Rebekah bitmek bilmeyen küslüğü yüzünden bizde kalmaya devam ediyordu.Bir Mikaelson’dan daha kötü bir şey varsa o da 2 Mikaelson’du
Rebekah: Care bu sabah sinirli gibisin.
Sinirli gibi mi ?Beni deli ediyorsunuz.Nasıl normal kalmaya başarabilirim ki.Cveap vermeden kahvaltımı yapmaya devam etti.
Klaus hemen lafa atlayarak “Sadece dün kötü bir rüya gördü onun etkisindedir.” Dedi gülerek.Hemen hatırlat.!! Dün rüyamda Tyler’ı görmüş ve bağırarak uyanmıştım ve Klaus “Korkma Caroline ben buradayım demek” yerine “Caroline kafayı mı yedin niye bağırıyorsun gecenin bir vakti hemde Tyler ‘da kim.Sana inanmıyorum kocanın yatağında başka erkeklerimi düşlüyorsun?” demiş ve sinirlerimi iyice bozmuştu.Ne durumda olursa olsun benimle dalga geçmeyi başarıyordu.
“Evet dün çok kötü bir rüya gördüm.Klaus olmasa tekrar uyubileceğimi düşünmüyordum.Neyse ki sevgili kocam yanımdaydı.” Dedim imalı şekilde görerek.Rebekah umursamadan yemek yemeye devam ediyordu.Bu kız iyice yerleşmişti.Ne zaman gidiceksin diye sormak istiyordum ve şu toplumun gizli nezaket kurallarına uymadığı için soramıyordum.
“Ben her zaman yanındayım Caroline.” Dedi Klaus.Aman hiçbir lafın altında kalma!!!Kahvaltıyı yaptıktan sonra haftasonun hatırına evde oturmaya karar verdim.Dışarı çıkabilirdim ama Rebekah ortalardayken yalnız başıma dışarı çıkmam dikkat çekebilirdi.En iyisi Mikaelsonun odasında inzivaya çekilmekti.Tabi Klaus ortalarda dolaşırken asla buna izin vermeyecekti.Şu an beni bu durumdan kurtarıcak perinin aramasını bekliyordum.
Televizyondan tüm kanalları dolaşırken Rebekahh yanıma geldi.
“Caroline sanki benim burada olmamdan rahatsız gibisin.” Dedi yüzüme bakarak.Haklısın rahatsızım.
“Tabi ki de hayır canım istediğin süreye kadar burada kalabilirsin.” Dedim televizyona bakarak.Bu söylediklerim tamamen yalandı.
“Zaten benden rahatsız olup olmamanla pek ilgilenmiyorum.” Dedi ve tuttuğu dergiyi okumaya başladı.Klasik bir Mikaelson cevabıydı. “İlgilenmiyorum.”.Ama ben ilgileniyorum hanımefendi çünkü sinirlerimi bozuyorsun.Kapı çalmaya başladı.Yaylan ve Caroline gelene bak.Kapıyı açtığımda pekte beklemediğim bir sima karşımdaydı.
“Merhaba Care.” Dedi sevgili Mikaelson üyesi Kol.Diğerlerine oranla daha tahammül edilebilirdi.
“Merhaba Kol.” Dedim ve kapıyı açık bırakarak salona geçtim.Rebekahh kolu gördüğü anda büyük bir mutluluğa boğuldu.Koşarak ona sarıldı.Sende burada yaşamak ister misin Kol?Belki anne Mikaelson ve baba Mikaelsonda yaşar ve topluca Caroline’yi delirtirsiniz.Kesinlikle onlara tahammül edemiyordum.Onlarla ilgilenmiyerek televizyon izlemeye devam etti.En nefret ettiğim Mikaelson’da gelerek bu mutlu aile tablosunu tamamladılar.Harika!!
Rebekah sürekli ağabeylerine babasını ne kadar özlediğini anlatıyordu.En sonunda dayanamayarak lafa atladım.
“Özlediysen gidebilirsin yanına Rebekah.” Dedim soğuk bir tavırla.Yanlış anlaşılmamayı umuyordum.
“Özledim ama onları daha affetmedim.” Dedi sinsi gözlerini bana dikti.Kol aramızdaki olumsuz enerjiyi anlamış ve bu durumdan zevk almaya başlamıştı.
“Hey Caroline iki Mikaelson’a birden katlanmak nasıl bir durum” dedi gülerek.Klaus gözlerini bana dikmiş ne cevap vereceğimi merak ediyordu.
“Harika” dedim ve elimdeki telefonla uğraşmaya başladım.Elena’ya kurtarması için mesaj atmalıydım.
“Care halinden çok memnun.” Dedi Klaus.Tabi canım çok(!)Elena’ya attığım mesaj karşılık bulmuş hemen beni aramıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Evlen Benimle!
FanfictionEn kötüsü de ne biliyor musun? Ben ona güvendim, inandım. Bundan sonra kimseye güvenemeyeceğim.En azından onunla tanışana kadar öyle hissediyordum.
