Merdivenlerden aşağı indi ve göktaşının düştüğü yere yaklaştı,ama bu bir insandi,bir adam.Üstünde yırtık parçavlarlar vardı,siyah bir teni vardı.Keldi ve sakalsızdı.Kronos adam'a yaklaşıp ''Sen kimsin ?'' dedi.Yabancı ''Hatırlamıyorum..Ben...düştüm...'' diye yanıtladı.Kronos hemen yabancıyı kaldırıp omzundan tuttu ve ikisini New Tristam'a ışınladı.Cain'in bu adamı görmesi gerekiyordu.
Şehir gayet sessizdi.Kronos'un ilk geldiği zaman ki gibi insanlar korkmuş görünmüyolardı.Şehir güvenliydi.Cain'in Leah'la birlikte şehrin merkezinde duruyolardı.Kronos ile yabancı görünce hemen yanlarına gelidiler.
Cain:''Bana ne hatırladığını anlat.Herşeyi''
Yabancı:''Ben hatırlayamıyorum.Yanıyordum.Düştüm.Kılıç vardı benim bir parçamdı sankı.3 parçaya ayrıldı.''
Cain:''O parçaları bulucaz.Eminim kılıç senin hafızanı yerine getircektir.''
Leah:''Goatman*ler parçaları bulmuş olabilir.Onların alanları.Kathedral'e yakın''
Cain:''Elbette,elbette goatmanler''
Kronos:''Goatmanleri öldürebilirim ve kılıcı geri toparlayabilir.''
Goatmanlerın alanları Fields of Misery adındaki bir bölgeydi.Orda Khazra'nın mağarasına bakmalıydı,Kronos.Skeleton King ile savaşı onu fazlasıyla yormuştu,ancak duramazdı.Gerekli hazırlıkları yaptı.Zırhını onardı,baltalarını bileyledi ve yola koyuldu.
Fields of Misery'de pek çok farklı yaratık bulunuyorudu.Bunlardan birkaçı;Goatman,yürüyen ağaçlar,hastalıklı yarasalar,dev kurbağalar.Kronos,geniş bir alandaydı.Oldukçada büyüktü.Mağarayı bulmak epey zor olucaktı.Bir anda üstüne doğru koşan boynuzlu bir yaratık olduğunu fark etti.Hızlıca kenara çekildi.Yaratık az kalsın onu ezip geçicekti.Kronos öfkeli bakışlarla yaratığın üstüne doğru sıcradı ve baltalarını kafasına geçirdi.Neyse ki Kronos çok güçlüydü.2-3 hamlede zorlamadan alt ediyordu bu yaratıkları.
Az ileride bir çiftlik gördü.Çiftliğin sahibi olan adam Kronos'a sesleniyordu.Sanki yardım istiyor gibiydi.Kronos adam'a yaklaşıp ne istediğini sordu.Adam'ın çiftliğini hastalıklı yarasalar basmış ve yuva kurmuşlardı.Adam,Kronos'a yalvardı.Kronos için bir kaç yaratık öldürmek ve yuvalarını yıkmak pekde zor olmicakti.Hızlıca yuvaları parçalayan Kronos'a bir ordu saldırıyordu resmen.Kronos'un gücü öfkeden geliyordu,sanki.Öfkelenince dahada güçlü oluyordu.
Bütün yaratıklarını öldürdüğünü düşünmüştü.Emin olmak için bir dakika kadar bekledi.Başka yaratık yoktu.Arkasını dönmesiyle sırtına darbe yemesi bir olmuştu.Bunu darbeyi sıradan bir yaratık vurmuş olamazdı onlar bu kadar güçlü değillerdi.Tekrar arkasına döndüğünüde önünde koskocaman bir yarasa gördü.Kraliçe olmalıydı.Epey sinirli görünüyordu.Haklıydıda,Kronos bütün yavrularını öldürmüştü.Kronos,baltalarını çekmeden eldivenli elleriyle yarasaya doğru sıçradı ve kanatlarından yakaladı ve yere indirdi.Kanatlarını hala bırakmayan Kronos yaratığın kafasına basıp kanatlarını koparmaya çalıştı,tabi ki başarmıştı.Kanatları ellerinde kalmıştı.Yarasanın kafası Kronos'un ayakları arasında ezilmişti.Kronos soğukkanlı bir tavırla adam'a döndü.Adam,Kronos'a sürekli teşekkur ediyordu.Ardından ''Tek sahip olduğum para bu hepsini al'' dedi.Kronos ''Bu işi para için değil,yaratıklardan nefret ettiğim için yaptım.'' diye mırıldandı ve yoluna devam etti.
İleride bir mağara görmüştü.Bu gördüğü 4.mağara olucaktı.Saatler geçmişti ve hala doğru yere bulamamıştı.Mağaranın kapısında keçi kafalarında totemler vardı.Buydu işte Khazar'nın Mağarası.Hızlıca mağaraya daldı.İçerisi aydınlıktı.Kazanlarda birşeyler pişiyordu.Tadına bakmasam daha iyi diyerek yoluna devam eden Kronos birşeye basmıştı.Bir tuzak kafasının üstünden bir tahta parçası geldiğini gördü ve kenara çekildi.Biraz geç kalsa duvara yapışçaktı.Her bir köşeden Goatmanler çıkıyordu.Kimi mızrak kullanıyordu,kimisi balta bazılarıda büyüler fısıldayarak elindeki asayı sallıyordu.Mağaranın merkezine ulaşmıştı.Kathedral'de görüdüğü büyücülerdi bunları.Zaman kaybetmek istemeyen Kronos hızlıca büyücüleri öldürdü.Kılıcın parcası duruyordu kenarda.Parçaya doğru yaklaştı ve önünde biri belirdi.Bu Maghda'ydı.
Maghda:''Sen kimsin benim olanı alıyorsun!''
Kronos:''Kılıcın parcasını sahibi için alıyorum''
Maghda:''Ben Maghda Cadılar meclisinin başkanı...Kılıcın parçası benim''
Kronos:''Cehennem git! Cadı''
Maghda:''Madem öyle Öldürün onu!''
Kronos'un etrafını onlarca büyücü sarmıştı.Onların Cadılar Meclisinin üyesi olan büyücüler olduğunu öğrenmişti,ancak hala güçsüzlerdi.Kronos,kılıcın parcasının ne olursa olsun almalıydı ve buna kararlıydı.Baltalarıyla büyücüleri parçalara bölüyordu.Bölünen parçalar dört bir yana saçılıyordu.Mağara kan gölüne dönmüştü.Bazı büyücülere öylesine güçlü vurmuştu ki,kemikleri etrafa saçılmıştı.Bütün büyücüleri öldürmüştü.Maghda şu sözleri söyleyip ortadan kaybolmuştu.''Bu parçayı almış olabilirsin.Diğer parçayı sadece eskiler bilir''
Kronos parçayı saplandığı yerden çıkardı ve bir kaç kelime fısıldadı.Gözünü açtığı sırada New Tristamdaydı.
Cain'in yanına koştu ve olanları anlatmaya başladı.
Kronos:''Cadının adı Maghda'ymış.Takipçileri Kılıcın peşinde onu ariyorlar.Bu parçayı onların elinden zorla aldım.''
Leah:''Amca sen Dark Cultist*ler hakkında birşeyden bahsetmiştin.''
Cain:''Aferin Leah bunlar onlar olabilir.Yabancı Hafızanda bir yenilenme varmı?''
Yabancı:''Hayır hiç birşey hatırlamıyorum.''
Kronos:''Maghda diğer parçanın yerini biliyor.Eskilerle ilgili birşey söyledi.''
Leah:''Ben Drowned Temple*'da olabileceğini düşünüyorum.Hastalıklı ormanın yanındaki.''
Cain:''Kesinlikle.Nephalemlerin evi olan tapınak,dostumuza yardım et Leah öbür parçayı getirin.''
Leah ve Kronos Hastalıklı ormana doğru ilerlemeye başladılar.Önce Fields of Misery'ye gitmeleri lazımdı daha sonra Drowned Temple'a gidiceklerdi.Kronos içinde umarım Leah haklıdır ve kılıcın parçasını buluruz.Yabancıda ilginç birşey var,ne olduğunu öğrenmeliyim diye aklından geçirdi.
Goatman:Keçi vücutlu insanlar gibi ayakta durabilen bir tür yaratıklar.
Dark Cultist:Cadılar Meclisine bağlı tahrikat
