SANRI

Bölüm 6

Sarp tekrar nefes nefese uyandı. Aynı şekilde vücudu terlemiş ve yüzü solgunlaşmıştı. Etrafına bakındı ve nerede olduğunu anlamaya çalıştı. Gözlerini tam olarak açamıyordu. Etrafı genellikle beyazdı ve koşuşturan birkaç kişi gördü. Bir kişi Sarp'ın gözlerinin içine doğru ışık tutuyordu ve "İyi misiniz Sarp Bey?" dedi.

"Galiba, ama siz kimsiniz ve benim burada ne işim var" diye sordu Sarp, korku dolu bir yüz ifadesiyle.

"Ben doktorunuzum Sarp Bey, beni hatırlamadınız mı?"

"Doktorum mu?"

"Evet, size bir haftadır burada tedavi uygulamaktayız yoksa hatırlamıyor musunuz?"

"Hayır, en son hatırladığım iki kişinin benim üzerime doğru yürüdüğü ve ateş ettikleriydi. Fakat sonra ne oldu hiç hatırlamıyorum."

"Ancak Sarp Bey siz geldiğinizde yaralı değildiniz ki, size başka bir şey için burada tedavi uygulamaktayız."

Sarp'ın aklı iyice bulanmaya başlamıştı ve kafasının içinde ki seslerde tekrar konuşmaya başladı.

"Ne hastalığı, ben hasta falan değilim ki..."

"Maalesef, ben de bunu söylemek isterdim ama Sarp Bey sizin psikolojik sorunlarınız var, bunu söylemek istemezdim ama siz şizofreni hastasısınız."

"Ne, nasıl olur, ben daha yeni gözlerimi burada açtım ve siz bana bunları söylüyorsunuz, ben bir haftadır burada olduğumu söylüyorsunuz ama size bunun doğru olmadığını ispat edebilirim. Dün Elif adında bir arkadaşımla birlikte yemek yiyorduk, onu aramama izin verin ve size tüm bu olanların bir yanlıştan ibaret olduğunu kanıtlayayım."

"Elif mi dediniz Sarp Bey?"

"Evet, Elif"

"Fakat Elif benim asistanım ve her gün size düzenli olarak ilaç getiriyor." Doktor bunu dedikten sonra, asistanına seslendi ve gelmesini bekledi. Tüm bunlar olurken Sarp şaşkınlıktan ne yapacağını bilemez hale dönmüştü. Bir süre sonra doktorun asistanı odadan içeri girmişti ve "Buyurun doktor bey, bir sorun mu var?" dedi. Sarp, asistanı görünce neredeyse küçük dilini yutacaktı. Çünkü karşısında gördüğü kişi dün gece birlikte olduğu Elif'ti.

"Elif, bana neler olduğunu anlatır mısın? Dün gece birlikte yemek yemeye gitmiştik seninle ve sonra seni evine bırakmıştım." dedi Sarp ve bunu derken de endişeliydi.

"Ne diyorsunuz siz Sarp Bey. Ben dün akşam hiç evden dışarı çıkmadım." dedi Elif ve bunun üzerine Sarp tam anlamıyla şok olmuştu.

Bunun üzerine doktor araya girdi ve " Sarp bey tüm bu yaşadığınızı sandığınız şeyler sizin kafanızda bir uydurmadan ve halüsinasyondan ibaret, bazen bir yere odaklanıyorsunuz ve uzun bir süre gözlerinizi o bölgeye dikiyorsunuz. Gördüğünüzü sandığınız iki silahlı adam ise büyük bir ihtimalle aklınızın bir oyunudur. Kafanızın içindeki ses sizi sürekli rahatsız ediyor ve olanların gerçek olduğunu düşünmenize sebep oluyor. Tüm bunlar şizofreni hastalığının belirtileridir. Biz bu durumdan sizi kurtarmak için ilaç tedavisi uyguluyoruz. Umarım en kısa sürede işe yarar." Şeklinde bir açıklama yapma zorunluluğu hissetti. Aslında bu durumun açıklamasını daha ilk günden yapmıştı fakat Sarp bu durumu kendine kabul ettirmemiş.

Bunun üzerine Sarp ayağakalktı ve üzüntülü bir şekilde bir duvarın dibine çöktü. Hıçkırarak ağlamayabaşladı. Tüm yaşadıklarının bir hayalden ibaret olduğunu öğrenmek onu hemruhsal hem de fiziksel olarak çökmesine neden olmuştu. Ağlama sesleri hastanekoridorlarında yankılanıyordu. Bu durumu gören doktor asistanına talimat verdive Sarp'a sakinleştirici bir iğne yaptılar. Bir süre sonra Sarp sakinleşti veyerden kaldırılarak yatağına yerleştirdiler. Sessiz ve sakin bir şekildegözlerini tavana dikmişti ve artık bundan sonra hayatı nasıl olacaktı,iyileşecek miydi yoksa ömür boyu bu şekilde mi kalacaktı işte bunu zamangösterecekti... 

SON