Üçüncü Bölüm

22 3 1
                                    

Elif'le biraz sohbet ettikten sonra yarın için sözleşin ayrıldılar.Eve doğru yürümeye başladığı zaman ayakları geri geri gitti.O kadar yavaş yürüyordu ki beş dakikalık yolu yarım saatte geldi.Kapının önünde babasını görünce sevinçten çığlık attı ve koşarak sarıldı.
"Seni beklemiyordum.Çok şaşırdım.İyi ki geldin baba.Sana çok ihtiyacım var."

"Biliyorum kızım."

"Çok yalnızım baba.Üstelik çok da hatalı"

"Beni kapıda tutmaya devam mı edeceksin?İçeri girip konuşalım istersen."

"Aaaa o kadar karışık ki kafam unuttum birden.Hadi içeri girelim"
İçeri girip oturdular."Baba bize kahve yapıyorum."

"Tamam kızım."

On dakika sonra elinde iki kahve ve yanında atıştırmalıklarla geldi.Babasının karşısına oturdu ve derin bir of çekti.

"Hatalı olduğun için bu kadar canın yanıyor.Bunu hatadan saymıyorum aslında.Eğer istemiyorsan ömür boyu mutsuz olacaksın.Benim gibi."

"Sen hariç herkes hata diyor ama.Şey baba sen annemi sevmiyor musun?"
"Sevmemek değil kızım aşık değilim ona.Annen iyi bir kadın.Her ne kadar sana gerçekten iyi biriymiş gibi davranmasa da o iyi biri.Ama aşık olduğum kadın o değildi."

"Nasıl yani bir başkasına mı aşıktın?"

"Evet ama şimdi konumuz bu değil.Konumuz sensin.Söyle bakalım şimdi ne yapacaksın."

"Buraya gelmemi isteyen sendin.Sen söyle bakalım ne yapmalıyım."

"Bence biraz daha burada kalmalısın.En azından ne yapmak istediğine karar verene kadar.Belki de aşık olacağın adam çıkar karşına ha."
"Burada mı?Baba burada kimseler yok.Gerçi bugün biriyle tanıştım ama onun dışında kimse yok gibi."

"Aşkı bulmak için illa kalabalık yer mi gerekiyor.Binlerce insan çıksa da karşına kalbin tek birine bağlanır ve onu nerede bulacağını bilemezsin.Belki de yıllardır aradığını bu küçük yerde bulursun."

"Ah baba bilmiyorum.Gerçek aşkın varlığına pek inancım kalmadı.Yıllardır yanımda olan adamı sevmediğimi düşünerek bir çırpıda silip attım herşeyi.O kadar yanımda kalan birini bile sevmemediysem şimdi pat diye karşıma çıkan birine mi aşık olacağım?"

"Şuan kafan karışık kızım.Biraz toparlan inan ki herşey düzelecek."
"Şey baba nasıl sorsam bilmiyorum ama o nasıl iyi mi?"
" O derken Kerem'den bahsediyorsun galiba.İçin rahatlasın diye iyi demek isterdim ama üzgünüm iyi değil.Zamanla toparlayacak o da.Belki de bir başkasını sevecek."

"Beni öylece unutup bir başkasını mı sevecek?"

"Onu bırakan sensin.Seni sevmemesinden mi korkuyorsun?"

"Ah hayır baba öyle değil.Sadece bana takılıp bir başkasını sevemez diye korkuyorum.Ben şey yani onun hayatını mahvetmekten korkuyorum aslında.Belki de çoktan mahvettim."

"Şuan öyle görünüyor olabilir.Belki de zamanla değişir herşey.Bilemeyiz.Neyse ben yeterince kaldım.Seni gördüm ve iyi sayılırsın.O halde artık gidebilirim."

"Gidecek misin?Burada kalırsın diye düşünmüştüm."

"Anneni biliyorsun kızım burada kalmama söylenecektir."

"Evet biliyorum sen de haklısın baba.Onlar beni asla kabul etmediler ve etmeyecekler. Yanımda olmanı istemeyecekler biliyorum.Birden ağzından çıkanlar yüzümden biraz üzüldü.Çünkü bu sözler babasını üzebilirdi.Babası olanları biliyordu ama pat diye söylemese daha iyi olurdu.

"Ne düşündüklerini boşver.Sen benim gerçek kızımsın.Beni anlayan dinleyen ve her hareketini anlayışla karşılayan iyilik meleği kızımsın."Daha sonra ayağa kalktı ve biricik kızını başından öptü."Kendine dikkat et benim meleğim.Sadece kalbini dinle.Kimseyi umursama."

"O halde seni geçireyim baba."

Hiç konuşmadılar.Babası giderken sadece el salladı.Babasının hüzün dolu gözlerini görüyordu ve onun için hiç bir şey yapamıyordu.En çoksa buna üzülüyordu.

Kapıyı kapattı ve küçük adımlarla yürüdü.Kendini kanepeye bıraktı.Etrafa bakındı ve yine ne kadar yalnız olduğunu düşündü.O hep yalnızdı.Etrafında onca insan varken hep yalnızdı.Babası ne kadar tanıda olmak istese de herkese yetemiyordu.Onun yalnızlığını en çok da Kerem hafifletmişti ama o Keremi öylece bırakmıştı.Ellerini başının arasına aldı.

"Ben bir aptalım.Beni sevdi ve yanımda oldu.Bense onu bıraktım.Ne kadarsa kıymet bilmez biriyim ben.Hayatımın düzene girmesine bu kadar yardım etmişken bense onun hayatını mahvettim.Kötü biriyim ben."

Kalktı evde dolanıp durdu.Eline telefonunu aldı.Birilerinin armasını bekler gibi uzun bir süre telefona baktı.

"Kimse beni aramaz ki zaten.Neden arasınlar ki?Yanımda olup bana destek olan yüzünü güldürmek için herşeyi yapan üstelik hayatı un akışını bile benim için değiştiren birini öylece bırakmıştım.Kim beni neden merak etsin.Nasılda çekip giden bendim.Öylece bırakılan terk edilen hayal kırıklığına uğrayan ise Kerem.Tabi ki kimse beni merak etmeyecekti."

Kendi kendine konuşmasını sürdürüp durdu.Buraya gelmesi iyi olmuştu ona göre.Nasılsa her türlü yalnızdı.Ha kalabalığın içinde ha burada ger türlü kimsesiz.
 
~ ~ ~ ~ ~

Kapının çalmasıyla uyandı ve hızlı adımlarla kapıya yürüdü.Üzerini düzeltti ve kapıyı açtı.

"Aaaaa inanmıyorum sana beni davet edip hem de bu saate kadar uyuyor musun? Yeni tanıştığım birine böyle mi yapılır ki.Cık cık hiç yakıştıramadım.

Elif ardı ardına sitemlerini belirtirken Sıla hala uyanmamıştı.Gözlerini ovuşturarak "Çok üzgünüm.Biraz kafam karışık bu aralar ve gece uyuyamadım.Uyuyakalmışım.Lütfen geç otur."dedi.

"Ahhh mahçup mu oluyorsun gerçekten şaka yapmak istemiştim bazen bende uyanamıyorum.Kardeşim uyandırmak için sürüklüyor beni.Ona rağmen uyanmıyorum.

"Olsun...Verdiğim sözleri tutmamak pek huyum değildir.Şuan uyanık olmalıydım.Belki de uyanamasaydım geri gidecektik ve seni ekmiş gibi olacaktım.

"Gerçekten sorun değil."

İki kız uzuca bir düre oturup konuştular.Gerçekten çok iyi anlaşıyorlardı.Hem de bu kadar zıtken.

Elif neşeli hayat dolu gözleri parlıyordu.Yaşamaktan zevk aldığı belliydi.Hiç acı çekmemiş sorun yaşamamış birine benziyordu.Duş görünüşü oldukça özenli ve kendini sever gibi bir hali vardı.Sıla ise onun aksine hayattan bıkmış umutsuz görünüyordu.Öylesine yaşıyor gibiydi.Mecbur olduğu için yaşam zorunda gibi görünüyordu.Sanki dünyanın tüm kahrını o çekiyor.Yaşadığı son olaylar onu çok etkilemişti.Fakat o normalde de çok neşe dolu umutlu bir kız değildi.Sadece son olanlar biraz daha yaşam enerjisini kaybetmesine sebep olmuştu.Oldukça özensiz kıyafetleri dağınık saçları bile onun sevimli görünmesine engel olamıyordu.
Onun dış görünüşle hiç alakası olamamıştı.Her zaman kendini sevmeyen beğenmeyen biri gibi davranırdı.Gerçekten de hayat onu biraz fazla yormuştu.

Aşka Sevgilerle Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin