Merhaba arkadaşlar ikinci bölüm karşınızda. Umarım okuma sayısı artar. Camlarım benim
---***---***
Gözlerime inanamadım. Istemsizce gözlerim yaşlarını bıraktı. Tepebaşına yaklaşmamdan itibaren sağ ve solumdaki ağaçlara balonlar asılmış, süsler takılmıştı. Yürürken etrafımda kurumuş kırmızı gül yaprakları ve ara ara mumlarla süslenmişti. Her adımımda gözlerimdeki yaşlar beni bırakıp akıyordu. Biraz daha yürüdükten sonra solumdaki ağaçta "ines muroyives" yazıyordu. Yazıyı okumamla birlikte elimin tersiyle göz yaşlarımı silip gülmeye başladım. Yine beni fazlasıyla etkilemişti. Barla'sım yazıları tersten okumayı sever ve ilk defa bana seni seviyorumun tersini abim varken söylemişti. Çünkü abimin yanındayken bana güzel cümleler söyleyemiyordu. Bu yüzden bu yöntemi bulmuştu deli çocuk. Aşığım ben bu adama. Heyecanım doruklara yerleşmişti. Merak ediyordum başka ne süpriz var diye. Biraz daha yürüdükten sonra karşımda küçük bir kalpli bir kutu vardı. Koşarak hemen kutuyu elime aldım. Kutuyu açtım. Açmamla kutuyu kollarımın arasına alıp çocuk gibi etrafımda dönmeye başladım. Çünkü içinde el sarması gümüş bir bileklikle küçük bir not vardı.Notta "seninle kalp yoluna adım attık Ferah'ım. Bu bizim aşk yolumuz. Son nefesime kadar seninle olmaya söz verdim. Çünkü biz ayrılmayız. Seni çok seviyorum sevdiğim." Yazıyordu. Olduğum yerde donup kalmıştım. Bu adam nasıl bir şeydi. Her yaptığıyla beni etkilediği yetmiyormuş gibi birde yazdığı güzel cümleleriyle kalbimin içine adını işliyordu. Gerçekten bu adama çok ama çok aşığım. Bileklikle notu kutuya koydum ve koşarak diğer yanımın yanına gitmeye başladı. Ağaca yaslanmış arkası dönük beni bekliyordu aşkım. Lacivert bir gömlek ve altına siyah keten pantolon giymişti. Ve arkadan çok yakışıklı duruyordu ömrüm. Yavaşça yaklaşıp arkadan sarıldım. Başımı beline yerleştirdim, ellerimle vücudunu sardım. Benim olduğumu anlayıp elleriyle ellerimi tuttu. Kokusunu içime doyasıya çektim ama bu kokuya doyulmuyor ki her daim hissetmek istiyorum. Ellerimi karnından çekip tuttu ve bana döndü. Kahverengi gözleriyle ela gözlerime bakmaya başladı. Bir anda sarıldı. Öyle bir sarıldı ki sanki bütün organlarım nefes almayı bırakmış ve ona teslim olmuştu. Bende ona aynı şekilde karşılık verdim. Kokumu içine çekip kulağıma yaklaşıp yavaşça " seni çok özledim. Bu kokunu daha çok özledim" dedi. Bende cevap olarak kollarından ayrılıp yanağına küçük bir öpücük kondurdum ve "seni seviyorum" dedim. Gözlerime öyle bir baktı ki kahvelerinde gezinmeye başladım ve yavaşça dudaklarıma yaklaşmaya başladı. Işte o an kalbim ağzımdan atmaya başladı. Dudakları dudaklarımı örttüğü an sanki farklı bir gezegende dolaşıyormuşum gibi. Dudakları yumuşak ve inceydi. Dudaklarımız birbirini tamamlar bir şekilde öpüşüyorduk. Yavaşça benden ayrılıp alnını benimkine dayayarak "bende seni seviyorum" dedi. Birlikte ağacımızın yanına gelip oturduk. Ve gökyüzüne baktık. O muhteşem doğanın güzelliğine. Akşama kadar ağacın dibinde oturduktansonra birlikte evin yolunu tuttuk.
---***---***
Evet canlarım ikinci bölüm de bitti. Umarım beğenirsiniz. Vote ve yorumu unutmayın lütfen. 🙏😍
ŞİMDİ OKUDUĞUN
2 TERS 1 DÜZ
Teen Fiction2 hayat 1 yaşam hikayesi. Ferahla Barlas'ın hikayesi. Zorluklarla mücadele edip, her şeye rağmen aşklarından vazgeçmeyen iki kalbin hikâyesi. Aşk neydi? Sorusunun cevabını vermeyip yaşayanlardan Barlas ve Ferah. ****************** Her şeye rağmen m...