-21-

263 25 12
                                    

Jimin yatakta oturmuş zaman kavramını unutmuş bir şekilde uyuyan Jungkook'u izliyordu. Yüzü ona dönüktü.Sarılıp ağladıklarından kalan iz olarak uzun olan kirpikleri ıslaktı. Saçları dağınıktı.Anlına düşen saçları rahatsız etmesin diye çekmek için ona yaklaştı. Saçı tam yüzünden çekeceği sırada Jungkook kımıldandı ve iç çekti. Jimin sanki suç işleyecekken yakalanmış gibi elini hemen çekti. Jungkook rahat bir şekilde uykusuna devam etti. Jimin iç çekti.

''Bu iç çekişin var ya... İçine çektiğin son nefesin benim nefesim olsun istiyorum. O döktüğün her şeyi anlatan gözyaşların... Senin gözyaşı denizinde boğulmak istiyorum. Ve ıslak kirpiklerin...İntihar ipim olsun istiyorum...O heykeli andıran, göz yaşından ıslanan melek yüzün...Ölmeden önce gördüğüm son şey olsun istiyorum...Ben galiba...Seni seviyorum Jungkook.''

Önünde bir tablo gibi yatan insana bakıp gülümsedi Jimin. Ardından birkaç saniye daha baktıktan sonra anlına düşen saçları çekip onu anlından öptü ve saçının kokusunu da içine çekmeyi ihmal etmedi. Sonra onu uyandırmamaya çalışarak kalmaya çalıştı. Ama bir el bileğini kavradı ve Jimin gözlerini karşısındakinin yüzüne çıkarınca gözlerini açtığını gördü. 

Jimin kaskatı kesilerek şaşkın bir şekilde Jungkook'a bakarken Jungkook sessiz kalıyordu. Bir süre yatakta birbirlerinin gözlerinin en derinlerine baktılar. 

Jimin dayanamayak yutkundu, Jungkook'un dudaklarından çıkacak olan nefret cümleleri için kendini hazırlamaya çalıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Jimin dayanamayak yutkundu, Jungkook'un dudaklarından çıkacak olan nefret cümleleri için kendini hazırlamaya çalıştı. Fakat bunun aksi bir şekilde beklemediği bir şey oldu. Jungkook hızla onu kendine çekti ve sarıldı. Jimin şaşkınlığını üzerinden çabuk atıp ona karşılık verdi. Jungkook kafasını gömüp kokusunu içine çektiği Jimin'in boynuna bir öpücük kondurdu ve kulağına fısıldadı.

''Bende seni seviyorum.''

******************

Jimin başını Jungkook'un kucağına koymuş bir şekilde yatarken Jungkook da onun saçlarını okşuyordu. Aklındaki şeyleri dışa döküp dökmemek konusunda kararsızdı. Ama bunu yapmak zorundaydı. Biraz cesaret gelmişti ve şimdi söyleyemezse bir daha bu cesareti bulamazdı. Kucağında yatan Jimin'in saçına bir öpücük kondurdu. 

''Jimin...Bir şey söylemem gerek.''

''Beni sevdiğini söyleyeceksen onu zaten önceden söylemiştin. Kokum aklını fazla mı başından aldı?''

Jungkook tavşan dişlerini göstererek gülümserken gözlerini devirdi. Ardından tekrar ciddi bir ifade aldı.

''Hayır onu değil.Başka bir şey söylemem gerekiyor.''

Jimin meraklı bakışlarla başını kaldırdı ve devam etmesini istedi. Jungkook sıkıntıyla bir nefes aldı ve devam etti.

''Ben...Ben yalan söyledim.''

''Ne konuda?''

''Rus ruletinde hile olmaması konusunda.''

Jimin anlamadığını belli eder şekilde kaşlarını çatarken Jungkook devam etti.

''Rus ruletinin kuralında silaha tek kurşun koyarsın. Kurşunun denk geldiği kişi ölür. Ama eğer birden fazla, hatta tüm yuvalara kurşun koyarsan bu hile olur. Ölümden başka şansın olmaz.''

Jimin yatakta doğrulurken kaşlarını daha da çattı.Ne demeye çalıştığını sorarcasına Jungkook'a baktı ama Jungkook bakışlarını kaçırdı.

''Ben hile yaptım Jimin. Tüm yuvalarda kurşun vardı. Kaçışım yok.''

''Jungkook ne demeye çalışıyorsun? Bir şey anlamıyorum.''

Jungkook yutkundu ve bakışlarını hala kaçırırken mırıldandı.

''Beynimde...Beynimde tümör var...Son safhada...Kaçış şansım yok...Ben zaten ölüyorum Jimin...''

----------------------------

Selamlarr, yine ben :)

Diyecek bir şey bulamadım.

Kitap iyi gidiyor mu??

Bir de yorum atın da az okuyayım yaw

Belki okuldan önce atmam finali belli olmaz benden :)

Hoşçakalın, umut ile kalın...

Hoşçakalın, umut ile kalın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Russian Roulette | JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin