-•••Lütfen vote ve yorum yapmadan geçmeyin. Emeğe saygı.♥. Umarım beğenirsiniz. Karakterler 2. Bölümde yayımlanıcak. •••-
-•••-
Uyku denen şey nedir ? Geceye hapis olmak mı yoksa karanlıkta ruhun bedenden ayrılarak rüya alemine geçiş yapması mı ? Herkesin kendine göre bin bir çeşit düşüncesi var. Karanlıktan nefret ediyorum. Yağmurdan nefret ediyorum. İnsanlardan nefret ediyorum.
En çok ihtiyacımız oldukları zaman neredeler ? Biz hiç akıllarına geliyor muyuz ? Bizi de düşünen merak eden var mı acaba ? Kötü karakterler neden kötülüğü seçiyorlar ?
"Neden buradayım ben ?"
"Artık burada kalmak zorundasın."
"Ama-ama annem beni özler o...o beni göremeyince korkar ki."
"Annenin bir zorundalık yüzünden gitmesi gerekti. Ama senin onu uslu bir şekilde beklemeni istedi."
"O ben olmada uyuyamaz ki. Hep korkuyorum diye benim yanımda yatardı o."
"Üzgünüm küçük hanım. İnan ki çok üzgünüm."
"Sen neden üzülüyosun ki polis amca."
Beni alnımdan öptü. Eliyle yüzümü sildiğinde ağladığımı elindeki ıslaklıktan anladım. Neden ağlıyordum ki.
Belki...belki. Hayır o gelicekti. Bekle dediyse beklerdim. Annem bana asla yalan söylemezdi. Polis amca son bir iki şey diyerek arkasını dönerek benden uzaklaştı.
Dediği şey beni düşündürse de çocuk yaşımla ne demek istediğini anlamıyordum. Zaten en az iki dakika sonra yağmur bastırmıştı.
" İnşallah ismin gibi karanlık bir bahtın olmaz küçük cadı."
-•••-
Önceden cevap veremediğim, aklımı kurcalayan milyon tane soruya artık o kadar mantıklı cevaplar türetiyorum ki insanlardan korkmaktan kendimi alamıyorum.
İnsan dediğimiz canlı başlı başına bir vahşet. Allah bizi ne kadar kusursuz ve mükemmel yaratsa da insan oğlu o kadar aciz ve zayıf ki ona verilen özgür iradeyi kendini günaha sürüklemek için kullanıyor.
Hata yapsa bile o hatayı tekrar ve tekrar yapmaktan kaçınmıyor. Ne kadar tövbe ederse etsin ertesi gün kaldığı yerden devam ediyor. Çoğu zaman da asla pişman olmuyor. Aksine bu hataları yapmaktan zevk alıyorlar. Ve başka canlılara da yayarak başlı başına bir kaos yaratıyor.
Ama benim ve güneşimin o fırtına da sürüklenmeye hiç niyetim yok.
"Eee bu gün için hazır mısın ?"
"Ben her zaman hazırım bebek." İkimizde gülerek evden çıkacağımızda itişirken kapıya sıkıştık. "Ya kızım bir dur da geçek be."
"Ya ben mi oldum suçlu asıl sen dur da geçek. Kokulu duba."
"Bana ha. Seni gidi çilli sürtük."
"Sana kaç kere dedim şu spor salonuna git de eri biraz diye. Kime diyorsam zaten hiç tınlamıyorsun beni. Ey gidim ey. Eskiler böylemiydi hiç. Hem benim çillerim çok seksi bikerem. Kıskanma."
"Konuşmayı kes de çık şurdan ya."
"Hıh."
İkimizide birden ileri atılınca paspasa yapıştık. Yan dönerek kapının önünde kahkahalara boğulduk. "Salak ya." birden gülmesi kesilince kafama vurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAH KANATLAR
Fiksi RemajaUyku denen şey nedir ? Geceye hapis olmak mı yoksa karanlıkta ruhun bedenden ayrılarak rüya alemine geçiş yapması mı ? Herkesin kendine göre bin bir çeşit düşüncesi var. Karanlıktan nefret ediyorum. Yağmurdan nefret ediyorum. İnsanlardan nefret ediy...