Evet evet kesinlikle ben ona AŞIK oldum. Yoksa niye bu kadar düşünüp durayım onu, gözümün önünden gitmesin ki dimi yani....evet ya aşığım ben ona...
Ve kapı açıldı tabi bizim odanın diğer tatlıları da geldi tam kadroyuz.....
Deniz'im, Zeynep'im ve Gönül'üm....
Bu kadar samimi bahsetmemin sebebi onlarla kısa sürede çok yakın olmamız ve tabi birbirimize karşı sıcaklığımız da bu kadar sıcak davranmamızda çok etkili....
Çok acıktık yemekleri biz almıştık onlar gelmeden ve hemen masayı kurup yemeğe oturduk bugünkü yemekler yenebilir gibiydi. Yedik ve bu arada odamızın tatlılarından olan DENİZciğime sürpriz yapmak için Sagopa'nın raplerinden indirdim ve ona da gösterdim ve tabiki sagopa olur da beğenmezmi benim tatlım çok mutlu oldu eminim en çok onu düşünmem mutlu etmiştir...Belki de ben öyle düşünüyorumdur.. önemli olan onun buna sevinmesi zaten ...I LOVE DENİZ......bizim odadakinler yeri geldiğinde deli , çılgın , ; yeri geldiğinde beraber ağlayıp gülebileceğimiz insanlar onlar.... kardeşten öte olduk kısa zamanda...
seviyorum onları ya .........<3
Sofrayı da topladıktan sonra oturduk. Yine eski anılarımızdan bahsettik. Güldük eğleniyorduk kapı çaldı. Kapıyı açtık yine o meymenetsiz yüz... bu kadın bize çektirecek gibi ... ama hiç merak etmesin biz ona daha beter çektiririz... biz dedim çünkü onların da benim gibi düşündüğünü biliyorum... nerden derseniz hayır onlar söylemedi bunu bilmek için de alim ya da müneccim olmaya gerek yok zaten...
Bize,
" Ne bu ses bee evden atılmak için bu kadar ısrar etmeyin. Susmassanız sizi karakola şikayet eder telefonlarınıza el koydururum. "
Vay Vay Vay! bu kadın kendini başbakan, cumhurbaşkanı falan zannediyor galiba!!!
Kadını biraz dinledikten sonra -yaw hee hee - deyip gönderdik.. tabi bu şekilde değil tmm dedik biraz sert biraz kibar şekilde ....
Olanlar bizi biraz sinirlendirse bile Hafize'ciğimizin bu acayip halleri bizi gülümsetti...
Eee geç oldu tabi biraz konuştuktan sonra herkes uyuduuu...
Sabah kalktık ...... buraları geçiyorum. Okula geldik sınıfa çıkarken Buket ablayı -DENİZin ablası- gördük Esra da bende selam verip konuştuk biraz ve sınıfa doğru gittik.
ve sınıftayız....
Yerime yavaş yavaş ilerliyordum ki yerinde oturmuş o güzel gülümsemeli, tatlı ve çekici yüzü biraz daha fazla göreyim. Kimden bahsettiğimi anlamayanlara koca bir yuuuh diyor ve Coşkun olduğunu söylüyorum. Tabiki de o başka kim olabilir kiii....
Yerime geçtim ve farkettim ki Esra çoktan yerine oturmuş kitaplarını açmış...önce şaşırdım... sonra kendi kendime,
- Tabi benden önce oturur yerine ben kaplumbağa gibi gidiyordum yerime onu daha çok göreyim diye, hem o zaten normalde de hızlı hareket eden birisi, bende önce yerine oturması gayet normal ben neden şaşırmıştım kiii...-
ben bunları düşünürken can kurtaran Esra beni hoca geldi diye uyardı. Ben de kalktım. Hoca,
"Oturun. " dedi ve oturduk....
Ha bu arada Esra can kurtaranım dedim çünkü bu aralar Coşkun'um -benim hayalim- aklımdan çıkmadığı için dalıp gidiyorum ve hocaların azabından beni o kurtarıyor... canımın içi yaaaa.....
Bu ne ki bu canlar beni daha nelerden kurtaracak ya da ben onları........
Dersleri anlatmıcam arada olanları anlatıcam sadece - zaten dersleri okulda görüyonuz o yüzden size konuları söyleyerek bile bu azabı yaşatmıycam...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PLATONİK
Romanzi rosa / ChickLitPlatonik aşk yaşayan liseli bir kız ve yaşadıkları...........