Vazgeçiyorum

49 12 0
                                    

Yürüyorum yine bir çamurlu sonbahar akşamı
Hoşuma gidiyor serserice dolanmak.
Aldırmıyorum botlarıma giren suya,
Veya yüzümü öpen ıslaklığa.
Düşünceler silsilesi içinde
Karışıyorum bardaktan boşanırcasına yağan yağmura.
Tıpkı onun gibi sert ve bir anda,
Sarp kayalıkların sonsuzluğu kucakladığı noktada
Düşüyorsun bulanık zihnimin en net görüşüne.
Bakışlarındaki safi çocukluğun getirdiği,
Işıltılı, aydınlık gözlerini hatırlamak
Hiç gerçekleşmeyecek bir hayali düşlemek gibi.
Öyle yürek ısıtan, öyle hoş...
Öylesine de acıtan
Tıpkı bir kırık cam misali.
Soruyorum kendime,
Bir çift kehribar göz nasıl yaralayabildi beni?
Suç muydu hatıralara dokunmak?
Ruhuma dinginlik veren cam dahi
Kırılınca pek tabi acımasız olabiliyorsa
İnsan denilen beşer de
Pek tabi yaralamaz mıydı sevdiğini kırılınca?
Ve şimdi gidiyorum sevgili.
Tek bir veda sözcüğü dudaklarımdan dökülmeden
Kaçıyorum senden, yaşanılanlardan,
Terk ediyorum bu ıslak, kimsesiz şehri.
Tahmin etmek zor değil
Bir an olsun aklına düşmediğimi.
Kim bilir incittiğin kaç kalbin ahı vardır üzerinde şimdi?
Bitmişliğin ağzımda bıraktığı acı bir tatla
Vazgeçiyorum senden,
Sevdiklerinden, gözlerinden, sesinden.
Kaybedeceğimi bildiğim halde,
Gidiyorum senden, dönmeksizin..

DEHLİZİN ARDINDA..Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin