throwback : get closer

1K 188 46
                                    

Temmuz | 22:32 - Sokak
Olaydan 4 ay önce.

Yaz tatilinin ilk ayı çoktan geçmişti. SeoNeul'un ailesi iş nedeniyle bir yerlere gidememişlerdi. SeoNeul ise her akşam çıktığı gibi bisiklet sürmeye çıkmıştı. Hava sıcak olsa da gece rüzgarları esiyordu. Altında kot şortu, üzerinde kırmızı beyaz tişörtü vardı. Ayaklarına beyaz spor ayakkabılarını geçirmiş ve saçlarını salmıştı. Yavaşça pedalları çevirirken saçları geriye savruluyordu.

Boş yolda, iki yanındaki müstakil evlerin önünden gelip geçerken uykuluydu. Ne yapacağını bilmiyordu. Belki biraz daha turlayıp eve geri gider ve dizi izlerdi. Yapacak hiçbir şeyi yoktu.

Lee Donghyuck da o sırada ellerini altındaki siyah dar pantolonunun cebine koymuş kaldırımda yürüyordu. Üzerinde kırmızı bol tişörtü vardı. Sokaklarda öylece dolaşıyordu. Bugün yakın arkadaşı Renjun'un mezarını ziyarete gitmişti, o yüzden biraz hava almaya, yalnız kalmaya ihtiyacı vardı.

Donghyuck yerdeki taşı tekmelerken beyni fırtına gibiydi. Bir sürü düşünce etrafta dönüp dururken hangisini yakalayıp inceleyeceğini dahi bilemiyordu ve bu onun başını ağrıtmaktan başka bir işe yaramıyordu.

İkisi de ilerlemeye devam etti. İkisi de sokağın sonunda döneceklerdi. Donghyuck sola, SeoNeul ise sağa sapacaktı. Birkaç adım, birkaç pedal. Sert bir rüzgar esti.

Ardından SeoNeul sağa saptı. Donghyuck da sola sapacak iken tam önüne gelen bisiklet yüzünden olduğu yerde dona kaldı. SeoNeul önüne çıkan kişinin kim olduğunu göremeden aniden frene bastı. Az kalsın çarpıyordu. Frene ani bastığı için dengesi bozuldu ve bedeni hafifçe öne gitti. Karnını gidon yerine çarpınca acıyla inledi. Saçları önüne gelirken Donghyuck şaşkınlıkla ona baktı. SeoNeul daha çocuğu fark edememişti.

"SeoNeul?"

Seoneul tanıdık sesi duyduğunda elleriyle saçlarını yüzünden çekip omzunun arkasın ittirdi. Karanlıkta ona bakan gözleri gördüğünde kalbi küt küt atmaya başlamıştı.

"Donghyuck?"

"İyi misin? Karnın acıdı mı?"

Donghyuck ona yaklaştı ve kızın çıplak kolunu tuttu. Oğlanın kalbi küt küt atarken kendisi de neden birden böyle davrandığını bilmiyordu. Sadece hala anın şokundaydı ve bugün Renjun'un mezarında yeterince hüzünlenmişti. Belki de demirden kurduğu duvarlarını bir geceliğine indirmişti. Bilmiyordu.

"İyiyim," dedi SeoNeul şaşkınlıkla ve kısık bir tonda. Aniden karşılaşmaları ve Donghyuck'un sıcak elinin üşümüş kolunu tutması kalbini gümbür gümbür attırıyordu. Neden birden yakın davrandığını merak etti? Tüm sene yaptıklarından sonra?

Donghyuck kıza ne kadar yakın olduğunun farkına vardığında aralarında uzun bir sessizlik oldu. Geri çekilmedi. SeoNeul gözlerini kaçırıp dururken Donghyuck sadece kıza bakıyordu. Sıcak nefesleri birbirine çarparken kızın yanaklarının al al olduğunu gördü. Parmakları hala kızın kolundaydı. Ve o an kızın bedenindeki yaraların tamamen gittiğini fark etti.

Donghyuck'un kalbi küt küt atıyordu. Kızın kahve kokan nefesi yüzüne çarparken SeoNeul'un bakışları hem yere, hem de Donghyuck'a bakıyordu. Donghyuck kızın aralık dudaklarına baktı. O an kızı belinden tutup kendine çekmek ve öpmek istedi. Nefeslerinin birbirine tamamen karışmasını, sıcak dudaklarının birbirini okşamasını, kalp atışlarının yükselmesini, kızın ellerinin çocuğunun ensesine koyup saçlarıyla oynamasını istedi. Bunu o kadar içten istedi ki kalp atışı giderek hızlanırken kendini kıza biraz daha yaklaşırken buldu. Gözleri giderek kapanıyordu. Burnu kızın saç tellerine değdi. Kalbi o kadar hızlı atıyordu ki kendine hakim olamıyordu. Sıcaklamaya başlamıştı. SeoNeul'u öpmek istiyordu, hem de çok.

Sonra ise durdu. Sadece durdu ve kızın kolunu yavaşça bırakarak geri çekildi. Kız kıpkırmızı bir şekilde anın şokuyla başını yere eğdi. SeoNeul'un kalbi gümbür gümbür atarken az önce eğer Donghyuck yaklaşmayı bırakmasaydı neler olacağını düşündü.

Fakat sonra anılar beynine doldu. Donghyuck'un saati fırlatışı, alay edişi, küçümseyici bakışları, yalanı ve attığı yumruk.

SeoNeul ellerini bisiklete götürdü. "G-gitmem gerek."

"Evet, benim de." Donghyuck kısık bir sesle ekledi. İkisi de birbirlerine baktılar, yutkundular. Ardından ikisi de önlerine döndü.

SeoNeul pedalları çevirirken Donghyuck adımlarını hızlandırdı ve sol sokağa saptı. İkisi de birbirlerini geride bırakırken kalpleri küt küt atıyordu.

×××

Taslaklarda son 2 bölüm kaldı o yüzden artık her gün atar mıyım bilemiyorum. :,)

Zaten çok değil 10 bölüm falan kaldı bitmesine.

TAPESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin