için kötü örnek olmuş olabilir. Bunun için özür dilerim. Zamanınızı ayırıp kitabımı okuduğunuz için sizlere çoooo..k teşekkür ederim. Yazım hatam var ise özür dilerim. Sizleri seviyorum. İYİ GECELER...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bırakma Beni
Teen FictionBazen iki kelime bile insanı alır götürür. "Seni Seviyorum" Onun bir mesajı bir gülüşü bir seslenişi bir sözü bile insana ilaç gibi gelir. Kendini sana bağlar. Kendini sevdirir. Deli gibi hemde. Ancak sonra çekip giderler. Ne olduğunu anlamadan. San...