{1}

1.3K 77 91
                                    

"Namjoon! Kaldır o ayaklarını, yeri süpürmeye çalışıyorum!"

Uzun ve gamzeli olan, geniş omuzlarıyla sert adam hissi veren ama bir kadın kadar narin sevgilisine gülümseyerek baktı.

Süpürgeyi elinden kaptığı gibi fişini çekti ve sinirden kudurmuş şekilde kendisine koşan sevgilisini kucaklayıp koltuğa oturttu.

Kendisi de yanına oturdu ve nasihat veren anne edasıyla konuşmaya başladı.

"Kendini bu kadar yıpratma Jinnie. Erken yaşlanırsın sonra! Yüzün çöker ve alnın kırışır. Yakışıklı değilim diye üzülmeni istemem."

"Ama ilk defa misafirimiz gelecek. Gerçek bir çift gibi ilk kez misafirimiz olacak."

Geniş omuzlu olan kafasını gamzelinin dizine koydu.

"Biz her zaman gerçek bir çifttik Seokjin. Cinsiyet bir engel değildir. Her neyse bu kadar heyecanlanmana gerek yok. Yoongi ve Hoseok yakın arkadaşlarım."

"Hoseok? Erkek mi?"

Namjoon gamzelerini gösterdi.

"Öyle! Haydi gidip senin mükemmel yemeklerinden yapalım."

Yeni evli çift gülüşerek mutfağa doğru yol aldı.

~~~

"Yoongi! Uyansana, geç kalacağız"

Yoongi poposunu sevgilisine dönüp uyumaya devam etti.

"Hadisene!" Hoseok şakasına Yoongi'nin yanağına vurdu.

Ama yapmamalıydı.

Yoongi yataktan fırladığı gibi Hoseok'un dudaklarını ısırmaya başladı. (yazardan:Yoongi yavaş kanka ilk bölümden. Tch tch tch)

İkisi de nefessiz kalınca Yoongi sevgilisini rahat bıraktı.

"Hoseok, seni severim ama uykumu daha çok. Bir daha uykumla arama girersen daha kötü şeyler olabilir." Muzipce sırıttı Yoongi.

Hoseok dudaklarını öne doğru büzdü. Ayaklarını sürüyerek yatak odasından çıkarken,

"Tamam ya" diye sessizce konuştu.

Onun bu tatlılığına dayanamayan Yoongi ona arkadan sarılıp boynuna minik bir öpücük kondurdu.

"Sanırım eve dönünce kurtuluşun yok. Dua et ki yemeğe davetliyiz." (Yazardan: Hayır smut yazmayacağım 😈)

Hoseok yanaklarının kızarıdığını ve kasıklarına bir ağrı girdiğini hisetti.

~~~

"Hoşgeldiniz!" Seokjin coşkuyla söyledi.

"Hoşbulduk!" Hoseok da sevecenlikle karşılık verdi.

Namjoon ve Yoongi ise selamlaşma kısmını atlamış koltuklardaki yerlerini almışlardı bile.

Seokjin heyecandan titrediğini hissediyordu. Evlenmek için üç yıl beklediği kocasıyla sonunda evlenip birlikte misafir bile ağırlamak onun için büyük bir onurdu.

"İsterseniz masaya geçelim. Açsınızdır umarım."

Hoseok, Seokjin ile iyi arkadaş olacaklarını hisetti.

Biraz sonra herkes sofradaydı. Yoongi ve Namjoon iş hakkında konuşuyordu. Seokjin ise hararetli hararetli düğünlerini anlatıyordu.

"Düğüne katılamadığım için gerçekten çok üzgünüm. Ah şu Yoongi'nin işleri!" Hoseok sitemle konuştu.

"Hiç önemli değil. Bu arada sana Namjoon'un düğün pastasının içine düşüşünü anlattım mı?"

Namjoon bunu duyar duymaz söze atladı.

"Hayır hayır! Seokjin yapma!"

"Pasta seçimini yapmış nasıl olduğunu görmeye gi-"

Dudaklarına yapışan Namjoon yüzünden susmak zorunda kaldı.

Yoongi'nin sahte öksürüğü ile ayrılmak zorunda kaldılar.

~~~

"Joon! Video oyunu oynamaya var mısın? Mükemmel bir oyun aldım!"

Sert erkek Yoongi ne zaman Namjoon ile bir araya gelse Playstation delisi olup çıkardı.

Namjoon onayladı ve oyun konsolunu kurdu.

"Oyun nasıl bir şey?"

"Oyunda ruhlarımız beden değiştiriyor. Birbirimizin hayatını devam ettirmeye çalışıyoruz."

Namjoon hafiften garipsese de ilgisini çekmişti.

Yoongi'nin oyunu başlatmasıyla büyük bir ışık hüzmesi ortaya çıkmış ve tüm elektrikler kesilmişti.

Balkonda oturan Seokjin ve Hoseok elektriklerin kesilmesi ile salona koştu.

"İYİ MİSİNİZ?!" Hoseok korkuyla bağırdı.

Başlarını ovuşturarak ayağa kalktı Namjoon ve Yoongi ikilisi.

Ters olan şey, Namjoon'un Hoseok'a ve Yoongi'nin de Jin'e sarılmasıydı.

Kim bilir? Belki de Yoongi Namjoon ve Namjoon da Yoongi idi?

Yazardan:

Ciddiye almayın. Çok uzun tutacağımı da sanmıyorum jdjdkd. Daha önce böyle bir şey yazıldıysa affola.

Mixed ShipsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin