BÖLÜM 4

389 23 18
                                    

Sakata Gintoki

Gözlerimi açtığımda başımda korkunç bi ağrı vardı. Ama alışıktım. Çoğu kez akşamdan kalma olurdum zaten. Hijikata beni eve getirmiş olmalı.

Odamdaydım bir anda kapım açıldı.

"Gin-channn!"

Kagura bi anda üstüme atladı.

"Gin-chan seni çok özledim"

"Sanırım bende sizi özledim"

O sırada Shinpachi de girdi.

"Günaydın Gin-san"

"Günaydım megane"

Nedense içimden gülümsemek geldi. En samimi gülüşlerimden birini sundum. Onlarda bana gülümsedi.

Kalktım elimi yüzümü yıkadım ve sofraya oturdum her zamankinin aksine pilav ve yumurta değilde yenebilecek şeyler vardı.

"Hey bunları nasıl buldunuz?"

"Yolda gelirken Kondou-san'a rastladık. Ablam onun biraz patakladı. Yani ablamı izlemek için gelmiş. Bizde onun yemek çantasını aldık ve onu orda ölüme terkettik."

İyi güzelde adamı niye ölüme terkettiniz? Neyse banane.

"İttadakimasu!"

Karnımı iyice doyurduktan sonra Shinsengumiye doğru yürümeye başladım. Kondou durumundan bahsetmeliydim. Yani bu yüzden oraya gidiyorum. Hijikataya da teşekkür ederim tabi. Sonuçta beni evime bıraktı.

İçeri girdim o sırada Sougoyu gördüm.

"Hoşgeldin danna bi sorun mu var?"

Ona olan biteni anlattım.

"Ben gidemem işlerim var."

Ne yani şefini ölüme mi terkedecek?

"Ama başkası gidebilir. Ne dersin danna sen gider misin?"

"Neden ben?"

"Bilirsin danna oldukça meşgulüz. Ama sana eşlik etmesi için birini seçebilirsin."

"Peki benim çıkarım ne olacak?"

"Sana parfe ısmarlamama ne dersin?"

"10 tane"

"5"

"7"

"Anlaştık"

"Ah unutmadan Hijikatayı gördün mü?"

"Neden sordun danna?"

"B-bi nedeni yok yani sadece bir şey söylemeliyim hehe"

Neden kekelediğim hakkında hiç bir fikrim yok.

"Odasında olmalı"

Teşekkür ettim ve odasına doğru yürümeye başladım. Kapıyı tıktıkladım ve girdim. Camın önüne oturmuş sigara içiyordu. Onu öyle görünce bi an tuhaf oldum sanki.

"Yorozuya burda ne işin var?"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Yorozuya burda ne işin var?"

"B-ben sana teşekkür etmeye geldim."

Neden kekeleyip duruyordum?

"Ne için?"

"Beni eve getirdiğin için."

"Önemli değil. Seni eve getirmeseydim kötü hissederdim."

Dedi ve güldü. Nedense o şu an çok değişik görünüyordu. Ne diyorum.

"Sadece bunun için mi geldin?"

"Hayır Kondou'nun durumu için geldim."

"Kondou-san'a bir şey mi oldu."

Olanları anlattım (yazmaya üşeniyorum lxjdndpxdks)

"Kimi götüreceğimi bilmiyorum. Sonuçta burada tanıdığım çok kişi yok"

"Benim gelmeme ne dersin? Y-yani şu sıralar pek işim yok neden gelmeyeyim?"

Yani olabilir sonuçta onu tanıyorum ve yardımcı olabilir.

"Peki o zaman ben eve gidip hazırlanıyım. Sende hazırlanınca gelip beni alırsın. Nerde olduğumu biliyorsun"

Dedim ve göz kırptım.

"Tamam o zaman seni alırım"

Vedalaşıp çıktım. Acaba kabul etmese miydim? Ama 7 parfe yani boru değil. Yorozuya Gin-chan'a doğru yol aldım.

Bu bölümde bu kadardı. Yorumlarınızı eksik etmeyin. Yazar kaçtı ^v^

Sen Benimsin / Hijigin FanfictionHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin