SIĞINAK

8 - " Sen Her Arkadaşınla Öpüşür Müsün ? "

Uzun süredir yeni bölüm yayınlayamıyordum . Ama artık geri döndüm .                                                                                                                     
Keyifli okumalar ...

DENİZ

" Al işte senin yüzünden kaybolduk . " dedim . Sinirle yürüyordu ve beni takmıyordu .

" Lütfen kötü enerjini alıp gider misin ? Sinirlerimi bozuyosun . " Acaba kim kimin enerjisini düşürüyor .

" Yolu bilsem gidicem zaten . "

" Ya aslında şuralarda bi yerlerde bi ağaç olması gerekiyordu , ordan girsek yolun ondan sonra ki kısmını biliyorum ama ... "

" Allah aşkına ormandayız Gece . Onlarca ağaç var hangisi olduğunu nerden bilcez . "

" Sen çok konuşmayı bırakda bak bakayım telefonun burdan çekiyor mu ? " dedi . Elimde tuttuğum telefonu işaret ederken .

" Daha beş dakika önce baktım , çekmiyor işte . Burda biraz daha kalırsak hava kararmaya başlayacak . "

" Hepsi senin suçun . Benim peşimden gelmeseydin ben hemen elimi yıkayıp gelecektim . " dedi kızgınlıkla . Suçu bana yıkmaya çalışıyordu ama bunun altında kalamazdım .

" Ben miyim suçlu ? " dedim kendimi göstererek . " Asıl suçlu sensin . Kaçmasaydın , bende seni tutmak zorunda kalmayacaktım ve düşmeyecektik . " dedim ve yürümeye devam ettik .

—

En son konuşmamızın üzerine , hiç konuşmadan yarım saate yakındır yürüyorduk . Ne o tek kelime etmişti ne de ben . Öylece yolumuzu bilmeden yürüyorduk . İşin kötüsü hava kararmıştı ve telefonun ışığını açmak zorunda kalmıştım . Bu da demek oluyordu ki şarjım biterse hepten yanmıştık .

" Deniz , ben çok yoruldum . " dedi bitkin bir sesle . Uzun bir süredir trip atmayı da bırakmıştı . Anlaşılan gerçekten yorulmuştu .

" Biraz daha dayan . "  Yardım etmek için elini tuttum . İlk başta çekicek gibi olsa da elini bırakmayınca o da itiraz etmeyip benim elimi tuttu .

" Telefon hala mı çekmiyo ? "

Telefonu açtım ve servis yok yazısını görünce cevap vermeyip başımı başımı salladım .

" Bizi bulmaya gelirler dimi . " dedi gözlerimin içine bakıp , masum bir sesle .

Gülümseyerek " Korkuyor musun yoksa Pamuk Prenses ? " dedim .

Susmamla , elini çekmesi bir oldu . " Korkmak mı ? Sensin korkak . Korkmam ben bi kere , ben sadece bizi merak ederler diye diyorum . " dedi . Tabii ki inanmadım . Saçmalamayın .

" Tabii canım niye korkasın ki . Benimki de laf ya . " dedim gülerek .

" Giderim görürsün şimdi ebeninkini . " dedi sinirle . Kaşlarını çatmıştı ve aşırı tatlıydı . Öpmemek için kendimi zor tuttum ve devam ettim .

" Tamam , tamam kızma abla . " dedim ve ellerimi teslim olmuş gibi kaldırdım . Biraz daha yürüdükten sonra durdum ve konuşmaya başladım . Haliyle ben durunca o da durmak zorunda kaldı .

" Şimdi bittik . " dedim elimi alnıma koyup , gözümü devirerek.

" Ne oldu be ? Ne barınıyorsun ? " deyip şaşkın şaşkın cevabımı beklemeye başladı .