Daha fazla arkadaş?

99 9 20
                                    

Annem beni aradı. 
Eve gelmemi ve üzerimi değiştirmemi söyledi.

"Yarın görüşürüz Lou."

"Görüşürüz Lisa."

Koşarak Eve giden patikanın oraya gittim.

Patikadan içeri girdim. Yorulduğum için yürüyordum.

Başım ağrıyordu. Ve garip bir cızırtı duyuyordum. 

Ağaçta bir kağıt daah vardı ona uzandım.

'Sen yeni olansın. Onun yerine geçmeni istemiyoruz. Ama o istiyor.

-unkown'

Baş ağrısından bişi anlamamıştım.

İlerledim ve yerdeki kağıdı aldım. Bu bir yapacak listesiydi.

'-El feneri
-kapıları ve pencereleri kapat
-ve güvenli bir yerde bekle.'

İyi de. Bu niçin di?

Eğer o gün ise... Kapıları ve pencereleri kapatırsam. Ve odamda beklersem. Bu kendime bir kapan oluşturmaz mıydım?

En iyisi bir çantayı giysiler ile doldurup yanına resim malzemesi,yemek ve kesici bir bıçak ile el feneri koyarsam kaçabilirim!

Yani kaçarken eli boş değil eli dolu dönerim.

Tamam kabul fazla salağım.

Eve geldim. Ve odama çıkıp üzerime kırmızı bir kapüşonlu giydim. Altımada kot bir pantalon.  Veeeee hazırım.

Telefonumu çantamın içine koymadan önce telefonu bir kumaş ile sardım. Camı çatlamasın diye.

Aşağı indim ve ayakkabılarımı giydim. Arabanın arka koltuğuna oturdum ve kemerimi taktım.

Annemde kemerini taktı. Oda beni bekliyormuş.

Yola çıktık. Nereye gidiyorduk söylememişti.

Bir eve geldik. Güzel bir evdi.

"Benim arkadaşımın evi 2 tane oğlu var." dedi annem.

Aman aman anne sakın birine yakıştırmayın beni.

Kapıyı çaldık. Bize çok tatlı gülümseyen bir bayan açtı kapıyı. Annemle merhabalaşıp içeri geçmememizi söyledi. Bizde içeri geçtik.

Bayan bana çocuklarının odalarında olduğunu onlarla tanışmak için oraya gidebileceğimi söyledi.

Oraya gittim 2 tane oda vardı.  Birinde 'Alexander' diğerinde ise 'Jeffrey' yazıyordu.

Jeffrey olana girdim. Çocuk atar yapıp:

"Kapı çalma adetin yokmu Alexander?"

Dedi. Sonra bana döndü. Herhalde beni Alexander sanmıştı.

Ben çocuğa tip tip bakıyordum. Oda bana Tip Tip bakıyordu.

Yatağından doğrulmuştu. Sadece benden 1 yaş büyüktü. Ama yaklaşık 10 santim uzundu.

Ona aşağıdan bakmak zorunda kalıyordum.

"Ne bakıyorsun öyle ya of yeter." dedim.

"Bilmem nedense kahverengi gözlerinin içinde takıldım."

"Bak acımam dalarım yavşama." diyerek boşluğuna tekme Attım.

Tekvando kursu sağolsun.

Yerde kıvrılmaya başladı. Ama sonrasında düzeldi.

"Tamam tamam sadece şaka yapmıştım." dedi.

Gözleri yeşildi. Saçları ise siyah. Odasının duvarlarında bir sürü poster vardı.

"Adın Jeffrey değil mi?"

"Evet. Ya senin ki?"

"Lisa."

"Oha en sevdiğim kız isimlerinden!"

HAYIRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin