Bölüm 3 ❄️ KAR TANESİ ❄️

10 2 0
                                    

Öncelikle bundan sonra belirli bir düzen içinde bölüm yayınlamaya karar verdim. Ama düzenli bölüm yayınlamamı isteyenler bildirsin. Hepinize iyi okumalar. Ve 1. bölüm de bana yorumlarıyla destek olan
damlanur_onler

BEC_sevimli-prenses

ftmnreker ''a ithaf ediyorum. Vee yeni bölüm başlasın.

 Vee yeni bölüm başlasın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

•••DORUK•••

•••GÖKSEL•••

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

•••GÖKSEL•••

••••••

Kar taneleri yok olmayı göze alarak yer yüzünde süzülürler. Ne de olsa eninde sonunda tekrar göklere yükseleceklerini bilirler. Ne kadar isteseler de dönüşümden kaçamazlar.

Her insan bir şeylerden kaçmaya çalışır. Kimi gerçeklerden kaçar kimi de yalanlardan. Hadi ama kendinize itiraf edin. Siz hiç mi birşeylerden kaçmadınız.
Şahsen ben kaçtım. Ben kendimden kaçtım. Ne kadar imkansız olduğunu bilsem de işte. Beğin bedava ve benim de bulduğum en kolay çözüm bu.
"Sakın sesini çıkarayım deme."
İnsan nefes almaktan korkar mı ? Ben korkuyorum.
Derin bir nefes alarak omuzlarımı yer çekimine bıraktım. Dibe çekti. Yavaş bir şekilde arkamı döndüm.
Boyum birazcık çok değil ha birazcık kısa olduğu için kafamı dikleştirip suratına baktım.
"Bıkmadın mı?"
"Senden mi? Asla." Yamuk gülümsemesini bile özler mi bir insan. Özlüyormuş işte.
"Bak ben çok yoruldum. Tükendim artık. Neden sadece kendi hayatına bakmıyorsun?"
Bu gözlere en son ne zaman bakmıştım. Tabi ya Dolunay bu şerefsizler yüzüne bizi unutunca.
"O siktiğimin çeneni kapa. İkimizde biliyoruz neyin ne olduğunu şimdi konu ben değilim. Konumuz Doruk ve Dolunay."
Doruk ve Dolunaymış sanki ben ne boklar çevirdiğinizi bilmiyorum. Buna göz göre göre izin vericeğimi mi zannediyordu aptal.
"Boşa konuşuyorsun."
"Dolunay senin herşeyin değil mi?"
Kafamı salladım. Artık boş insanlara kelime israfından yorulmuştum.
"O Zaman onun mutluluğunu düşün. Bak hadi." Kafamı tutarak arabamızın  olduğu yöne çevirdi.
"Görüyor musun? Asıl bencil sensin. Ona o yalanı söylediğin o dakikadan itibaren bencil olan sensin. Ama bundan sonra kardeşimin üzülmesine izin vermicem. Yeterince acı çekti. Acı çekme sırası şimdi sende."
Beni arabaya doğru ittirdi. Son anda dengemi kurarak yerle sevişmekten yırtmıştım. Ama kalbimi kurtaramamıştım.
"Şimdi gidebilirsin fakat Dolunay eninde sonunda gerçekleri öğrenicek."
Gözlerim dolmuş akmamaları için savaş veriyordum. Hızlı adımlarla arabanın yanına vardım.
Dolunay gülerek bana dönmüştü çoktan. Kesin Doruktan etkilenmişti çünkü bu gayet normal ve önceden de olan bir şey bu.
"Gece bu Doruk. Doruk bu da kardeşim Gece."
Dudaklarımda sahte bir gülümsemeyle elini sıktım. Galiba bana baya sinirliydi çünkü elimi baya bir acıtarak sıkmıştı.
"Hadi Dolunay. Gidelim."
"Ama daha yeni tanı-"
"Sana arabaya bin dedim."
Kafasıyla beni onaylayarak Doruk'a döndü. "Sonra görüşürüz."
"Görüşürüz hemstırım."
Dolunay gözlerindeki parıltıyla arabaya yerleşti ve biz uzaklaşana kadar ona baktı.
Bencil miydim ?
Sadece ona daha mutlu ve güvenli bir hayat vermek istemiştim. Hepsi bu. Sadece bunu yanlış bir şekilde yapmıştım.
Eve geldiğimizde sıfatıma bile bakmadan eve girerek kapıyı açık bıraktı. Bu da birşeydir. Kapatabilirdi de. "Konuşabilir miyiz?"
"Duş alıp yatıcam. Yorgunum."
Gözlerim dolarken sadece kafamı hareket ettirerek onayladım. Merdivenlerden bir adım inerek bana doğru döndü. Ama sonra arkasını dönerek gitti. Bahçe kapısından hızla çıkarak çitin karşısındaki boş eve yöneldim. Duvarın yanındaki ağaca çıkarak çatıya çıktım. Kendimi duvara yaslayarak ellerimi bacaklarıma doladım. Göz damlaları benden izinsiz yanaklarımdan süzülürken tenimdeki ıslaklığı hissettim. Elimle ağzımı kapattım. Hıçkırıklarım duyulmasın diye. Şimdi gelir bana üzülür kıyamam ben ona.

Sadece onu korumak istedim. Biliyorum yanlış yolu seçtim. Saklamam hataydı ama tekrar aynı yıkıntıyı yaşatmaktan korktum.

Gerçi şimdi de korkan ben değil miyim ?
Öyle düşünsenize bir, yavaş yavaş kopucağız. Sonra o beni görmezden gelicek, ben be kadar çabalarsam çabalayayım o istemeyecek. Ban dağir her şeyden nefret edicek.
Ben.
Ben bunu kaldıramam.
Biliyorum Ada için de bunu söylemiştim olaydan önce ama ama o kendisi yapmıştı. Beni kendinden bilerek soğutmuş du. Bana ağıza alınmayacak sözler sarf etmişti. En kötüsü de bana yalan söylemişti.
Gerçi bende pek farklı birşey yapmamıştım. Ama benimkinin amacı onu üzmemekte bitiyordu. Ada'nın ki ise üzmeye, parçalamaya, yok etmeye dayalıydı.
Ben onun gibi değilim.
Ben onun gibi değilim.
Ben onun gibi değiliiiiim.

Hıçkırıklarım artarken adımı duymamla ayağa kalktım ama zeki ben çatıda olduğumu unutup aşağıya düştüm.
"Geceeee"
"Hııığğ"
"Gerizekalı bok işin mi var çatıda."
"Dolunay"
"Ne var salak ?"
"Götüm acıyor kodumun kızı. Sen bana kalkmış salak diyorsun ya"
Tampon elden gitti vatana millete hayırlı uğurlu olsun.
"Çok mu acıyor kanka "
"Hağğğ acıyo yağğğ"
"Zırlama hadi kalk evde bakarım ben sana."
"Dolunay ?"
Özür dilerim ama yapmak zorundaydım. Mecburdum. Özür dilerim kardeşim.
"Bugün çok saçma davrandım beni affeder misin kardeşim ?"
"Gel buraya geri zekalı "
Götümün acısını unutup Dolunay'ın üstüne atlamam bir oldu. Birlikte yere düşerken galiba eşitlenmiştik.
"Hay ebeni. Aağğğkk götüm gitti gece"
Kahkaha atmaya başlayınca saçımı çekmeye başladı. Ben durur muyum. Bende yapıştım saçına. Göz göze geldiğimizde ikimizde derin bir nefes verip birbirimize sımsıkı sarıldık.

Biz buyuz işte. Her an kopmaktan korkan Gece ve Dolunay.
"Hadi içeri geçelim."
Zahmet edip üstümden kalktığı için elimi uzattım. 'Ne var lan' dercesine bana bakıyordu. Elimi salladığımda omuz silkerek arkasını döndü.
Tabi dönmesiyle benim de bileğini tutup çekmem bir oldu. Dolunay tekrar yere düşerken ben ayağa kalkarak banyoya koşmaya başladım.

Az çamur maskesi yapsın da yüzü bir boka benzesin. Hahahah. Allahım çok mesudum ya.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 16, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SİYAH KANATLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin